Şahin,''Halk sokaklara dökülüp, demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü talebinde bulunmuşsa, bu doğrultuda hareket edilmesi gerekir. Kan dökülmesine, insanların zarar görmesine neden olmadan halkın beklentilerine uygun, demokratik sistemin ortaya çıkmasını arzu ederiz'' dedi. Şahin, Letonya'daki ikinci gününe, Letonya-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Ojars Kalnins ve dostluk grubu üyeleriyle görüşerek başladı. Şahin, Türkiye'nin AB ile üyelik sürecine değindi, müzakere sürecinin biraz ağır işlediğini ifade etti. Mehmet Ali Şahin, bunun çeşitli nedenlerinin bulunduğunu, 35 başlıktan oluşan müzakerelerde şu ana kadar 13 başlıkla ilgili müzakerenin açılabildiğini, sadece 1 başlığın geçici kapandığını söyledi. 18 başlıkla ilgili bazı üye ülkelerin, değişik nedenlerle rezervlerinin bulunduğunu, siyasi nedenlerle bazı başlıkların açılmasına ambargo koyabildiğini kaydederek, Fransa, Almanya, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin bazı başlıkların açılmasına ambargo uyguladığını, bunu da siyasi tavır olarak değerlendirdiklerini vurguladı. TBMM Başkanı Şahin, Türkiye'nin AB'ye girmeyi stratejik hedef olarak koyduğuna işaret ederek, Türkiye'nin, AB'nin değerlerini benimsediğini, özellikle demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü gibi değerlerin ortak değerler olduğunu vurguladı. -LETONYA'YA TEŞEKKÜR ETTİ- Letonya'nın, Türkiye'nin AB üyeliğine her zaman destek verdiğini, bugünkü toplantının da bunu teyit ettiğini dile getiren Şahin, bu destek dolayısıyla Letonya'ya teşekkür etti. Şahin, iki ülke arasında üst düzey ziyaretlerin, son yıllarda başladığını anımsatarak, gerek ekonomik, gerek kültürel alanda iki ülke halklarının birbirini daha iyi tanımalarına ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Toplantıda yer alan Letonya Parlamentosu Avrupa İşleri Komisyonu Başkanı Imants Liegis de 7 yıl önce Letonya'nın NATO temsilcisiyken İstanbul'da tarihi zirve yapıldığını, o zirvede Letonya'nın NATO'ya üye olduğunu belirtti. Liegis, Türkiye'den bu konuda destek aldıklarını belirterek, Türkiye'ye teşekkür etti. Liegis, o günden bugüne kadar özellikle güvenlik politikaları çerçevesinde çok iyi ortaklık sergilediklerini ifade etti. Liegis, Letonya'nın, siyasi anlamda Türkiye'nin AB'ye girişini desteklediğini ancak bunun son derece teknik bir süreç olduğunu kaydetti. Türkiye'deki reformları yakından izlediklerini kaydeden Liegis, ''Geçen yıl özellikle yargı sisteminde, askeri alanda yaptığınız reformları büyük bir memnuniyetle izliyoruz. Hiç şüphesiz bizler Türkiye'nin AB için stratejik bir ortak olduğunu düşünüyoruz'' dedi. Şahin, Liegis'in Mısır'daki gelişmelere ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, ''Mısır, bağımsız bir ülke. Gelişmeler, Mısır'ın kendi iç işi, dışarıdan bir ülke olarak Mısır'ın işlerine karışmayı devletler açısından uygun bulmayız'' dedi. -''KENDİ İRADELERİNİN ÜLKELERİNE YANSIMASINI ARZULUYORLAR''- Hangi coğrafyada yaşarsa yaşasınlar insanların olup bitenlerden anında haberdar olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti: '' Bilişim teknolojisi o kadar gelişti ki dünyanın bir bölgesinde yaşananlar diğer bölgede de duyuluyor. Mısır, Tunus, Cezayir halkının, Ortadoğu'da uzun süredir demokrasi dışı yönetimlerle yönetilen halkların demokrasi istememeleri mümkün olabilir mi? Bu ülkelerdekiler, kendi iradelerinin ülkelerine yansımasını arzuluyorlar. Buna saygı duyuyoruz. İş başındaki yönetimlerden, rejimlerden halkların memnun olmamasını anlayışla karşılıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan, halkın iradesine saygı gösterilmesi, tepkilerden sonuçlar çıkarılması gerektiği, Mübarek'in bunu değerlendirmesini arzu ettikleri yönünde değerlendirmeler yaptılar. Parlamento Başkanı olarak aynı düşüncedeyim. Halk yoğun şekilde sokaklara dökülerek demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü talebinde bulunmuşsa bu doğrultuda hareket etmeleri gerekir. Mübarek, aday olmayacağını açıklayarak halkı yatıştırmaya çalıştı. Kan dökülmesine, insanların zarar görmesine neden olmadan halkın beklentilerine uygun, demokratik sistemin ortaya çıkmasını arzu ederiz. En iyi yönetim şekli demokrasidir.'' AA