Doç. Dr. İlknur Başyiğit,
KOAH'ın sigaraya
erken başlayan, uzun yıllar ve fazla sayıda içen kişilerde daha ağır bir seyir izlediğini kaydetti. Doç. Başyiğit, sigara bırakılmadan KOAH'ın geçmeyeceğini söyledi.
Dünyada 600 milyonun üzerinde KOAH hastası bulunduğunu belirten uzmanlar, bu kişilerin yüzde 80'inin, hastalığının farkında olmadığını ifade ediyor.
Kocaeli Üniversitesi
Tıp Fakültesi Göğüs
Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlknur Egece Başyiğit, KOAH'ın en önemli belirtisinin, öksürük ve efor sonrası
solunum yetmezliği olduğunu söyledi.
Akciğer fonksiyonlarının azalmasının hastaların oksijene bağımlı olmalarına, yürüme zorluğu çekmelerini, solunum yetmezliği
yaşamalarını da beraberinde getirdiğini ifade eden Doç. Dr. Başyiğit, merdiven çıkarken ya da giyinip soyunurken yorulanların ve nefessiz kalanların KOAH şüphesi ile sağlık kuruluşlarına başvurmaları gerektiğini vurguladı.
Kocaeli
Devlet Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat
Şahin de tıkanmış akciğer hastalığı olarak bilinen KOAH'ın hava yollarında daralma, hırıltılı solunum, öksürük gibi nedenlerle ortaya çıkan kronik bir hastalık olduğunu söyledi. Tüm vücudu etkileyen hastalığın mikrobik olduğunu, aynı zamanda bulaşıcı olmadığını dile getiren Şahin, hastalığın ilerleyici, kısmen geri dönüşünün olmadığını ifade etti. Şahin, hastalığın başlıca etkenlerini ise sigara içimi, pasif içicilik, çevresel
kirlilik, soba-tezek dumanına maruz kalma, sanayi kirliliği olarak sıraladı.
Sanayileşmiş şehirlerde KOAH'a çok sık rastlandığını söyleyen Dr. Şahin, hastaların sigaraya devam edip etmemesinin hastalığın ilerleme hızını etkilediğini vurguladı. Dr. Şahin, KOAH'ın evrelerinin hafif, orta, ağır ve çok ağır olmak üzere 4'e ayrıldığını dile getirdi.
Dr. Murat Şahin, hastalıkta geri dönüşün olmadığını yineleyerek, çarenin hastaların yaşam kalitesini artırmak olduğunu kaydetti. Şahin, konuşmasına şöyle devam etti: "40 yaş üstü sigara tiryakileri, pasif içiciler, odun, kömür, tezek gibi yakacakların kullanıldığı kapalı ortamlardaki ev kadınları ve diğer
aile bireyleri, tozlu, dumanlı ortamda çalışan işçiler risk grubunu oluşturur. Bununla birlikte genetik yapı ile akciğer gelişimindeki bozukluklar da KOAH'ın diğer nedenleri arasında yer alıyor. Hastalık hafif, orta ve ağır şiddetlerde görülüyor. KOAH'a "spirometre" denilen basit bir solunum
testi ile tanı konulur. Bu test, kolay ve ağrısızdır. Test sonucunda hastaların KOAH'ı taşıyıp taşımadığı teşhis edilir. KOAH
tedavisinde ilk yapılması gereken,
sigarayı bırakmak. Hastalıkta nefes darlığının yaşanması, nefes açıcı tedavileri gerekli kılıyor.
Nefes alıp vermeye yardımcı olan bir diğer tedavi şekli ise solunum kasları egzersizlerinin yapılmasıdır.
Grip aşısının her yıl düzenli olarak yapılması da KOAH'a yakalanma riskini azaltır. Dünyada 600 milyonun üzerinde KOAH hastası bulunurken bunun yüzde 80'i hastalığının farkında değil. Türkiye'de ise KOAH hastalarının yüzde 90'ı hastalığını bilmeden yaşıyor ve her yıl 26 binden fazla kişi hayatını kaybediyor."