Buna göre hastanelere eskiden olduğu gibi
eczaneler kurulacak. Ayrıca ilaç tüketiminin çok fazla olduğu sağlık
ocaklarında ilaç bankosu oluşturulacak. SGK, bu formüllerle ilaç krizinin önüne geçmeyi düşünürken, eczacı odaları da boş durmuyor.
İstanbul Eczacı Odası önceki yıllarda yaptığı gibi yaklaşık 5 bin üyesinden "Türk Eczacılar Birliği'nin taraf olmadığı hiçbir
sözleşmeye razı olmayız." şeklinde dilekçe
imzalamalarını istedi. Bu talep eczaneler üzerinde
mahalle baskısı olarak yorumlanıyor.
Dilekçeler Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı'na gönderilecek. Geçtiğimiz yıl da İEO aynı yöntemi kullanarak, dilekçeleri imzalayan eczanelerin isimlerini tek tek internet sitesinde yayımlamıştı. Bu durum eczacılar üzerinde 'mahalle baskısı' oluşturulduğu iddiasını gündeme getirmişti. Odanın ayrıca
bölge temsilcileri aracılığıyla tek tek eczaneleri gezerek, imza baskısı yaptığı ifade edilmişti.
Odaların üyeleri üzerindeki
yetkileri, eczacıları zor durumda bırakabiliyor. Örneğin kepengini bir dakika geç indiren bir eczanenin kapatılmasına kadar gidebilecek süreç işletilebiliyor. Eczaneleri
kapatma yetkisi il sağlık müdürlüklerinde bulunuyor. Ancak, odaların bünyesindeki haysiyet divanları, eczanelerin kapatılması yönünde buralara girişimde bulunabiliyor. Bunun yanında üyelerin eczaneyi başka bir yere taşırken odadan izin alması, eczanelerin açılıp kapanma saatleri üzerinden odanın
yaptırım uygulayabilmesi ve fiyatları yüksek olan
diyaliz ve kan ürünlerini odaların dağıtması eczacıları etkileyen diğer faktörler arasında yer alıyor. Bu noktada eczacılar, "Odayla karşı karşıya gelmek istemiyoruz.'' diyor. İsmini açıklamak istemeyen bir eczacı, odanın yaptırım gücüne dikkat çekerek, "Oda isterse bizi zor durumda bırakabilir. Böyle bir ortamda kimse odayla karşı karşıya kalmak istemez. Genel kanaat böyle." diye konuşuyor.
Eczaneleri rahatlatmak için odaların etkinliği kırılıyor
Eczanelerin 4 Aralık'ta
kepenk kapatmasıyla başlayan süreç, yeni bir aşamaya giriyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), eczanelerle
anlaşma yapmasını engelleyecek bütün prosedürleri ortadan kaldırıyor. Türk Eczacılar Birliği'nin (TEB) devreden çıkarılması için yasal
düzenleme yapılacak. Buna göre halen Meclis'te görüşmeleri devam eden Bütçe Kanunu'na bir madde eklenerek TEB'in kamu kurum ve kuruluşlarla sözleşme yapma yetkisine son verilecek. TEB'in sözleşme yetkisinin son bulmasıyla birlikte eczaneler için tek tek anlaşma yolu tamamen açılmış olacak. '
Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Serbest Eczanelerden
İlaç Teminine İlişkin Sözleşme'nin ayrıntıları da belli oldu. TEB'in devre dışı kaldığı sözleşmede eczacılar lehine 6 iyileştirme yapıldı. Eczacı
çatı örgütünü anlaşmada tek yetkili kılan 45 maddenin üstü çizildi. Sözleşmede eczacılara yönelik en önemli düzenleme avans ödeme kolaylığında oldu. Daha önce 60 gün içinde yüzde 75'i verilen incelemedeki eczane
faturalarının bundan böyle yüzde 90'ı ödenecek. İlaç kupürü yerine kutunun herhangi bir yerini kupür diye SGK'ya teslim eden eczanelere verilen 6 aylık sözleşme fesih süresi ise 4 aya indirildi.
TEB Kanunu'nun 39. maddesinin j bendi, kuruma, "Eczanelerden sağlık hizmeti satın alacak bütün kamu ve özel kurum ve kuruluşlarla anlaşmalar yapmak, imzalanan protokole uygun tip sözleşmeleri bastırmak ve belirleyeceği bedel karşılığı eczanelere dağıtmak." şeklinde yetki veriyor. Bu maddede yapılacak değişiklikle hem TEB'in sözleşme yetkisi son bulacak hem de eczanelerin ödemek zorunda oldukları sözleşme bedeli ortadan kalkacak.
16 Ocak 2009'dan sonra eczanelerle yapılması planlanan sözleşmede TEB'in yer aldığı bütün düzenlemelerin üzeri çizildi. Sözleşmenin bir tarafı olarak bulunan ve '6643 sayılı kanunla kurulan
Türk Eczacıları Birliği' ibaresi ilk çizilen madde oldu. İçinde mor ve turuncu reçeteyle satılan ilaçlar, diyaliz solüsyonları, işyeri hekimi reçeteleri ve kan ürünlerinin yer aldığı 7 ayrı reçete için TEB ve bölge eczacı odalarının onayı kaldırıldı.
Reçetelerin dağıtımında yine eczacı odalarının yetkisi sona erdi. Eczane denetimlerinde sözleşme feshi gerektiren unsurlar da yumuşatıldı. Eskiden eczanede bulunan
karne ve
sağlık raporu fotokopi ile aslı sayısı 10'u geçtiğinde eczanenin SGK ile anlaşması feshediliyordu. Artık 30 sağlık raporu olması halinde sözleşme iptal edilecek. Faturalarla birlikte Kurum'a gönderilen sahte kupür sebebiyle 6 ay sözleşme iptali yapılırken yeni dönemde bu süre 4 aya indirildi.
Hekim numunesi faturaların SGK'ya fatura edilmesi halinde iptal edilip 1 yıl yapılmayan sözleşme artık 6 ay içinde yapılacak. Reçetede yazılı eşdeğer ilaç yerine pahalı olan ilacı veren eczacıya 10 katı tutarında ceza verilip 3 ay süreyle sözleşme iptal edilirken artık bu uygulamadan da vazgeçildi. Bu son iyileştirmeyle eşdeğer ilaç tablosu dikkate alınacak. SGK'nın yeni sözleşmesi 16 sayfadan oluşuyor. Sözleşmenin son bölümünde 'Bu sözleşmenin yürütümü Sosyal Güvenlik Kurumu ve Türk Eczacıları Birliği tarafından yapılır.' ibaresi de çizildi. Bunun yerine eczacı ve Sosyal Güvenlik il müdürünün sözleşmenin tarafı olduğu belirtildi. Sözleşme 1 yıl süreyle geçerli olacak. Daha önce TEB'e ödenen 500 liralık sözleşme bedeli ödenmeyecek. Kan ve kan ürünleri reçetelerinden eczacılar, eczacı odalarına yüzde 2'lik
komisyon ödemek durumunda kalmayacak.
Zaman