Kılıç, yaptığı açıklamada, özellikle gelişim çağındaki çocukların hormonlu gıda terörünün tehdidi altında olduğunu belirtti. Metabolizma değişikliğine yol açan hormonlu gıdaların yarattığı gelişim bozukluklarının başında obezite geldiğini ifade eden Kılıç, sebze ve meyveleri zamanında tüketmenin, ekolojik ürünleri tercih etmenin hormonlu gıdalardan korumada çözüm olabileceğini anlattı. Kılıç, şunları kaydetti: ''Anne sütünün yapısına bile zarar veren hormonlu gıdalar kanserden obeziteye kadar her türlü hastalığa zemin hazırlayabiliyor. Hormonlu gıdaların yol açtığı sağlık sorunlarının bazıları; uykusuzluk, yorgunluk, baş ağrısı, egzama, hafıza kaybı ve konsantrasyon eksikliği, depresyon, bağışıklık sisteminde zayıflık, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları, safra taşları ile kanser. Tarım ilaçlarını yoğun olarak kullanıldığı bölgelerde anne sütünde dikkat çekici oranlarda ilaç kalıntısı tespit edilmiştir. Özellikle bebekler ve çocuklarımızın sağlığının ciddi tehlike altında olduğu ortadadır.'' Bağışıklık sisteminin bozulması sonucunda başta kilo ve kanser gibi hastalıkların görüldüğünü belirten Kılıç, ''Hormonlar, bütün sistemlerimizi çalıştıran maddelerdir. Sağlıklı bir insanda doğumdan itibaren yaşamının her alanında gerekli bütün hormonlar vücudun gelişmesini ve tüm fonksiyonların normal çalışmasını sağlamaktadır. Ancak normal çalışan bu sisteme beslenme alışkanlığı başta olmak üzere dışarıdan gelecek etmenlerle müdahale yapılırsa sistemde bozulmalar olacaktır'' dedi. Kılıç, okula giden çocukların beslenme çantalarına konulan gıdaların mümkün olduğunca katkı maddesiz ve doğal olması gerektiğini vurguladı.