Van'da yaşayan Emine
Avcı, 4 yıl önce 'rahim ağzı kanseri' teşhisiyle Yüzüncü Yıl
Üniversitesi (YYÜ)
Araştırma Hastanesi'ne yattı. Çeşitli tetkiklerin ardından
ameliyata alındı. 6 çocuk annesi Avcı, iyileşmeyi beklerken adeta kâbus yaşadı. Ameliyat sırasında bir
damarı açık unutulduğu için yeniden ameliyata alındı. Bu kez de atardamarı kesilince aşırı kan kaybı başladı. Operasyon boyunca talihsiz kadına 38 ünite kan verildi. Kalp ve damar cerrahları bile hastayı yaşatabilmek için ameliyattan çıkıp kan vermek zorunda kaldı. Genç anne, 4 ay sonra
hastaneden
taburcu edildiğinde
sakat kalmıştı. Bunun üzerine ailesi suç duyurusunda bulundu. Üniversite yargılama izni vermeyince
dosya Danıştay'a taşındı. Ve sonunda 3 doktor hakkında yargı süreci başladı. Görevi kötüye kullanmakla suçlanan 3 hekim, 30
Aralık'ta hâkim karşısına çıkacak.
Yanlış
tedavi veya tıbbi hataların insanların hayatını kararttığı sık sık kamuoyu günd
emine geliyor. Bu acıları yaşayanlardan biri de 5 yıl önce rahim ağzı kanseri teşhisiyle Van YYÜ Araştırma Hastanesi'ne başvuran 6 çocuk annesi Emine Avcı. Alınan bilgilere göre talihsiz kadın, 2004 yılının ağustos ayında, dönemin hastane başhekimi Doç. Dr. Hüseyin
Avni Şahin'in eşi Doç. Dr. Güler Şahin'in başkanlığındaki
ekip tarafından ameliyat edildi. Operasyon sonrası sancıları artan Avcı, şikâyetini doktorlara iletince 'normal bir durum' cevabını aldı. Ancak ağrıları dayanılmaz hale geldi. Çekilen tomografide, ameliyat sırasında bir damarın açık unutulduğu tespit edildi, ancak bunun kendiliğinden kapanacağı söylendi. Bir ay boyunca damar kapanmayınca Avcı, yeniden ameliyata alındı. Bu kez de atardamarı kesildiği için aşırı kan kaybı başladı. Atardamarı bağlamak için sentetik platin kullanıldı. Genç anne, 4 ay sonra sakat bir şekilde taburcu edildi. Eşi Hasan Avcı, ameliyattan 3 yıl sonra hastaneden aldığı ameliyat raporunda doktor ihmalinin farkına vardı. Bunun üzerine Van
Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek,
Kadın Doğum Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Güler Şahin, Kadın Doğum Uzmanı Doç. Dr. Evrim Erdemoğlu ve Kalp Damar uzmanı Yrd. Doç. Dr. Veysel Kutay hakkında suç duyurusunda bulundu. Savcılık,
görevsizlik kararı vererek dosyayı üniversite rektörlüğüne gönderdi. Savcılıktan gelen dosya
Tıp Fakültesi Dekanlığı'na teslim edildi. Öğretim üyesi Prof. Dr. Adnan Çidal
soruşturma yapmakla görevlendirildi. Gerekli araştırmayı yapan Çidal, Güler Şahin ve Veysel Kutay'ın yargılanmalarına gerek olmadığı yönünde görüş bildirirken, Evrim Erdemoğlu'nun ise hastanın takibine ilişkin olarak yaptığı yanlış uygulamalar sebebiyle 'görevi kötüye kullanma' suçundan yargılanmasını istedi. Üniversite, Erdemoğlu hakkındaki talebi de bozarak hocalar hakkında yargılama izni vermedi. Avcı bunun üzerine, Van Bölge İdare Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme, ailenin talebini kısmen yerinde bularak dosyayı Danıştay'a gönderdi. Danıştay Birinci Dairesi, suçlanan 3
öğretim üyesinin, TCK'nın 89. maddesi gereğince (Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar
hapis veya adlî
para cezası ile cezalandırılır) hükmü uyarınca yargılanmasına karar verdi.
Danıştay'ın kararı Van Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaşınca süreç başladı. Van 1. Sulh Mahkemesi hemen
duruşma günü verdi. Emine Avcı'nın sakat kalmasına sebep olduğu iddia edilen 3
öğretim üyesi, 30 Aralık 2009 günü hakim karşısına çıkacak. (CİHAN)