Sağlık Bakanlığı’nın bugüne kadar yaptığı ve ilkini 30
Eylül 2005’te gerçekleştirdiği 8 mecburi
hizmet kurasında, ataması yapılan pratisyen ve uzman hekimlerin yüzde 83’ü aktif (3 bin 552’si pratisyen, 2 bin 181’i uzman hekim) olarak göreve başladı.
Ataması yapılan 6 bin 338 kişiden 605’i mazeret bildirerek, 565’i ise mazeretsiz (toplam 1170) görev yerine gitmedi.
Bakanlık, mecburi hizmetini gerçekleştirmeyen tıp fakültesi
mezunlarının ise diplomasını onaylamama kararı aldı.
Bakanlık, mecburi hizmetini gerçekleştirmeyen kişilerin
muayenehane açamayacaklarını ya da özel hastanede çalışamayacaklarını şu ifadelerle duyurdu:
“Bakanlıkça
tescil edilmiş olan tıp diplomalarının tescil edildikten sonra ilgili Tıp Fakültelerine gönderilmesi, ana dal ve yan dal ihtisasını tamamlayıp uzman olanların
belge tescil işlemleri tamamlandıktan sonra Personel Genel Müdürlüğü’nce muhafaza edilmesi, devlet hizmeti yükümlülüğü olan tabiplere, yükümlülüğünü tamamladıktan v
e devlet hizmeti yükümlülüğünü tamamladığına dair yazının Bakanlığımızca ilgili tıp fakültesine gönderildikten sonra tıp diplomasının
Tıp Fakültesi tarafından ilgililere teslim edilmesi, uzmanlık belgesinin ise uzman olarak devlet hizmeti yükümlülüğünü tamamladıktan sonra Bakanlıkça ilgililere teslim edilmesi şeklinde değiştirilmesi hususunu tensiplerinize arz ederim.”
MECBURİ HİZMETİ AKDAĞ KALDIRMIŞTI
Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, göreve geldiğinin ilk yıllarda mecburi hizmeti kaldırmış, ancak 30 Eylül 2005’te mecburi hizmet kurasını yeniden gerçekleştirmişti.
Akdağ, mecburi hizmetin kaldırılmasını şu sözlerle açıklamıştı:
“Şuanda mecburi hizmet adıyla bilinen, bize göre cağımıza pek de yakışmayan
uygulama tamamen kaldırılmıştır. Hiçbir hekimimizin mecburi hizmet gibi bir zorunluluğu yoktur. Dileyenin kura çektiği yere gidebileceğini, dileyenin de gitmeyebileceğini söyledik. Tıp fakültesinden mezun olduklarında hekimlerimiz diledikleri yerlerde çalışabileceklerdir.”
Akdağ,
ücret artışı sağlayarak
sözleşmeli
eleman yöntemiyle hekim açığı bulunan yerlerin kapatılabileceğini belirtmiş, ancak daha sonra hekimler “uygun olmayan koşullar” ve “gittikleri bölgede gereğinden uzun kalınması ve bakanlığın o bölgelere hekim sağlayamaması” nedeniyle sözleşme imzalamamaya ya da
istifa etmeye başladı. Bunun üzerine Bakanlık mecburi hizmeti geri getirdi