BEÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Doğru, konferansın açılışında, özellikle
Bitlis merkezde olan kültürel varlıkların ortaya çıkarılması ve korunmasıyla ilgili çalışmaların sürdürüleceğini bildirdi.
Doğru, şöyle dedi:
''
Konferansı, BETAV ile yaptığımız ikinci çalıştayın sonucu olarak düzenledik. Çalıştayda, kültürel varlıklarımızın ortaya çıkarılması ve korunmasına yönelik çalışmaları konu almıştık. Buna göre, üniversitemizde bu konuları işleyecek, konunun uzmanlarıyla
seminer ve konferanslar verecektik. Bu bir başlangıç. Özellikle Bitlis merkezde olan kültürel varlıkların ortaya çıkarılması ve bu varlıklarla ilgili çalışmaların sürdürülmesi için çalışmalarımız devam edecek.''
-''URARTULAR, BÖLGEYE ALTIN ÇAĞINI YAŞATTI''-
Bölgedeki kültürel varlıkları 40 yıldan fazla bir süredir inceleyen ve araştırma yapan
İstanbul Üniversitesi (İÜ)
Edebiyat Fakültesi
Tarih Bölümü Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Oktay Belli,
Urartular'ın, 3 asır boyunca bu bölgeye
altın çağını yaşatan bir uygarlık olduğunu söyledi.
Urartular'ın Doğu
Anadolu Bölgesi'nde, MÖ 6. ile 9'uncu yüzyıllar arasında ilk görkemli krallığı kurduklarını bildiren Belli, şöyle konuştu:
''Bitlis, özellikle o uygarlığın içinde olmazsa olmazdı. Urartular'ın, tarihte hiçbir zaman silinmeyecek ve adını altın harflerle tarihe yazdırdıkları keşifleri
demiri bulmalarıdır. Demirin merkezi Bitlis'tir.
Siirt bakır ve bronzun
üretim merkeziydi. Bitlis de demirin üretim merkezidir. Demir, şimdi herkese basit gelebilir. Fakat demir, günümüzdeki teknolojinin gelişmesini ve hatta uzaya çıkmamızı sağlayan önemli bir keşiftir. Bu bölgelerde demir keşfedilip, kemikleştirildikten bin yıl sonra
Avrupa demiri tanımıştır.''
BEÜ'nün kuruluşunun ikinci yılında ''1. Uluslararası
Doğu Anadolu Bölgesi Geleneksel
Mutfak Kültürü ve Yemekleri
Sempozyumu''nu düzenlediğini anımsatan Belli, bunun önemli bir çalışma olduğunu, sempozyum sonucunun kitaplaştırıldığını söyledi.
AA