Sempozyumun ilk gününde
temiz suyun önemi vurgulanarak, insanlığın gelecekte su sıkıntısı yaşamaması için alınması gereken
tedbirler üzerinde duruldu.
Atık su çamurlarının nasıl bertaraf edileceğinin de gündeme geldiği sempozyumda bilim insanları suyun geleceğini tartıştı.
SÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi
Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr Mehmet
Emin Aydın, üç gün sürecek sempozyumda Türkiye'nin yanı sıra 12 ülkeden 43 bilim insanının 70 sözlü ve 217
poster ile sunum yapacaklarını belirtti. Aydın, Türkiye'de karasal iklim, küresel
ısınma ve diğer nedenlerle su kaynakları üzerindeki baskının arttığını ifade etti.
KOSKİ Genel Müdürü İsmail Selim Uzbaş, zaman zaman ülkeler arasında savaş nedeni sayılabilen su üzerinde tartışmak için sempozyumu düzenlediklerini dile getirdi. Çevre olgusunun öneminin giderek arttığını hatırlatan Uzbaş, yeterli miktarda
temiz suyun elde edilmesinin dünyanın başlıca problemi olduğunu vurguladı. Suyun temiz elde edilmesiyle sorunların bitmediğini, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasının da büyük önem taşıdığını söyleyen Uzbaş, "Suların yeniden değerlendirilmesi, yerleşim birimlerinden uzaklaştırılması da önemlidir. Su israfının tanımı değişmiştir. Artık bir kere kullanılan suların atılması israf olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca
atık su çamurlarının nasıl bertaraf edileceği de önümüzde çözülmeyi bekleyen büyük bir sorundur." dedi.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ise, dünden bugüne herkesin temiz su, temiz hava ve temiz toprağa ihtiyaç duyduğunu belirtti. Bu 3 unsurun mutlaka korunması gerektiğini vurgulayan Akyürek, konuşmasını şöyle sürdürdü, "
Küresel ısınma ve iklim değişikliği bir
komplo teorisi değil. Yeryüzünde kaynaklarda daralma var. Zaten kaynakların sınırlı olduğunu biliyorduk. Hava, su ve
toprak kaybediliyor, özelliği bozuluyor. Yeryüzünde küresel ısınma ve iklim değişikliği ile teneffüs ettiğimiz
oksijen oranlarında bile azalmalar meydana geldi. Bütün insanlığın çözümler üretmesi gerekiyor."
"YEREL YÖNETİMLERE GÖREVLER DÜŞÜYOR"
Kyoto Protokolü'nün insanlığın buluşması adına umut veren bir gelişme olduğunu anlatan Akyürek, "Tabi dünyada en çok kirleten ülkeler, bu tip kısıtlamalara en çok karşı çıkanlar. Bugün yeryüzünde bu protokollere uymayan bazı ülkeler, yeryüzündeki olumsuz faktörlerde en büyük paya sahip kirletici ülkelerdir. Diğer ülkelerin belirli şartlara uymasıyla dünyadaki iklim korunamaz. Kyoto Protokolü hükumetimiz tarafından imzalandı ve uygulamaya kondu. Diğer ülkelerin de aynı hassasiyeti göstermesi lazım.'' ifadelerini kullandı.
Yerel yönetimlere de arzu edilen noktaya ulaşılması için önemli görevler düştüğünü bildiren Akyürek, toplu
ulaşım araçlarının denetimlerinin yanı sıra şehirdeki diğer kirleticilerle ilgili alınacak çok sayıda tedbir olduğunu anımsattı. Özellikle Konya'nın su politikası açısından Türkiye'nin en önemli kentlerinden birisi olduğunu ifade eden Akyürek, Konya Ovası'nda açılan 60 binden fazla kaçak kuyunun yer altı suyu zenginliğini tehdit ettiğine dikkat çekti.
Konya Valisi
Aydın Nezih Doğan ise insanın çevreyi sadece kendi varlığı için düşünmemesi gerektiğini söyledi. Su konusunun Konya'nın hep gündeminde olduğunu belirten Doğan, her vesileyle suyun verimli kullanımı ve atık suyun bertarafının konuşulduğunu dile getirdi. Çevre ve
Orman Bakanlığı, Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğü,
Selçuk Üniversitesi (SÜ),
TÜBİTAK, Konya
Sanayi Odası,
MÜSİAD Konya Şubesi, Doğal Hayatı Koruma Vakfı ve TEMA'nın işbirliğiyle düzenlenen sempozyum üç gün sürecek. Üçüncü gün sonuç bildirgesi açıklanacak.
(CİHAN)