Mersin Üniversitesi (MEÜ) Kalp Damar Cerrahisi Ana
Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Murat Dikmengil, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
kalp-
damar hastalıklarının dünyada olduğu gibi Türkiye'de de
ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer aldığını belirtti.
Türkiye'nin
kalp damar cerrahisinde dünya standartlarını yakaladığını ve
yurt dışından ameliyatlar için doktor davet eder konumdan davet alır hale gelindiğinE dikkati çeken Dikmengil, tıptaki bu gelişmenin yanı sıra, kalp hastalığına karşı rutin aralıklarla
kontrol yapılmasının ölüm oranlarının azaltılmasında önemli etken olacağını söyledi.
Akdeniz Bölgesi'nde ılıman bir iklim ortamının yaşanmasına karşın, özellikle sabahın ilk saatleri ve
akşam üzeri aşırı
rüzgarların hakim olduğuna işaret eden Dikmengil, şöyle konuştu:
''Rüzgara karşı bırakın koşmayı yürümek bile tıpkı bir yokuş çıkmak ya da merdiven çıkmak gibi kalp hastalarını yorar. Tüm kalp rahatsızlığı bulunanlara, rüzgara karşı yürümekten kaçınmalarını ve böyle havalarda mümkünse evden çıkmamalarını öneriyoruz. Aksi takdirde ani kalp krizleri yaşanabilir.''
KİŞİ SAĞLIK DURUMUNA GÖRE SPOR YAPMALI
Dikmengil,
sporun hangi dalı olursa olsun, kişinin sağlık durumuna göre yapacağı sporu seçmesi gerektiğini belirterek, ''Bunun için bu hastalık için gerek yaşı gerekse ailesel öyküsüyle potansiyel görülen kişiler rutin kontrollerini mutlaka yaptırmalı. Ayrıca, göğüs ve kalp hastalıklarında en büyük
tehlike rüzgara karşı yürümek. Bu durum ani kap krizlerine neden olabilir'' dedi.
Birçok kişinin spor yapabildiği için
kalp hastası olamayacağı yanılgısına düştüğünü, bunun da teşhisi geciktiren en önemli etkenlerden biri olduğunu belirterek, ''Oysa, düzenli yürüyüş yapmak, ya da başka spor dallarıyla uğraşmak kalp hastalığı olmadığı anlamına gelmiyor'' diye konuştu.
Dikmengil, bazı kişilerin ciddi bir problem yaşadıktan sonra kalp hastası olduğunu öğrendiğini, spor yaptığını, kalbinin sağlıklı olduğunu düşünürken, kalp hastalığı teşhisi konulan hastalar bulunduğunu ifade etti.
Yaklaşan Kurban Bayramı'na da dikkati çeken Dikmengil,
''Göğsünden şikayetleri bulunan ve kalp rahatsızlığı olanlar kesinlikle heyecanlanmasınlar, yorulmasınlar. Ayaklarını uzatarak dinlensinler. Hepsinden önemli aşırı yağlı yiyeceklerden kaçınsınlar'' dedi.
EFOR TESTİNİN SAKINCASI
Kalbin sağlıklı olup olmadığını anlamak için günümüzde uygulanan yöntemlerden birinin efor testi olduğunu vurgulayan Dikmengil, bunun son derece sakıncalı olduğunu bildirdi.
Dikmengil, şunları kaydetti:
''Kalp rahatsızlığı bulunan birisine kesinlikle efor testi uygulanmamalı. Efor testi, bence, çok tehlikeli. Kalp hastası zaten efor testini kendisi yapıyor. Hasta, (ben iki merdiven çıkınca kalbim, göğsüm ağrıyor) diyor. Bu hastayı efor testine almaya hiç gerek yok. Böyle durumlarda anjiyo yapılmalıdır.''