İsveç-Uygur
Parlamento Dostluk Grubu eşbaşkanı
Yeşiller Partisi milletvekili Mehmet
Kaplan tarafından Parlamento'da ağırlanan
Kadir ve beraberindeki
heyet, Çin'e bağlı Uygur Özerk Bölgesi'ndeki son gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulundu.
ABD Başkanı Barack Obama'nın Çin Devlet Başkanı Hu Cintao ile bir zirve gerçekleştirdiğini hatırlatan Kadir, Obama'nın görüşmede Uygur konusundan bahsetmemesini eleştirdi. Kadir, "Obama zirvede
Tibet sorunundan, diğer sorunlardan bahsetti ancak
Uygur Türklerinin durumundan söz etmedi." dedi. Kadri, zirve öncesi Uygur Türkleri olarak Obama'nın konuyu gündeme getirmesi için büyük bir seferberlik başlattıklarını, gerek
sivil toplum kuruluşları nezdinde gerekse medya ile bu taleplerini yüksek sesle dile getirdiklerini, ABD kongresinden 37 önde gelen milletvekilinin de kendilerine
destek verdiğini söyledi. Buna rağmen Obama'nın Uygur Türkleri konusunu gündeme getirmemesini büyük bir hayal kırıklığı olarak değerlendiren Kadir, "Bu gösteriyor ki ABD ve Batı nezdinde iktisadi değerlendirmeler Uygur Türklerinin haklarının önüne geçmiştir. Bu samimiyetsizlik bizi yeni bir strateji geliştirme arayışına itti. 2 Mayıs'ta ABD'de Washington'da yapacağımız dünya Uygur kongresinde bu strateji değişikliğini masaya yatıracağız ve kendimize yeni bir
yol haritası çizeceğiz." şeklinde konuştu. Kadir, "Mevcut durumda Çin, Uygur halkını yok etme projesini sessiz sedasız bir şekilde başarıyla yürütüyor. 10 yıl daha böyle devam ederse çok geç olmuş olabilir."dedi.
Rabia Kadir'i İsveç parlamentosunda ağırlamaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade eden
Yeşiller Partisi milletvekili Mehmet Kaplan ise, "Dünyada bir ilk olarak kurulan dostluk grubu
Doğu Türkistan konusunu İsveç kamuoyuna duyurmak için elinden geleni yapıyor." dedi. Grup olarak bu yıl dışişleri bakanlığına bir yazı yazdıklarını ve İsveç'in Doğu Türkistan ile doğrudan temas kurmasını istediklerini söyleyen Kaplan, bakanlığın durumu değerlendirdiğini belirtti. Dernek olarak İsveççeye çevrilen Kadir'in 'Ejderha Savaşçısı' kitabının kamuoyuna tanıtılmasına da çalıştıklarını ifade eden Kaplan, kitabı birçok kütüphaneye, yetkili insanlara gönderdiklerini ayrıca kitabın üniversitelerde
insan hakları mastır programında literatür listesine girmesi için girişimlerde bulunduklarını da sözlerine ekledi. Kaplan; "Bu mesele bizim meselemiz. Doğu Türkistan konusunda duyarlılığımızı artırmalıyız." şeklinde konuştu.
(CİHAN)