Uzmanların verdiği bilgiye göre,
kar taneleri güneş ışınlarını yüzde 50-90 oranında yansıttığından UV miktarı katlanarak artıyor. Yansıma nedeni ile normalde doğrudan ışıktan korunan
çene altı, üst dudak,
boyun gibi alanlarda da güneş yanığı görülebiliyor. Sonraki yıllarda ise kişide
deri kanserine yatkınlık ortaya çıkabiliyor.
Dermatoloji uzmanı Prof. Dr. Rana
Anadolu AA muhabirine yaptığı açıklamada, cildin güneşten korunmasının sadece yaz ayları için değil tüm mevsimler için geçerli olduğunu söyledi.
Güneş ışınlarının cilde olumsuz etki yapabildiğini ifade eden Anadolu, güneş koruyucu
ürünler üreten ve
ithal eden şirketlerin bile sonbahar kış aylarında tüketimin azalmasına bağlı olarak piyasaya daha az miktarda ürün sunduklarını belirtti.
Anadolu, ABD ve Avrupa'nın gelişmiş ülkelerinde kış aylarında özellikle de karda güneşten korunma gerekliliği konusunda farkındalığın yüksek olduğunu dile getirerek, ''Hava açık olmasa da yani
bulutlu ve kapalı bir havada dahi güneşten gelen Ultraviyole (UV) ışınlarının yüzde 90'ı yeryüzüne ulaşmaya devam eder. Bulut veya
kapalı hava güneş hasarını engellemez'' uyarısında bulundu.
-KARLI HAVADA GÜNEŞ IŞIĞINA DİKKAT-
Kar tanelerinin, güneş ışınlarını yüzde 50-90 oranında yansıtması nedeniyle UV miktarının katlanarak arttığını vurgulayan Anadolu, ''Yansıma nedeni ile normalde doğrudan ışıktan korunan çene altı, üst dudak, boyun gibi alanlarda da güneş yanığı olabilir'' dedi.
Anadolu, kış turizminin yapıldığı bölgelerde yüksek irtifada
doğal UV koruyucu atmosfer tabakasının daha ince olduğunu, bu nedenle de daha fazla miktarda zararlı ışın alındığını belirterek, şunları kaydetti:
''Deniz seviyesinin üstündeki her 1000 metre yükseklikte, UV miktarı yüzde 15 civarında artar.
Kış sporlarının yapıldığı yüksek irtifada hava daha temizdir. Hava kirliliği oluşturan atmosferik partiküllerin çok daha az olması nedeni ile UV daha az süzülerek yeryüzüne ulaşır.
Ortamın
soğuk oluşu nedeniyle UV hasarının bir uyarı sinyali olan deride, sıcak ve bunaltı hissi ortaya çıkmaz. Bu nedenle, soğuk ve
rüzgarlı havada farkında olmadan UV altında kalma süresi uzayabilir.''
-''DERİ KANSERİNE YATKINLIK ORTAYA ÇIKABİLİYOR''-
Kışın karda güneş koruyucu kullanılmadan açık havada kalındığında, cildin ciddi zarar görebileceğini ifade eden Anadolu'nun verdiği bilgiye göre, öncelikle derinin açık kısımlarında,tıpkı yaz güneşinde olduğu gibi ama ondan çok daha kısa sürede, daha şiddetli ve sinsi güneş
yanıkları meydana gelebiliyor.
Yanık sonrası, ilerleyen günlerde deri kuruluğu, pullanma ve soyulma ortaya çıkıyor. Bunu takip eden haftalarda da
erken deri yaşlanmasının ilk bulguları olan ince kırışıklıklar özellikle yüzde ve el sırtlarında belirginleşiyor ya da varolanlarda artış görülüyor. Sonraki yıllarda kişide deri kanserine yatkınlık ortaya çıkabiliyor.
UV ışınlarının zararlı etkilerinden göz de çok fazla etkileniyor. UV koruyucu
güneş gözlüğü kullanılmaması durumunda, kar körlüğü denen UV Keratitine kadar varan göz rahatsızlıkları oluşabiliyor.
-KIŞIN VE KARDA NASIL GÜNEŞTEN KORUNMALI?-
Kışın, özellikle kar yağışı olduğunda yüksek irtifada mutlaka acıkta kalan cilde güneş koruyucu sürülmesi gerekiyor. Kullanılacak koruyucunun koruma faktörünün (SPF) en az 30 ve üzerinde olması önem taşıyor.
Total blok olarak kabul edilen, geniş spektrumlu ve yüksek koruma faktörlü 50 ve üstü koruyucuların, özellikle karda ve dağda
tercih edilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Karlı havada, güneş-kar gözlüğünün kullanılması öneriliyor.
Kulakları ve yüzün açık kalan alanlarını koruyacak özel kapatıcı aksesuarların giyilmesi
tavsiye ediliyor.
-SAAT 10.00-15.00 ARASI TEHLİKELİ-
Kayak ve kış sporları sırasında UV açısından en riskli saatler sabah 10.00 ile öğleden sonra 15.00 olarak gösteriliyor.
Şiddetli ve soğuk rüzgar, rüzgar yanığı adı verilen ve deri kuruluğu ile karakterli başka bir durum daha oluşturabiliyor. Bu nedenle kış sporları sonrasında açıkta kalan yüz ve boyun bölgelerine yoğun nemlendirici uygulanması gerektiği vurgulanıyor.