Zararsız,
kart kullanımının gelecek yıl diğer illere yaygılaştırılacak hale geldiğini bildirdi.
Zararsız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akıllı kart konusunda yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Akıllı kartın, asıl olarak
SGK'nın projesi olmadığını ifade eden Zararsız, bu konuda başlangıçta SGK'nın öne çıktığını ama asıl yürütücünün
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü yani
İçişleri Bakanlığı olduğunu söyledi.
Bunun yanında karttan en çok yararlanacakların başında SGK'nın geldiğini vurgulayan Zararsız, projenin sağlıkta dönüşüm projeleriyle de ilgili olarak
TÜBİTAK tarafından yürütüldüğünü dile getirdi.
Kartın sunduğu olanaklara ilave edilmesi gereken önerileri bulunduğunu belirten Zararsız, şöyle konuştu:
''Kart, sadece statik bilgilerden oluşuyor. İçinde değişebilir bilgiler yok. Bir nevi kimlik doğrulama çerçevesinde. Elbette o da çok büyük katkılar sağlayacak. Ama biz, kurum olarak kartın içerisinde kişilere dair gerek sosyal
sigorta gerekse genel sağlık sigortasına ilişkin değişken bilgilerin de yer almasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Örneğin, kişinin kronik rahatsızlığına dair raporu varsa orada yer almalı. Son
tedavilerine, reçetelerine dair belli sayıdaki bilgiye de kart üzerinden ulaşılabilsin istiyoruz.''
Bu konunun ilgilileriyle görüşmelerin sürdüğünü, Devlet Planlama Teşkilatı,
Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve TÜBİTAK ile değerlendirmelerin devam ettiğini anlatan Zararsız, şunları kaydetti:
''Akıllı kartın
Bolu'daki
pilot uygulaması bitmek üzere. Önümüzdeki yıl diğer illere yaygınlaştırılacak hale geldi.
Akıllı kart, bizim açımızdan kimlik doğrulamayı sağlayacak güvenli bir kart
sistemidir. Mesela şöyle bir olgu bundan sonra gerçekleşmeyecek, herhangi bir
hastaneye gidip TC kimlik numaranızı girdiğinizde
provizyon alıp tedavi olabilirsiniz veya reçetenizi alabilirsiniz ama hakikaten o TC
Kimlik Numarası siz misiniz onu biz bilmiyoruz veya herhangi bir sağlık
hizmet sunucusu, herhangi bir
TC kimlik numarasından giriş yapıp tedavi olmuşcasına
fatura üretme imkanına sahip ama bu kart devreye girdikten sonra artık bu gibi şeyler, suiistimaller söz konusu olmayacak. Çünkü bu kartla ancak kimlik doğrulaması yapılıp, sisteme girilip, provizyon alınabilir hale gelecek. Dolayısıyla önemli sayıdaki bir suiistimal önlenmiş olacak.''
''Akıllı kart'' ya da ''elektronik özellikli yeni TC Kimlik Kartı'', temel olarak nüfus cüzdanı olmakla birlikte, internet üzerinden hizmet veren kamu ve kuruluşlar tarafından ''elektronik kimlik doğrulama'' amacıyla da kullanılacak. Kart, bu amaca ulaşabilmek için, en son teknoloji kullanılarak ve uluslararası standartlara uygun olarak geliştirildi.
Kartın en temel özelliğini ise taklit edilememesi ve tahrip ya da tahrif edildiğinde değişikliğin tespit edilmesine imkan veren güvenlik özelliklerine sahip olması oluşturuyor.
SGK da karttan, özellikle sağlık hizmetleri ve ilaç temini işlemlerinde yararlanacak. Bu işlemler, hastane ve eczanelere konulacak kart okuyucularda kimlik doğrulaması yapılarak gerçekleştirilecek.
Kartın denemeleri için Bolu pilot bölge seçildi. Bolu'daki uygulama için doktor, eczacı ve aile hekimleriyle eğitimler yapıldı. 1 Ekim 2008 itibariyle de test çalışmalarının ardından vatandaşlara kartları verildi ve sistem işletilmeye başlandı.
MEDULA DA YAŞANAN ARIZALAR
Emin Zararsız, Medula sisteminde yaşanan arızalara da açıklık getirdi.
Medula'nın büyük bir program olduğunu ve hizmetlerini Türk Telekomun verdiği altyapı üzerinden yürütüklerini anlatan Zararsız, zaman zaman bu altyapıda meydana gelen sıkıntılardan, zaman zaman ilaç takip sisteminde meydana gelen sıkıntılardan, çoğu zaman da kendi sistemlerindeki sıkıntılardan arızalar yaşandığını söyledi.
Bu bölümde çalışanların hemen hemen 24 saat esasına dayalı mesaiye alıştıklarını dile getiren Zararsız, şunları kaydetti:
''Bir arıza meydana geldiğinde derhal müdahale ediliyor. Bizim kendi sistemimizden kaynaklanmayan bir arıza ise ilgili kuruluşlarla derhal temasa geçiliyor. Ama şunu da belirtmek gerekiyor, sadece Medula'nın eczane versiyonunda günlük ortalama 1 milyon 200 bin reçete işlemi yapılıyor. Her bir reçetede de aşağı yukarı 4 ilaç satışı gerçekleştiği için toplamda 4 milyondan daha fazla kutunun sorgulaması yapılıyor. Her bir kutu ilaç takip sistemine gidiyor, sorgulanıyor, cevabı alınıyor, onayı veriliyor ve bir reçetede 4 tane ilaç varsa bu işlem 4 kez yapılıyor. Dünyanın hiçbir yerinde bu kapsamda online sorulama yapan bir hacim yok.
Sistemimizin kapasitesi, Sağlık Bakanlığının ilaç takip sisteminin kapasitesi ya da donanım noktasında sıkıntımız yok. Ama işletimden, zaman zaman alt yapıdan kaynaklanan nedenlerle sıkıntılar yaşanıyor. Bunlara derhal müdahale ediliyor ve en geç yarım saat, bir saat içerisinde bu aksamalar ortadan kaldırılıyor. Düzenli olarak da kontrollerimizi yapıyoruz. Sistemi izleme konusunda bir sıkıntımız yok. Müdahale gerektiren durum varsa da birilerinin ikazına gerek kalmadan müdahalemizi yapıyoruz.''