Ahmet Çavuşoğlu, yaptığı açıklamada, Türk
Eczacılar Birliği (TEB) il
e devlet arasında 4 Aralık'ta bir günlük
kepenk kapatma ile başlayan gerginliğin hiç kimseye yararının olmayacağını ifade etti. Çavuşoğlu, hükümete 16 Ocak 2010 tarihine kadar süre verildiğini hatırlatarak, bu sürenin sonunda iktidarın TEB'i tanımaması durumunda
sözleşmeye
imza atmayacaklarını anlattı. TEB ile hükümet arasındaki 'inatlaşmadan' rahatsız olduklarını ifade eden Çavuşoğlu, "Çözüm yolu bulunsun" dedi. Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Türk eczacılarını bunca yıl kurallarla bunaltan bir yapı var. Eczacıların tepkisi buna karşı oluşmuş otomatik bir tepkidir. 16 Ocak 2010 tarihine kadar iktidarın bürokratları geri adım atmayıp, isteklerimizi yapmazsa sözleşme imzalanmayacak. Bu durumda Sosyal
Güvenlik Kurumu, vatandaştan eczaneden aldığı ilaçların faturasını isteyerek parasını ödemek zorunda kalacak. Bunun sonucunda SGK'da bitmek bilmeyen uzayan kuyruklar oluşacak. Ayrıca diyelim ki bir
böbrek hastası 5 bin TL'lik ilacın parasını eczaneye vererek alacak. Bunun faturasını SGK'ya götürerek parasını alabilecek. Zaten vatandaş zor durumda o kadar yüklü parayı nasıl bulup da ayda bir o ilacını alacak?"
SGK'nın, TEB'in yok olmasını istediğini ileri süren Ahmet Çavuşoğlu, "Biz de TEB'in olmadığı hiçbir yapının içinde yer almayacağız. Üyelerimiz hükümet ile sözleşme imzalamamak için bize dilekçe veriyorlar. Üyelerimize
mahalle baskısı diye bir şey söz konusu değildir." diye konuştu.
Şimdiye kadar vatandaşın ilacını almada sıkıntı yaşamaması için özveride bulunduklarını açıklayan Çavuşoğlu, "Özveride bulunma sırası şimdi siyasi iradede. Bir günlük
kepenk kapatma eyleminde bir tane vatandaş ilacını alamadığını söylesin TEB bunun bedelini ödemeye hazır." ifadesini kullandı
(CİHAN)