Devlet Bakanı ve Baş
bakan Yardımcısı Bülent Arınç,
RTÜK Kanunu'nda değişiklik öngören
kanun tasarısının, yıllardır gerçekleştirilemeyen karasal frekansların tahsisi konusuna da çözüm getirdiğini söyledi.
Komisyonda hükümet adına konuşma yapan Arınç, görüşülen tasarının 4 yıllık bir çalışma sonucunda ortaya çıktığını söyledi. Bakan Arınç, mevcut kanunun, öncelikle AB müktesebatına uyum kapsamında gözden geçirildiğini, 2007 yılının
Aralık ayında yürürlüğe giren ve AB Sınırötesi
Televizyon Direktifini değiştiren AB Görsel-İşitsel
Medya Hizmetleri Yönergesi hükümlerinin esas alınarak yeniden düzenlendiğini söyledi.
Sektörle ilgili
düzenlemeler yapılırken,
radyo ve televizyon kuruluşları ve ilgili kamu kurumlarıyla, çok sayıda ortak toplantı yapıldığını kaydeden Arınç, hazırlanan taslağın, ilgili kamu kurumlarının, radyo ve televizyon kuruluşlarının, üniversitelerin,
sivil toplum kuruluşlarının görüşüne sunulduğunu anlattı. Arınç, gelen görüşler çerçevesinde son kez gözden geçirilen taslağın, daha sonra RTÜK'ün web sitesine yerleştirilerek kamuoyuyla paylaşıldığını, bir ay süreyle gelen tüm görüşlerin değerlendirilmesi sonucunda taslağa son şeklinin verildiğini bildirdi.
Bülent Arınç, geçici olanlar hariç 51 maddeden oluşan kanun tasarısının; sektörün sorunlarına çözümler içeren, düzenleme konusundaki
yetki karmaşasını ortadan kaldıran, yayın denetimi konusunda RTÜK'ü daha etkin kılan, yayıncılık sektöründe
rekabeti arttıran bir içeriğe sahip olduğunu vurguladı. Arınç, tasarının, yıllardır gerçekleştirilemeyen karasal frekansların tahsisi konusuna da çözüm getirdiğine dikkati çekti.
Yasada yer alan tanımların AB Görsel İşitsel Medya Hizmetleri Yönergesi dikkate alınarak yenilendiğini belirten Arınç, tanımların sad
eleştirildiğini ve anlam bütünlüğü sağlandığını kaydetti.
Arınç, yeni düzenlemeyle,
Avrupa eserleri, bağımsız yapımcı, editoryal sorumluluk, gizli ticari
iletişim, medya
hizmet sağlayıcı, isteğe bağlı yayın hizmeti, koruyucu sembol, sayısal yayın,
ürün yerleştirme, verici tesis ve işletim şirketi ve multipleks kapasitesi gibi yeni tanımların da mevzuata girdiğini bildirdi.
RTÜK'ÜN GÖREVLERİ YENİDEN DÜZENLENİYOR
Tasarının, RTÜK'ün görevlerini yeniden düzenlediğini belirten Arınç, bu görevlerin bazılarını şöyle sıraladı:''Yayın hizmetleri alanında ifade ve haber alma özgürlüğünün, düşünce çeşitliliğinin, rekabet ortamının ve çoğulculuğun güvence altına alınması için gerekli tedbirleri almak. Televizyon kanal ve radyo frekans planlamalarını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; medya hizmet sağlayıcıların sunduğu yayın hizmetlerinde ve
platform, multipleks, altyapı işletmecileriyle verici tesis ve işletim şirketinin sunduğu hizmetlerde müeyyideleri uygulamak.
Yayın hizmetlerine ilişkin kamuoyu araştırmaları yapmak veya yaptırmak ve bu araştırmaların sonuçlarını taraflarla paylaşmak. Yayın hizmetlerinin izlenme ve dinlenme oranı ölçümlerinin yapılmasına ve denetlenmesine ilişkin usul ve esaslarla, bu usul ve esaslara uymayan şirket ve kuruluşlara uygulanacak müeyyideleri belirlemek.
Yayın hizmetleriyle ilgili gelişmeleri takip etmek, sektörle ilgili genel stratejileri belirlemek, yayın hizmetlerinin ülkemizde gelişmesini sağlayacak çalışmalarda bulunmak, medya hizmet sağlayıcıların çalışanlarına yönelik eğitim ve
sertifika programları düzenlemek ve sertifika vermek, Medya okuryazarlığının toplumun tüm kesimlerini içerecek şekilde yaygınlaştırılması amacıyla, başta
Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere diğer kamu kurumlarıyla
işbirliği yapmak.''
Bakan Arınç, tasarıyla, RTÜK'ün gerçekleştirdiği yayın denetiminin temel dayanağı olan yayın ilkeleri de AB Görsel - İşitsel Medya Hizmetleri Yönergesi esas alınarak yeniden düzenlendiğini ve çağdaş normlara dönüştürüldüğünü söyledi.
Arınç, radyo ve televizyon yayınlarıyla, isteğe bağlı hizmetlere uygulanacak yayın ilkelerinin ayrı olarak düzenlendiğini vurguladı.
YAYIN İLKELERİ YENİDEN DÜZENLENİYOR
Mevcut yasadaki yayın ilkelerinin de tasarıyla yeniden düzenlendiğini belirten Arınç, şunları söyledi:''Bu düzenlemelere göre, yayınlar,
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlık ve bağımsızlığına, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne,
Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı olamaz. Irk, dil, din,
cinsiyet,
sınıf ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa
tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz. Hukukun üstünlüğü,
adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz.
İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde
küçük düşürücü, aşağılayıcı veya
iftira niteliğinde ifadeler içeremez. Yayınlarda, gizli
kamera, gizli
mikrofon ve benzeri
teknik araçlarla hukuka aykırı olarak elde edilen görüntü ve kayıtlar kullanılamaz.
Terörizmi ve
terörü övemez ve
teşvik edemez, terör örgütlerini güçlü veya haklı gösteremez, terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerini yansıtıcı nitelikte olamaz.
Irk, dil, din, cinsiyet, özürlülük, siyasi ve felsefi düşünce, mezhep ve benzeri nedenlerle ayrımcılık yapan ve bireyleri aşağılayan yayınları içeremez ve teşvik edemez.
Toplumun milli manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz. Suç işlemeyi, suçluyu ve suç örgütlerini övücü, suç tekniklerini öğretici nitelikte olamaz. Çocuklara karşı istismar ve şiddeti özendiremez. Güçsüzlere ve özürlülere karşı ayrımcılık, istismar ve şiddeti teşvik edemez.
Genel sağlığa, çevrenin ve hayvanların korunmasına zarar verecek davranışları teşvik edemez. Müstehcen olamaz. Kişileri fal veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez.
Toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen, kadınlara yönelik baskıları teşvik eden ve kadını istismar eden programlar içeremez. Şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz.
AA