ASKİ Genel Müdürü Kamil Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Ankara'nın içme su ihtiyacının Çamlıdere, Kurtboğazı, Eğrekkaya, Akyar, Kavşakkaya ve
Çubuk-2
barajlarından karşılandığını belirterek, geçmiş dönemlerde yaşanan kuraklık nedeniyle su seviyelerinin önemli ölçüde azaldığını hatırlattı.
Ancak yağış yönünden bereketli geçen 2009 ve 2010 yıllarının barajlardaki
su seviyesi açısından yüzleri güldürdüğünü dile getiren Kılıç, ''2008 yılında dibe vuran ve tamamen boşalan barajlar bu yıl doldu'' dedi.
Geçen yıl barajların doluluk oranının 622 milyon metreküpe, bu yılın 11 aylık döneminde ise 545 milyon metreküpe ulaştığını vurgulayan Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:
''Oranlar neredeyse 2007 ve 2008 yıllarındaki yağışların toplamının 1,5 katı. Önümüzde daha bir ay var.
Barajlarımıza gelen yağışlar çok sevindirici. Kurak yaz aylarından çıkıp yağışlı mevsimlerin başladığı bu günlerde barajlarımızda toplam 595 milyon metreküp su var. Şu anda barajlarımızın doluluk oranı yüzde 75'e ulaşarak, Ankara'nın 2 yıllık su ihtiyacını karşılayacak noktada. Dolayısıyla Ankara'nın 2 yıl süresince hiçbir su sıkıntısı bulunmamaktadır.''
Bölgedeki dere yataklarının barajlara yönlendirilmesinin de doluluk oranına etki ettiğini kaydeden ASKİ Genel Müdürü Kılıç, geçen yıl başlattıkları çalışmayla baraj havzalarına yakın olan ve yağışlı sezonlarda taşarak çevreye zarar veren dereleri
boru hatlarıyla barajlara bağladıklarını dile getirerek, şöyle konuştu:
''Bu derelerden özellikle yağış mevsimlerinde tonlarca su, hiçbir baraja ulaşmadan akıp gidiyor. Dere yatakları taşarak bölgede taşkınlara sebep oluyor. Yaptığımız çalışmayla bu derelerin taşkın debilerini barajlarımıza yönlendirdik. Bu sayede hem derelerin civara arazilere zarar vermesinin önüne geçtik, hem de Ankara'ya yeni su kaynakları kazandırdık. Derelerin her birisinin su kapasitesi bir Çubuk-2 barajı kadar. Bu dereleri çok cüzi rakamlar harcayarak barajlarımıza kazandırdık. Bu yıl yaklaşık 2 aylık suyumuz bu derelerden geldi'' dedi.
-''BAŞKENTLİLER DAMACANA KALİTESİNDE SU İÇİYOR-
ASKİ Genel Müdürü Kamil Kılıç, Ankara'daki
şebeke suyunun kaliteli ve sağlıklı olduğuna dikkat çekerek, bunun nedeninin ise barajların tamamen yağmur ve kar sularıyla beslenmesi olduğunu bildirdi.
Sağlık Bakanlığı Refik Saydam
Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı ve ASKİ ekiplerinin,
kent genelindeki 1040 noktada musluklardan numuneler aldığını ve bunun laboratuvarlarda incelenerek kalitesinin
kontrol edildiğini anlatan Kılıç, şunları söyledi:
''Ankara'nın barajları son derece
temiz olup, buradan gelen sular
İvedik İçme Suyu Arıtma Tesisi'nde,
modern yöntemlerle arıtılarak vatandaşlarımızın kullanımına sunulmaktadır. Arıtma tesisinden çıkan suyun kalitesi ise Türk ve dünya standartlarının üzerindedir. Başkentliler
damacana su kalitesinde musluk suyu kullanmaktadır'' dedi.
Şebeke suyunun diğer bir özelliğinin insan vücudu için gerekli birçok minerali yeterli miktarda barındırması olduğuna dikkati çeken Kılıç, özellikle çocuklarla yaşlıların
kemik yapısı için büyük önem taşıyan
kalsiyum, magnezyum, sodyum, potasyum gibi birçok mineralin suyla vücuda alındığını anlattı.
Kılıç, Ankara şebeke suyunda ise bu minerallerin yeterli miktarda bulunduğunu söyleyerek, ''Örneğin piyasada satılan bazı hazır sularda bu mineral miktarlarının düşük olduğunu görüyoruz. Vücudun gereksinimine kıyasla musluk suyu faydalı mineralleri daha yüksek oranlarda içermektedir. Ankara'nın içme suyunun kalitesi uzman tüm kurum, kuruluş ve üniversitelerce tasdik edilmiştir. Müdürlüğümüze bağlı bütün birimlerde içme ve çay suyumuzu musluktan temin ediyoruz. Bu yüzden vatandaşlarımıza sağlıklı ve güvenli olan musluk suyunu içmelerini özellikle
tavsiye ediyoruz'' şeklinde konuştu.
AA