Devlet Bakanı ve Baş
bakan Yardımcısı Ali
Babacan, Uluslaraarası Yatırımcılar Derneği (YASED) toplantısında konuştu. Babacan,
ekonomik krize karşı
siyasi istikrarı önerirken
Avrupa Birliği
ülkelerinden de krizi dış etkenlere bağlamamalarını istedi.
Avrupalı siyasilerin ekonomik sorunların kaynağı olarak göçmenleri ya da dış etkenleri görmesine içerleyen
Ali Babacan şöyle dedi: "
Türkiye'yi içine kapatacak hiçbir adım atamayız, atmamalıyız. Böylesine bir adım ülke ekonomiine zarar verecektir. Adımlarını dikkatle atmakla olgun bir ekonomi, güçlü bir ekonomiye erişilir. Küçük hesaplarla popülizm adına bir şeyler yapıyorsanız zarar görüyorsunuz. Popülizm bir hastalıktır. Krizin sebebini dışarıda aramak, göçmenlerden kaynaklandığını dillendirmek kolaycılıktır. Siyasetçiler için en kolay çıkıştır. Ülkende derinliği arttırmak adına önlem almazsan, var olan krizin sebebini dışarılarda armak devlet adamlığı değil, günü kurtarmadır. Herkes, kendini kapatır, günü kurtarıcı
siyaset uygularsa bundan herkes zarar görecektir."
Devlet Bakanı Babacan, dünyada ekonominin en iyi olduğu dönemde Türkiye'nin en sert finansal tedbirleri aldığını dile getirdi.
Avrupa Birliği ülkelerindeki gerilemelerin Türkiye'ye de olumsuz yansıdığına işaret eden Babacan, küresel toparlanmayla birlikte ülke ekonomisinin hızla büyüyeceğini savundu.
Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı, "Krizden önce stratejimizi açıkladık.
Eylül ayında orta vadeli programı açıkladık. Dünyanın gelişmiş pek çok ülkesi bugün hala programını açıklamış değil. Eğer Türkiye çok problemli bir ülke olarak anılmıyorsa programını açıklaması ve uygulamasındandır. İlk defa Türkiye, uzun vadeli maliye politiasını açıklamış durumda. Bu, öngörülür olmak adına önemli." ifadelerini kullandı.
Ali Babacan, siyasi istikrar için ekonominin de önemli olduğuna işaret ederken
demokrasinin yaygınlaşmasının Türkiye'yi daha istikrarlı kılacağının altını çizdi. Babacan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Atılan adımlara rağmen birileri hala 'Bu kadar demokrasi bize yeter' diyorsa biz birşey söylemeyiz. Önemli olan temel ilkelerde sorun olup olmadığıdır. Biz, birinci
sınıf demokrasiyi hedeflemeliyiz. Ana mihenk taşlarını tuttuğumuzda korkmamalıyız, hiçbir transformasyon sessiz olmaz.
Anayasa değişmeli, muhalefetten de bu yönde istekler var. Ama iş uygulamaya gelince muhalefet olsun,
sivil toplum örgütleri olsun sessiz kalıyorlar.
Anayasa değişikliği hepimiz için önemli. Kimseye tek başına da mal edilemez. Özetle Türkiye, ekonomide iyi bir nokta yakaladı. Reel sektörde de bunun sonuçlarını görmeye başladık. İhracatta ciddi toparlanma var. Genel trend
ümit vericidir."
YASED Genel Başkanı Piraye Antika ise 2003'ten bu yana doğrudan yatırımda önemli aşamalar kat edildiğine işaret etti. Antika, değişik alanlarda
yerli ve
yabancı yatırımcılara kolaylıklar tanındığını vurguladı. YASED Başkanı, "
Küresel rekabeti arttırıcı uzun vadeli siyasete ihtiyacı var. Şeffaflığın arttırılması ve
kayıt içiliğe önem verilmesi gerekiyor. Yapısal reformlara da ihtiyaç var. Bunlar türkiye ekonomisinin
büyüme trendini yakalayabilmesi için önemli." dedi.
(CİHAN)