Memorial Hastanesi Dermatoloji Bölümü hekimlerinden Uzm. Dr. Ayfer Bankaoğlu, insan cildinin
erken yaşlanmasına neden olan etkenlerin başında yüzde 80'lik oranla ultraviyole (UV) güneş ışınlarının zararlı etkilerinin geldiğini söyledi.
Uzm. Dr. Bankaoğlu, bu nedenle güneş ışınlarının direkt ve etkili geldiği yaz mevsiminde güneşten kaçınılması ve güneşle sınırlı temasta bulunulması gerektiği uyarısında bulundu.
Güneş ışınlarında zararlı etkilere neden olan UV ışınları,
deri yaşlanmasının yanında deri kanserinin ve deride "hiperpigmentasyon" denilen düzensiz lekelerin oluşmasına da yol açtığına dikkat çeken Uzm. Dr. Bankaoğlu, şöyle devam etti: "Daha çok güneşe maruz kalan yüz, göğüs ve kollarda, kırışıklıklar, çiller, güneş lekeleri olarak bilinen
yıldız şeklinde kahverengi lekeler, bacak ve kollarda ufak beyaz lekeler. Deride ise solukluk, kuruluk, tahriş ve esneklik kaybı, deri esnekliğinde artma, gevşeklik, kılcal damarlarda
çatlama gibi değişiklikler meydana gelir. Ultraviyole
radyasyon, deri yaşlanmasının yanında deri kanserleri ve deride hiperpigmentasyon denilen düzensiz lekelerin oluşmasına sebep olur."
Güneş ışığından korunmanın insanda deri kanserlerinin azalmasına neden olduğunu anlatan Dr. Bankaoğlu, "Yapılan deneylerde güneşten tam olarak çocuklarda deri kanserinin yüzde 98 oranında azaldığı görülüyor. Güneşlenmenin son 50 yılda artması, deri kanserlerinin görülme sıklığını da artırıyor. Özellikle ışık gören bölgelerde sert, kızarık, üzeri damarlı bir yapıda olan yaralar, koparıldıkça tekrarlayan kabuklanmalar, birden koyulaşan (siyahlaşan) benler, kenarları düzensizleşen, hızla büyüyen, etrafında beyaz
renkli hale oluşan, renk değişiklikleri gelişen benler deri kanserlerinin belirtileri olarak kabul ediliyor" diye konuştu.
Güneşten korunmada günlük güneş koruyucu
kremlerin kullanılmasının sabah kahvaltısı yapmak kadar büyük öneme sahip olduğunun altını çizen Bankaoğlu, şöyle devam etti:
"Güneşten koruyucu, en az 50 faktör olan kremler sürülerek güneşe çıkılması gerekiyor. Yüzü ve vücudu kaplayacak şekilde sürülmesi gereken kremler denize girip çıktıkça etkisini kaybedeceğinden, gün içinde birkaç kez tekrarlanması öneriliyor. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da, kremlerin ne zaman sürüldüğü. Koruyucu kremlerin güneşe çıkmadan en az yarım saat önce sürülmesi gerekiyor. Ancak bu koruma faktörlerini kullanmak bizlere yine de tüm gün ve özellikle güneş ışınlarının daha dik geldiği ve daha zararlı olduğu öğlen saatlerinde güneşte uzun süreli kalma hakkını vermez. Koruyucu kremlerin yanı sıra
şapka ve
güneş gözlüğü kullanarak, gölgede ve 11.00- 15.00 saatleri dışında güneşlenmek gerekiyor."
Uzm. Dr. Bankaoğlu, yazın cilt sağlığı için ise şunların yapılması gerektiğini belirtiyor. " Açık renkli ve koruyucu tarzda giyinilmeli. Güneş gözlüğü kullanılmalı. Geniş kenarlıklı şapkalar kullanılmalı. UV ışınlarının en yoğun olduğu 11.00 - 13.00 saatleri arasında gölgede kalmaya özen gösterilmeli. Güneşe çıkmadan yarım saat önce güneş koruyucu krem sürülmeli. 6 aydan
küçük bebekler uzun süre güneşte bekletilmemeli. Güneşten korunmaya erken çocukluk yaşlarında başlanılmalı. Deri kanserinin riskini azaltmanın ve deri yaşlanmasını önlemenin en doğru yolu bilinçli güneşlenmektir."