Bu şehirde yaşayanlar obez çıktı!

Kocaeli Büyükşehir Belediyesince 35 yaş üzeri 2 bin kişi üzerinde yapılan araştırmada, obezite oranının kadınlarda yüzde 60, erkeklerde yüzde 40 olduğu belirlendi.

Bu şehirde yaşayanlar obez çıktı!

Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Osman Poyraz AA muhabirine yaptığı açıklamada, Uluslararası İleriye Dönük Kentsel ve Kırsal Epidemiyolojik Araştırma (PURE) çalışmasının, 2008 yılında başlatıldığını söyledi. Çalışmayı, Dünya Sağlık Örgütü ile yapılan protokol çerçevesinde İl Sağlık Müdürlüğü ve Metobolik Sendrom Derneği'yle yürüttüklerini ifade eden Poyraz, araştırmanın bin 272 kadın ve 822 erkek üzerinde yapıldığını anlattı. Poyraz, obezite, şeker ve kalp hastalıklarının nasıl ortaya çıktığını araştırmak için 15 ülkeden 120 bin kişi üzerinde çalışmanın yapıldığını, Türkiye'de pilot bölge olarak seçilen Kocaeli'deki çalışmaların da 2020 yılına kadar periyodik olarak süreceğini belirtti. Araştırma kapsamında, kişilere kan tahlilleri ve solunum testleri yapıldığını ifade eden Poyraz, ayrıca kas gücü ve antrometrik ölçümler yapıldığını, kişinin kaç saat çalıştığına, günde ne kadar yürüdüğüne ve oturduğunu de değerlendirmeye aldıklarını anlattı. Araştırmada her 100 kişiden 51'inde hipertansiyon, 21'inde diyabet, 10'unda ise kardiyovasküler hastalıklar görüldüğünü dile getiren Poyraz, şu bilgileri verdi: ''Araştırma, 12 yıllık bir süreci kapsıyor. İlkini 2008'de, ikincisini de 25 Nisan 2011'de başladık. Bu çalışma 35 yaş üzerindeki nüfus populasyonunu kapsayan çalışmaydı. 2008 yılında başlayan PURE çalışması kapsamında 35 yaş üstünde yaklaşık 2 bin kişide yapılan araştırmada kadınların yüzde 60'ının, erkeklerinde yüzde 40'nın ve toplamda Kocaeli halkının yüzde 50'sinin obezite olduğunu belirledik. Bir çok hastalığın sebebi olan obezitenin, ayrıca kanserin burada karşımıza çıktığını gördük. Çalışmanın ikinci etabını 2 bin 100 kişi üzerinde yaparak tamamlayacağız. Yaptığımız çalışmalarda obezite olduğunu tespit ettiğimiz ve çeşitli hastalığına rastladığımız kişileri de kliniklere ve diyetisyenlere yönlendiriyoruz.'' -KÖYLERDE OBEZİTE ARTTI- 2008'de yaptıkları çalışmanın ardından bu yıl tekrar yapılan çalışmayla daha önce obezite olup, uygulanan tedavi sonucu kilo verenleri de görme fırsatı bulduklarını ifade eden Poyraz, sözlerine şöyle devam etti: ''Kırsal kesimde yaşayanların en az kentte yaşayanlar kadar obezite olduğunu belirledik. Proje kapsamında köylerde ve kentte yapılan sağlık kontrolleri köy halkındaki hastalık oranının daha fazla olduğunu ortaya koymuştu. Çalışma kent insanının bilinçli beslenip, düzenli spor yaptığını gösterirken köy insanının bu bilinçten uzak olması sebebiyle sağlıksız bir yaşam sürdüğünü ortaya koymuştur. Köyde bilinçsiz beslenmeye bağlı yağ ve tuz tüketiminin fazlalığı ve hareketsizlik sağlıksız yaşamda etken oluyor.'' Osman Poyraz, eskiden köylerde daha çok bedenen çalışmaya bağlı işlerin daha çok yapıldığını, bu nedenle obezite hastalığının daha az görüldüğünü, ancak son yıllarda tarım araç-gereçlerinin kullanılması ve köyde yaşayanların hareketsiz yaşama kendilerini adapte etmesiyle obezitenin artığını vurguladı. Obezitenin yeme içme alışkanlığının yanı sıra hareketle de doğrudan bağlantılı olduğunu dile getiren Poyraz, ''Eğer yeterli ve dengeli beslenilmiyorsa, harekette azsa obezite artıyor. Yeterli ve dengeli beslenme var harekette varsa obezite azalıyor'' dedi. -14 AYDA 31 KİLO VERDİ- Osman Poyraz, 2008 yılında kendisinin de obez olduğunu ve kilosunun 107 kilograma kadar yükseldiğini söyledi. Gençlik yıllarında güreş sporuyla uğraştığını ve 52 kiloda Türkiye birinciliği bulunduğunu dile getiren Poyraz, şunları söyledi: ''Bu çalışmada obezitenin ciddi bir boyut kazandığını ve toplumu da bu konuda ciddi derecede etkilediğini görünce işe kendimle başlamam gerektiğini düşündüm. Sağlıkçılar olarak öncelikle işe kendimizle başlamalıyız. Yaklaşık 13-14 ay içerisinde uyguladığım rejimle 107 kilogramdan 76 kilograma kadar düştüm. Bende obeziteye bağlı birçok rahatsızlık varken şimdi bunlardan hiçbirinin kalmadığını gördüm ve hiçbir şikayetim kalmadı. Bunu biraz hareketli olmaya, yeterli ve dengeli beslenme uygulayarak geldiğimi söyleyebilirim.'' Kadınlarda bel kalınlığının 84, erkeklerde ise 94 santimetre olması gerektiğini vurgulayan Poyraz, bu sınırların geçilmesi durumunda vücutta obezitenin başladığına dikkati çekti. Poyraz, diyabet başta olmak üzere metobolik hastalıklar, kalp ve eklem hastalıkları, lösemi, reflü ile kronik akciğer hastalığı ile kanser hastalıklarını da obezitenin tetiklediğini vurguladı. Son zamanlarda özellikle çocuk nüfusunda obezite konusunda ciddi sorunlar yaşanmaya başladığını dile getiren Poyraz, sözlerini şöyle tamamladı: ''Bir çok çocuğumuzun şu an obezite olduğunu gözlemliyoruz. Çocuklarda obezitenin önlenmesi için fast food alışkanlıklarının yok edilmesi gerekir. Çaresi çocuklarımız taze meyve sebze ile beslenmeliler. Yeterli proteinlerini çocuklar yemek öğünlerin de alırlarsa acıkmayacaklar ve öğünden öğüne beslendikleri içinde obezite olma riski azalmış olacaktır. Çocukların çikolata, meyve suları, fast food yiyecekleri ve patates kızartmalı yiyecekleri yedikleri sürece sık sık acıkarak tekrar yeme isteği doğacaktır.''
<< Önceki Haber Bu şehirde yaşayanlar obez çıktı! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER