''
Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti'' adıyla kurulduğu 1868'den bu yana
yardıma muhtaçların yaralarını saran Türk
Kızılayına önemin vurgulanması ve karşılıksız sunduğu
hizmetlere
destek sağlanması amacıyla 28
Ekim-4
Kasım tarihleri arasında Kızılay Haftası kutlanıyor.
Türk Kızılayı, kuruluş felsefesi gereği dünyanın neresinde olursa olsun, insan acısını dindirmek için sonsuz bir özveriyle çalışıyor. Bu çalışmalarda temel gücünü ise Kızılay'cılardan ve yardımsever Türk
halkından alıyor.
Toplumsal dayanışmayı sağlamak, sosyal refahın gelişmesine katkıda bulunmak,
yoksul ve muhtaç insanlara barınma, beslenme ve sağlık yardımı ulaştırmak gibi önemli görevler üstlenen Kızılay, kan,
ilk yardım, afet müdahale, sağlık, sosyal hizmetler,
gençlik ve
gönüllülük çalışmaları ile eğitim alanlarında hizmetler sunuyor.
Türk Kızılayının misyonu, ''Toplumun güç ve kaynaklarını harekete geçirerek, her koşulda, yerde ve zamanda, hiçbir ayrım yapmaksızın korunmasız insanlara yardım ederek, her ne sebeple ortaya çıkarsa çıksın insan ıstırabını dindirmek ve insanlar arasındaki karşılıklı anlayışı, dostluğu, saygıyı, barışı ve işbirliğini geliştirerek, insan onurunu korumak'' olarak tanımlanıyor.
Vizyonunu ise, ''Tüm
toplumu kucaklayan ve tüm toplumun kucakladığı, ulusal ve uluslararası düzeyde saygınlığını ve hizmet kalitesini sürekli geliştiren bir insani yardım kuruluşu olmak'' şeklinde belirleyen kurum, ihtiyaç anında dayanışmanın, ıstırap anında şefkatin, farklılıklar karşısında hoşgörünün, savaşın en kızgın anında insancıllığın, merhametin, tarafsızlığın ve barışın simgesi konumuna gelmeyi hedefliyor.
-HİLAL-İ AHMER'DEN TÜRK KIZILAYINA-
Türk Kızılayı, savaş alanında yaralanan askerlere hiçbir ayrım gözetmeksizin yardım etmek amacıyla kuruldu.
11 Haziran 1868'de ''Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti'' adıyla kurulan
dernek, 1923'te ''
Türkiye Hilali Ahmer Cemiyeti'', 1935'te ''Türkiye Kızılay Cemiyeti'', 1947'de ''Türkiye Kızılay Derneği'' adını aldı.
Kuruluşa ''Kızılay'' adını Ulu
Önder Atatürk verdi.
Kızılay, 1876 Osmanlı-Rus
Savaşı'ndan 1974
Kıbrıs Barış Harekatı'na kadar Türkiye'nin taraf olduğu tüm savaşlarda, cephe gerisinde kurduğu
hastaneler, hasta
taşıma servisleri, donattığı
hastane gemileri, yetiştirdiği hemşireler ve gönüllü hasta bakıcılar aracılığıyla savaş alanında yaralanan ve hastalanan on binlerce Mehmetçiğin yardımına koştu.
Kurum ayrıca I. Meşrutiyet'in ilanından sonra İstanbul'da görülen büyük
kolera salgınından bu yana,
yurtta meydana gelen
doğal afetlerde felaketzedelerin bakımını, barınma ve beslenmelerini sağladı.
Türkiye'nin taraf olmadığı savaşlardan kaynaklı acıları dindirmek için de tüm varlığıyla çalışan Türk Kızılayı, 1.
Körfez Savaşı'ndan etkilenen ve Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan on binlerce mülteciye hizmet verdi,
Afganistan,
Bosna-
Hersek ve Irak'ta savaştan etkilenen insanlara yardım eli uzattı.
Kızılay,
Somali ve
Filistin başta olmak üzere, çatışmalarda zarar gören
sivil halka Türk halkının dost elini uzattı, doğal afetlerden etkilenen çeşitli
ülkelere de nakdi yardım yaptı.
Türk Kızılay'ı ülke geneline yayılan 720'yi aşkın şubesi ile Kızılay-Kızılhaç hareketinin temel prensipleri çerçevesinde gönüllü hizmetler yürütüyor.
Toplumsal dayanışmayı sağlamak, sosyal refahın gelişmesine katkıda bulunmak, yoksul ve muhtaç insanlara barınma, beslenme ve sağlık yardımı ulaştırmak gibi önemli görevler üstlenen ve birçok konuda da öncü olan Türk Kızılayı; kan, afet müdahale, sağlık, sosyal yardım, gençlik ve eğitim alanlarında hizmetler sunuyor.
Ülke içindeki ve dışındaki afetlerde felakete uğrayanlara yardım eli uzatan kurum, son üç yıldır uluslar arası alandaki sürdürülen çalışmalarına hız verdi.
Bu çerçevede, 15 ülkeye nakdi, 36 ülkeye ise farklı miktarlarda ayni yardımda bulunuldu.
İnsani yardım çalışmalarını sadece temel afet yardım malzemelerini ulaştırmak olarak değerlendirmeyen Türk Kızılayı, hem deneyimini, hem de bilgi birikimini aktarmak ve Kızılay/ Kızılhaç Hareketinin en güçlü ulusal derneklerinden biri olarak, kardeş ulusal dernekleri güçlendirmek adına uzun dönemli kapasite artırma projelerine 16 farklı yerleşik ekiple
imza attı.
Türk Kızılayı, Pakistan'da hayata geçirdiği ve tarihinin en büyük insani yardım
operasyonu olan Kapasite Geliştirme Projesi ile afet müdahale süreçlerine ivme kazandırdı, Filistin ve
Lübnan halklarının yaralarını sarmada ve Çad'da yaşanan ilaç sıkıntısının giderilmesinde görevini yerine getirdi.
Sudan'da faaliyet gösteren tam teşekküllü sahra hastanesinde, bugüne kadar yüzlerce kişiye ücretsiz sağlık hizmeti sağlayan Türk Kızılayı, hala
bölge halkının ihtiyaçlarına
cevap vermeye devam ediyor.
Haiti'de yaşanan ve tarihin en büyük felaketi olarak kayıtlara geçen Haiti
depremi sonrasında bölgeye ulaşan ilk ekiplerden olan Türk Kızılayı, barınma, beslenme, sağlık ve psiko-sosyal alanlarında yürüttüğü çalışmalarını da sürdürüyor.
-KIZILAY HAFTASI-
Sosyal hizmet alanında da birçok faaliyet yürüten Türk Kızılayı, çalışma gücünü kaybeden, yoksul ve korunmaya muhtaç vatandaşlara
yiyecek, giyecek ve nakdi yardımlar yapıyor.
Sosyal güvencesi olmayan kişilere ilaç yardımı ve ücretsiz sağlık yardımı yapan Kızılay, engelli vatandaşlara da yardım elini uzatıyor.
Türk Kızılayı, ayni ve nakdi yardımların yanı sıra, yurdun değişik yörelerinde şubeleri tarafından kurulan ve yönetilen aş ocaklarında her gün binlerce yoksul vatandaşa sıcak yemek veriyor.
Kızılay'cılık bilincinin oluşturulması, kurumun ülke açısından öneminin vurgulanması ve karşılıksız sunduğu hizmetlere kamuoyu desteğinin sağlanması amacıyla her yıl 28 Ekim-4 Kasım tarihleri arasında Kızılay Haftası kutlanıyor.
Türkiye genelinde faaliyet gösteren Türk Kızılay'ın şubeleri ile okullarda çeşitli etkinliklerle kutlanan Kızılay Haftası, Kızılaycılık felsefesi ve temel ilkelerini tanıtmak ve benimsetmek, gerçekleştirdiği yenilikleri ve hedefleri konusunda kamuoyunu bilinçlendirme imkanı sunmak açısından büyük önem taşıyor.
-KAN HİZMETLERİ-
Türk Kızılayı, halk sağlığı ile yakından ilgilenen bir kurum olarak Türkiye'de kan hizmetlerinin kurulup geliştirilmesi görevini de üstlenmiş durumda.
Bölgesel Kan Merkezleri Projesi ile ülkenin kan sorununu çözmeyi hedefleyen Türk Kızılayı, Türkiye'nin kan gereksiniminin önemli bir bölümünü karşılıyor.
Türk Kızılay'ının yurt çapında; 15 Bölge Kan Merkezi, 62 Kan Bağışı Merkezi bulunuyor.
Kan merkezlerinin yeniden organize edilmesiyle kan hizmetleri ''Bölgesel Kan Merkezleri'' aracılığıyla yürütülüyor.
Ayrıca, kan hizmetlerinin standardizasyonu ve toplam kalite
yönetiminin oluşturulması için standart projeler hayata geçirildi.
Güvenli kan bağışı sağlamak için başlatılan çalışmalar kapsamında, ''tam kan'' uygulaması terk edilerek kanın bileşenlerine ayrıştırılması için kan merkezleri ve kan istasyonlarında
teknik altyapı sağlandı.
2012 yılı itibariyle 1 milyon 800 milyon ünite kan bağışı alınarak ülke kan ihtiyacının tamamının karşılanması hedefleniyor.
-HABERLEŞME SİSTEMİ-
Bölgesel ve Yerel
Afet Müdahale ve Lojistik Merkezleri ile afete
hazırlık, afet müdahale ve afet
lojistik sistemini ülke çapında yaygınlaştıran Türk Kızılay'ı, bu ağ ile dünyanın en iyi örgütlenmiş afet sistemlerinden birisine sahip.
Yurt genelinde hizmet veren tüm
haberleşme araçlarında
mobil, Bölge Afet Yönetim Merkezlerinde ise sabit olmak üzere ''
TÜRKSAT Uydu Haberleşme Sistemi'' kurularak, ülkede ve bölge ülkelerde meydana gelebilecek bir afet esnasında, kesintisiz haberleşme imkanına kavuşuldu.
Türk Kızılay'ı, ulusal ve uluslararası afet müdahale faaliyetlerini Afet Operasyon Merkezi (AFOM) üzerinden yürütüyor.
AFOM kendisine bağlı; 9 Bölge Afet Müdahale ve Lojistik Merkezi, 24 Yerel Afet Müdahale ve Lojistik Merkezi ile hizmet veriyor.
Kurumun her türlü afete hazır olması için depoların modernizasyonu, malzeme standardizasyonu ve uluslararası stoklama koşulları oluşturuldu ve malzemeler afete sevk edilecek duruma getirildi.
Geçici iskan alanında ''
Mevlana Evleri'', ''Obakentler'' ve ''Türk Tipi
Çadır'' lar ile Türk Kızılay'ı modelleri hayata geçirildi.
Toplumu afetler konusunda bilinçlendirmek, bunlardan korunma yöntemleri, Türk Kızılay'ının hizmetleri ve güvenli
yaşam için edinilmesi gereken temel bilgiler konusunda farkındalık yaratmak amacıyla hazırlanan ''Kızılay İle Güvenli Yaşamı Öğreniyorum'' kitabı, 734 bin öğrenci ve 38 bin öğretmene ulaştırıldı.
Öğretmen,
muhtar ve din görevlisi gibi toplum liderleri aracılığıyla olası afet risklerini azaltmak ve afetlere karşı hazırlıklı olmak amacıyla ''Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi'' hayata geçirildi.
2015 yılı sonuna kadar tüm Türkiye'ye ulaştırılması planlanan ''Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi'' kapsamında, 35 ilde yüzlerce şube eğiticisi yetiştirildi.