Uzmanlar,
damar giriş bölgesinde olabilen komplikasyonların hemen hemen hiç görülmemesi (morarma, kanama,
enfeksiyon, damar yaralanması),
erken dönemde
hastanın ayağa kalkarak dolaşabilmesi, hastanede yatış süresinin kısalmasi yönünden bu tekniğin en önemli avantajı olduğunu söylüyor.
Bursa Özel
Bahar Hastanesi Kardiyoloji Kliniği tarafından yapılan açıklamada, el bileğinden anjiyonun kendine özgü bazı avantajları olduğu bildirildi. El bileğinden yapılan anjiyolarda hastanın işlem sonrası hemen ayağa kalktığını ve 1-2. saatte
taburcu edildiği belirtilen açıklamada, "Yatakta kum torbası ile 6 saat kalması gerekmez, hasta çok daha konforludur. Kolda ciddi Ven ya da sinir olmadığından yaralanma riski yoktur. Yüzeysel seyri artere ulaşmayı ve kanama kontrolünü kolaylaştırır. Tam olarak tıkanması bile zarar vermez. Çünkü diğer yedek damar yeterli kan akımını sağlar. Damar sertliğine bağlı ayak damarlarında tıkanma olsa da kol damarı tıkanmaz. Anjiyo sırasında doktor kasık bölgesine göre daha az
radyasyon alır. Bilek damarında balonlaşma (anevrizma) ve
hasar olma ihtimali daha az olup damar tamamen tıkansa bile el iki ayrı damardan beslendiğinden elde sorun çıkmaz, oysa kasık damarı hasarlanırsa bacak riske girebilir. Ancak kasıktaki damar çapı 2-3 cm iken el bileğinde 2-3 milimetre gibi çok ince olması nedeniyle damara girilmesi çok daha güçtür ve tecrübe gerektirir. Ayrıca spazma çok yatkındır." denildi. (CİHAN)