Uzmanlar,
polikistik over sendromunun
hipertansiyon, kan lipidlerinde kötüleşme, diyabet, bel çevresinde artış, obezite ve metabolik sendrom ile ilişkili olduğunu belirterek, bu
hastalıkların
kalp ve
damar hastalıkları açısından risk faktörü olduğu için, söz konusu tanı konulan hastaların mutlaka
tedavi olması gerektiği uyarısında bulundu.
Ankara Üniversitesi (AÜ)
Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Sönmezer, polikistik over sondromunun, üreme çağındaki kadınlarda adet düzensizliği, kıllanmada artış ve erkeklik hormonlarında (androjenler) yükseklik ile kendini gösteren bir hormonal bozukluk olduğunu söyledi.
Polikistik over sendromunun, kadınlarda en sık görülen endokrin bozukluklar arasında yer aldığını ifade eden Sönmezer, sorunun sıklıkla hipertansiyon, kan lipidlerinde kötüleşme, diyabet, bel çevresinde artış, obezite, ve metabolik sendrom ile ilişkili olduğuna dikkati çekti. Sönmezer, "Tüm bunlar, polikistik over sendromlu hastaları,
genç yaştan başlayarak artmış
kalp ve damar hastalıkları riski ile karşı karşıya bırakmaktadır" uyarısında bulundu.
Doç. Dr. Sönmezer başkanlığında "Genç ve zayıf polikistik over sondromlu hastalarda da kalp ve damar hastalıkları riski yüksek midir?" konulu bir araştırma yapıldı.
"Fertility and Sterility Dergisi" 2011 Ocak sayısında yayımlanan araştırmaya ilişkin Sönmezer'in verdiği bilgiye göre, araştırmada polikistik over sendromuna sahip, yaşları ortalama 26 olan 48 hasta, aynı yaş grubunda ve aynı
vücut ağırlığına sahip 36 sağlıklı kadınla karşılaştırıldı.
Araştırmada, dünyada ilk defa, vücuttaki her tür damar duvarında bir
hasar olduğunda bunu ilk gösteren belirteçlerden MCP-1 (monocyte chematractant protein 1) düzeyleri araştırıldı. Araştırma sonucunda, polikistik over sendromu hastalarında MCP-1 düzeylerinin, sağlıklı kadınlara oranla belirgin olarak yüksek olduğu saptandı. Risk artışı yüzde 44 olarak tespit edildi. Yani, "polikistik over sendromlu hastaların zayıf ve genç dahi olsalar, artmış
kalp damar riski ile karşı karşıya kaldıkları" tespit edildi.
Araştırma sonucunu değerlendiren Sönmezer, aşırı şişman (obez) polikistik over sendromlu hastalarda,
kalp damar hastalıkları riskindeki artışın uzun zamandır bilindiğini belirterek, "Ancak, polikistik over sendromlu zayıf ve genç hastaların da kalp ve damar hastalıkları açısından yüksek risk grubunda olabileceği ilk defa saptandı" diye konuştu.
Sönmezer, polikistik over sendromunun tam bir tedavisinin bulunmadığını, anacak bu hastaların egzersiz programlarını aksatmaması ve kan lipidlerini aralıklı olarak
kontrol ettirmeleri gerektiğini söyledi.
Obez hastaların yüzde 5-10 kilogram vererek adet düzenini sağlayabileceklerini belirten Sönmezer, "Önemli bir nokta olarak bu hastaların önemli bir kısmında kalp ve damar hastalığı riskini belirgin olarak arttıran insülin direnci de saptanmaktadır. Bu direnci kırmak açısından uzun dönemli insülin duyarlılığını arttıran ilaçların yararı ile ilgili çalışmalar devam etmektedir" diye konuştu.