Hapşırmanın üst ve alt solunum yollarının en önemli
savunma mekanizmalarından biri olduğunu belirten uzmanlar, vücudun
doğal refleksi olan 'hapşırık' sırasında ağızdan çıkan havanın hızının çok yüksek olduğunu söylüyor.
Özel
Bahar Hastanesi'nden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Metin Gürbüz, vücudun doğal refleksi olan hapşırık sırasında ağızdan çıkan havanın hızının çok yüksek olduğunu kaydetti. Bu hızın vücutta oluşan yüksek basınçtan kaynaklandığını belirten Uzm. Dr. Gürbüz, "Hapşırırken karın bölgesi ve
beyin ağırlıklı olmak üzere vücutta büyük bir basınç ortaya çıkar. Bu basınç nedeniyle
kalp damarlarına yoğun kan gider. Basınç nedeniyle
bayılmalar, hatta hapşırığın tutulması durumunda çok ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Ancak kalp uzmanları, sağlıklı kalp için hapşırığı sever. Tansiyon hastalığı ve bayılma tehlikesi olmayan kişiler, hapşırıkla sağlıklı bir kalbe sahip olabilirler" dedi.
Hapşırırken verilen havanın ve içindeki partiküllerin çıkış hızının yaklaşık 140 km/saat olduğunu anlatan uzm. Dr. Metin Gürbüz, kişinin hapşırdığı zaman beyin damarlarının genişlediğini,
gözyaşı ve sinüs kanallarının açıldığını, kalp damarlarının genişlediğini, akciğerlerde normal solunumla atılamayan rezidüel (ölü) havanın dışarı atıldığını söyledi. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Gürbüz, "Kalbin diyastol (gevşeme) sonu dinlenme süresi artar. Bir anlamda kalp milisaniyeler düzeyinde durur ve tekrar çalışmaya başlar. Muhtemelen hapşıran birine 'çok yaşa' denmesinin nedeni de budur." diye konuştu.
(CİHAN)