Akyaka Belediye Başkanı Ahmet Çalca, AA muhabirine ''Cittaslow Ağı'' nın Türkiye'deki temsilcisi olan Seferihisar Belediyesi yetkilileri aracılığıyla İtalya'daki Cittaslow Ağı'na, Akyaka'nın 'Sakin Şehir' olma talebini ilettiklerini anlatarak, ''Akyaka'da yaşayan 900 kişi ile 'Sakin Şehir' olma konusunda referandum yapıldı ve yüzde 98 oranında 'evet' yanıtı alındı'' dedi. Çalca, 12 Şubat 2011 itibariyle başvurularının Seferihisar Belediye Başkanı tarafından İtalya'daki Cittaslow Ağı'na sunulacağına işaret ederek, ''Seferihisar Belediye Başkanlığı ülkemizde yavaş kentler birliği adına tek temsilci. Biz başvurumuzu oraya yaptık 600 Avro gibi bir başvuru ücreti verdik. Bu süreç olumlu sonuçlanırsa, Akyaka'ya gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerin daha kaliteli hizmet almasını, beldenin daha çağdaş belde olma yönünde uluslararası bir standart kazanacağını düşünüyorum'' diye konuştu. Sakin şehir olabilmek için beldeye gelen ziyaretçilerin kaliteli hizmet almalarının önemini anlatan Çalca, şöyle konuştu: ''Bölgeye gelen ziyaretçilerimize ekolojik tarımla elde edilen ürünlerin sunumunun yapılması şart. Beldenin kendine has mimari yapısının korunması, geleneksel yemek türlerinin gelen ziyaretçilere sunumunun yapılması gerekli. Beldede yaşayan insanlarımızın daha kaliteli yaşamaları, geçmişten gelen değerleri koruması ve teknolojiyi kullanarak yenilenebilir enerji kaynakları ile belde halkına hizmet edilmesi 'Sakin Şehir'in öncelikli politikaları.'' -MUĞLA'NIN SAKİN ŞEHİR ADAYLARI- Muğla Valisi Fatih Şahin ise ''Sakin Şehir'' unvanının Türkiye'de ilk kez İzmir'in Seferihisar ilçesine verildiğini anlatarak, ''Akyaka, Seferihisar gibi 'Sakin Şehir' unvanını almayı hak ediyor. Bu konuda yapılan çalışmaları önemsiyoruz. 'Sakin Şehir' çevreyle barışık, gürültü kirliliği olmayan, insanların huzur bulduğu sakin bir şehir anlamına geliyor. Akyaka'nın bu unvanı hak ettiğini düşünüyorum'' diye ifade etti. Muğla'da ''Sakin Şehir'' unvanı alabilecek birçok yerin olduğunu belirten Vali Şahin, şunları söyledi: ''Milas-Ören, Datça-Bozburun, Marmaris-Turunç bu unvanı alabilir. Dünyadaki eş değerlerimizden öne geçmek zorundayız. Bizim potansiyelimiz var. Bunu iyi kullanarak dünyaya kendimizi duyurabiliriz. Böylelikle buraya çok fazla yerli ve yabancı turisti çekebileceğimize inanıyorum. Bu tür alternatiflerimizi çoğaltmak istiyoruz. Hem sezonu genişletme anlamında hem de turizmde ticari ürün haline gelmemiş potansiyellerimizi hareketlendirmemiz gerekiyor. Halka açılmamış yerler varsa bunları açmak durumundayız. Muğla'nın her yerinde ayrı bir potansiyel var. Biz bunları iyi kullanırsak turizm yönünden çok daha güçlü oluruz.'' -ÖÇKK BAŞKANI- Özel Çevre Koruma Kurumu ÖÇKK) Başkanı Ahmet Özyanık ise Türkiye'de 15 Özel Çevre Koruma bölgesi (ÖÇK) ilan edildiğini ifade ederek, şunları kaydetti: ''Bu bölgelerden 5'i Muğla'da bulunuyor. Muğla, Türkiye'nin kıyı uzunluğu açısından en uzun ili ve ÖÇK bölgeleri içinde de en uzun kıyı uzunluğuna sahip bölge. Gökova Körfezi ve Akyaka bizim için çok önemli. Bu bölgelerin gelecek nesillere aktarılmasına büyük önem veriyoruz. Akyaka'daki 'Kadın Azmağı' bizim açımızdan büyük öneme sahip. Burası için koruma ve kullanma esasları ile biyolojik çeşitlilik çalışması yaptık. Balıkçıların desteği ile balıkların yuvalama ve üreme alanları balıkçılığa kapatılmış durumda. Bu tedbir sayısında Gökova Körfezi'ndeki balık sayısında atış yaşanacak'' diye kaydetti.'' AA