Türkiye'de ev kazalarına ilişkin yapılan çeşitli araştırmalara göre tüm kazaların %18-25'ini ev kazaları oluşturuyor. Çocukluk çağı kazalarının büyük bir bölümü ev ve çevresinde meydana geliyor. Dünya'da ve ülkemizde ev kazaları, özellikle okul öncesi 0-6 yaş döneminde çeşitli yaralanmalara, sakatlanmalara ve ölümlere neden olabiliyor. Kaza denilince beklenmedik bir zamanda ve beklenmedik şekilde oluşan yaralanmalara, can ve mal kayıplarına neden olan olayları anlamamıza rağmen ev kazaları, kaza çeşitleri arasında önemi gittikçe artıyor. Bir evin içinde veya bahçesinde, havuzunda ve garajında meydana gelen olaylar olarak karşımıza çıkıyor. Sema Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı A. Kürşat Budan, çocukların karşılaşacağı tehlikeler, çocuğun büyümesi ve gelişmesi ile de değişmektedir. Zamanlarının çoğunu evde geçiren 0–6 yaş grubu çocuklar kazaya uğrama oranı en yüksek çocuklardır. Bu çocukların çevrelerini keşfetme ve öğrenme konularındaki merakları, büyükleri taklit etme özellikleri, devamlı hareket halinde olmaları, deneyim olmadığı için her şeyi ağzına götürme alışkanlığı, el ve vücut maharetlerinin yetişkinlerden fazla olması ve kazalardan kendilerini koruyabilecek gelişimsel beceriye henüz yeterince sahip olamamaları kazalar ile karşı karşıya kalmalarına olanak sağlamaktadır, dedi. Emekleme dönemi evler tehlikeli bir hal alıyor. 0–6 yaş çocuklar arasında en sık görülen ev kazası tipleri düşmeler, yanıklar, zehirlenme, suda boğulma, yabancı cisim yutmaları, evcil hayvan ısırıkları olarak karşımıza çıkıyor. Bir yaşından küçük çocuklarda boğulma ve solunum yollarına yabancı cisim kaçması, 1–4 yaş arasında düşme, çarpma, suda haşlanma, ateşle yanma ve zehirlenmeler daha sık görülüyor. 2–4 yaşlarında temizlik maddeleri ve ortada bırakılan ilaçlar, 5 yaşından sonra ise dolapta ve yüksekte saklanan ilaçlarla zehirlenmeler artıyor. Evin bölümleri ve kaza risk faktörleri hakkında bilgi veren Dr. Kürşat Budan ailelerin alacağı önlemler ile kazaların çoğu önlenebilir dedi. Tüm aile tarafından ortak kullanılan oturma odası veya salon evin önemli bir yeri. Ebeveynlerin dinlenme yeri olan oturma odası aynı zamanda çocuklar için de oyun ve eğlence alanı. Birçok değişik amaçla kullanılan oturma odaları çocuklar için burayı önemli bir kaza alanı olarak görülüyor. Salonda soba varsa bu alanın devamlı kontrol edilmesi gerekiyor. Sobada kullanılan demir maşa, demir çubuk, süpürge gibi aksesuarlar ile kibrit ve benzeri tutuşturucular çocuklar için önemli tehlikeler taşıyor. Ebeveyn yatak odalarında ise tuvalet masası, çekmeceler, elbise dolapları, gece lambaları gibi donanımlar, çocuklar için kaza riski oluşturuyor. Kapılar ve pencereler çocukların da ilgisini çeken mekanlar olarak karşımıza çıkıyor. Çocuklar kapıları kapatıp, açıp oynamayı çok seviyorlar. Bu durum onların parmak ve ellerinin sıkışması veya istem dışı kapalı kalmalarına sebep olabilir. Pencereler ise onlar için çok ciddi tehlike taşıyor. Bu yüzden pencerelere yakın yerlerde masa sandalye gibi eşyalar bırakılmamalıdır. Tehlikeli olan bu alanların çocuklara zarar vermeyecek şekilde düzenlenerek güvenli hale getirilmesi gerekmektedir. Birden fazla katlı evlerdeki katlar arasındaki merdivenler çocuklar için son derece tehlikeli alanlardan. Merdivenden düşerek yaralanan veya sakat kalan çocukların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Keza balkonlarda çocuklar için çok ciddi kazalara sebep olabilecek ortak alanlardan. Bu sebep ile çocuklar emeklemeye başladığı andan itibaren bu güvenlik önlemleri bekletilmeden alınmış olmalıdır. Evde elektrik güvenliğinin de sağlanmasının önemini vurgulayan Dr. Kürşat Budan; evin genel elektrik güvenliği yanında, mutfak, banyo, çocuk odası, salon-oturma odası gibi mekanın özelliğine, taşıdığı riske göre ayrı ayrı dikkate alınıp değerlendirilmelidir. Prizler, ara kabloları, fişler ile pişirici ve ısıtıcı gibi elektrikli ev aletleri özelliklerine ve bulunduğu mekana göre güvenli hale getirilmelidir, dedi.