Dünya Tabipler Birliği (WMA) Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber, savaş bölgelerinde sağlık kuruluşlarının amacı dışında kullanılabildiğini söyledi. Bu bölgelerde doktorların da görevini yapmakta zorlandığını anlatan Kloiber, "Doktorların da yardıma ihtiyacı var. Çünkü kendileri ciddi biçimde baskı altında kalabiliyorlar, çatışmaların arasında kalabiliyorlar." dedi.
Dünya Tabipler Birliği (WMA) tarafın İstanbul Point Otel'de 'Savaş, Göç ve Sağlık: Hekimler ne yapmalı?' konulu sempozyum düzenledi. WMA'nın açıkladığı verilere göre, 2014 yılında her gün ortalama 42 bin 500 kişi mülteci, sığınmacı olmuş veya ülkesi içinde yerinden edilmiş halde. Ayrıca 2014 yılında yalnızca 126 bin 800 mülteci ülkelerine geri dönebildi ve bu sayı son 30 yılın en düşük sayısı.
Sempozyumdan sonra Cihan Haber Ajansına (Cihan) konuşan WMA Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber, "Her insanın sağlık hakkı vardır. Her insanın ayrımsız sağlık hizmetine erişme hakkı vardır. Bunlar sığınmacılar da olsa pek çok sınırı geçmiş de olsalar geçici ve sadece acil durumlar için değil kalıcı olarak düzenli bir şekilde sağlık hizmeti alma hakkı vardır. Dünyanın pek çok ülkesinde göçmenlerin göç yollarında yaşadıkları olumsuzluklar var. Savaş nedeniyle yaşanılan olumsuzluklar var." şeklinde konuştu.
Çatışmaların olduğu ülkelerde sadece vatandaşların zarar görmediğini kaydeden Dr. Kloiber, konuşmalarına şöyle devam etti: "Sağlık çalışanlarına ve sağlık kurumlarına yönelik saldırılar var. Bu sadece Suriye değil, dünyanın pek çok yerinde var. Sağlık kurumları amacı dışında kullanılabiliyor. Askeri amaçlarla kullanılabiliyor. Bunu dünyanın pek çok ülkesinde görüyoruz. Böylesi durumlara karşı bütün ülkeleri ve yönetimleri insani yöntemlere insan haklarına sağlık hizmetlerinin korunmasına yönelik uluslararası kurallara riayet etmeye çağırıyoruz."
'DOKTORLAR CİDDİ ŞEKİLDE BASKI ALTINDA'
Savaşın hakim olduğu ülkelerde doktorların da yardıma ihtiyacı olduğunu vurgulayan Dr. Kloiber, şunları söyledi: "Doktorların kendileri de ciddi biçimde baskı altında kalabiliyorlar, çatışmaların arasında kalabiliyorlar. Özellikle uluslararası hekim örgütlerinden, sağlık örgütlerinden yardıma ihtiyaçları çoğu zaman oluyor. Bu nedenle bir dayanışmaya ihtiyaç var."
Doktorların din, dil, ırk, mezhep, renk gibi farklılıkları gözetmeksizin herkesi tedavi etmeleri gerektiğini ifade eden Kloiber, "Doktorların hiçbir biçimde temel etik değerlerinden, ahlaki değerlerinden uzaklaşmaması, çatışmanın taraflarına bakmadan herkesin sağlık hakkını gözetecek biçimde sağlık hizmeti vermeleri gerekiyor. Hiçbir biçimde çatışmanın şu ya da bu tarafı diyerek sağlık hizmetine erişimlerini engellememeleri ve ayrımsız herkese sağlık hizmeti sunmaları gerekiyor." şeklinde konuştu.
CİHAN