Aksu, "Türkiye'de bir bölünme sorunu yoktur. Ülkemizde farklı etnik yapılar ve kültürel değerler çoğu zaman mozaik olarak tanımlanması yerine ebru olarak tanımlanması daha yerinde olacaktır. Mozaikte tam bir bütünleşme yokken ebruda iç içe geçmişlik ve bütünleşmişlik bulunmaktadır." dedi. Aksu, Suriye, İran ve Ermenistan'la gerçekleştirilen ilişkiler ve demokratik açılımla kazanılanların terör örgütünün kaynaklarını birer birer kurutacağını ve ortadan kaldıracağını kaydetti. Abdülkadir Aksu, Türkiye İş Kadınları Derneği'nin (TİKAD) Four Seasons Otel'de düzenlediği "Anneler Şiddete Karşı" konferansına katılarak konuşma yaptı. Terörü Besleyen Kaynaklar konulu konuşmasında İçişleri eski Bakanı Aksu, demokratik açılım süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. PKK ile Hizbullah'ın eleman kazanmak için istismar ettiği alanların hemen hemen aynı olduğunu söyleyen Abdulkadir Aksu, "Doğu ve Güneydoğu bölgeleri ülkemizin en az gelişmiş bölgeleridir. Bölge illerinde kişi başına düşen gayri safi milli hasıla düşüktür. PKK terörünün en şiddetli olduğu 90'lar en fazla göç olan dönemdir. Sosyal bir travmaya maruz kalmış bu insanlar kentlere entegrasyonu tam olarak sağlayamadıkları için terör örgütlerine katılımları kolaylaşmıştır." dedi. "Terör örgütü tarafından sürekli propagandası yapılan ayrılıkçı Kürt milliyetçiliği, Kürt kökenli vatandaşlarımız tarafından benimsenen bir olgu değildir." diyen Aksu, "Türkiye'de bir bölünme sorunu yoktur. Ülkemizde farklı etnik yapılar ve kültürel değerler çoğu zaman mozaik olarak tanımlanması yerine ebru olarak tanımlanması daha yerinde olacaktır. Mozaikte tam bir bütünleşme yokken ebruda iç içe geçmişlik ve bütünleşmişlik bulunmaktadır." şeklinde konuştu. Bölgenin sorunlarına yönelik atılan adımların sabır gerektirdiğini, PKK terör örgütünün Kürt kökenli vatandaşları temsil etmediğine vurgu yapan Abdulkadir Aksu, "Demokrasi alanında atılan adımlar terörü doğurmaz, demokrasi terörün panzehiridir. Son dönemde demokratikleşme ve yapılan düzenlemeler, terör örgütünün taleplerine cevap olarak yapılmamıştır. Bu açılım tüm halk için yapılmıştır. Teröre örgütü şiddet yoluyla zemin kazanmaya ve hala güçlü olduğunu göstermeye çalışmaktadır." ifadelerini kullandı. KADINLARA BÜYÜK ROL DÜŞÜYOR Örgütlerin eleman kazanma süreçlerinde kadınların önemli bir rol oynadıklarına dikkat çeken Abdulkadir Aksu, bu sürecin tersine çevrilmesi için kadınların ve özellikle annelerin önemli bir rol oynayabileceğini söyledi. Toplumsal yaşamın en önemli bireyi olan kadının sorunların çözülmesi konusunda en önde yer alması gerektiğine değinen Aksu, "Kadınlar sosyal ekonomik ve psikolojik sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyor. Terör nedeniyle yaşadığı köyde mezradan göçmek zorunda kalan kadın, hem yaşanacak mekanı var etmek hem de geçimini sağlamak hem de şehrin olumsuzluklarından korunmak için çabalıyor ve bu yükün altında eziliyor adeta. Bizler hem bölgede hem de ülke genelinde hazırlanan projelerle kadınların yükünü azaltmaya çalışıyoruz. Sosyal güvenlik şemsiyesinin hem bütünleştirilmesi hem de genişletilmesi için çalışıyoruz. Biz bunları tamamlanmış hizmetler olarak görmüyoruz daha yapmamız gereken çok işler, almamız gereken çok gönüller var bunları biliyoruz." diye konuştu. (CİHAN)