Helikopterin hidromekanik aksamının 65 saat boyunca en az 16 değişik uçuşta başka helikopterler tarafından kullanıldığı ortaya çıktı.
Çağın
Polisi Dergisi, son sayısını, Türk polis Teşkilatı'na satılan Mesa MD 600N helikopterin 19 Temmuz 2006 tarihinde
Antalya üzerinde düşmesi sonucu iki
emniyet amiri, bir baş
komiser, bir komiser ve bir
polis memurunun hayatını kaybetmesi olayına ayırdı.
'Polis helikopteri sabıkalı çıktı' başlıklı yazıya yer verilen dergide,
havacılık kazaları konusunda uzman olan Nolan Hukuk Bürosu yetkililerinin hazırladığı raporun bilgileri yayımlandı.
Kaza
Amerika topraklarında gerçekleşmediği için ABD hükümeti tarafından konuyla ilgili bir
soruşturma yapılmadı. Ancak
Türkiye helikopterin üreticisi MD ile içindeki parçaları üreten Polis-Royce ve Goodrich şirketlerine soruşturma için başvurdu. Bu şirketlerden gelen yetkililer yaptıkları inceleme sonucunda kaza raporunu hazırladı. Fakat kazanın nedeninin 'belirsiz' olduğu sonucuna varıldı.
Emniyet Amiri
Ramazan Can, Komiser Adem Vurucu ve Polis Memuru Osman Karadağ'ın aileleri,
Chicago merkezli Nolan Hukuk Bürosu ile anlaşarak ABD'de Mesa aleyhinde
tazminat davası açılmasını istedi. Havacılık kazaları konusunda uzman olan Nolan Hukuk Bürosu yetkilileri de Tom Ellis adlı uzman ile anlaşarak kaza dosyasını incelemeye başladı.
Türkiye'ye 2004 yılında 'yeni' diye satılan helikopterin motorunun en az beş yaşında ve 1999 yapımı olduğu belirlendi. Helikopterin hidromekanik aksamının 65 saat boyunca en az 16 değişik uçuşta başka helikopterler tarafından kullanıldığı, kullanılmış parçanın Türkiye'ye satılan helikoptere monte edildiği tespit edildi.
Ayrıca helikopterin
yakıt sistemi ve uyarı sistemlerinde de hatalar belirlendi. Pilotun motorda problemi fark etmesi durumunda uyarı sisteminin görevini yerine getirmemesi nedeniyle yapacak bir şeyin olmadığı ortaya çıktı. Yine helikoptere yerleştirilen yakıt tankının da bu kadar
küçük bir helikopter için çok büyük olduğu kaydedildi.
YENİ HELİKOPTER DİYE SATMIŞLAR
Şirket yetkilileri tarafından hazırlanan raporda yer alan en çarpıcı detay ise hidrolik aksamı içinde yer alan plastik parçaları. Ellis, bu parçaların kazanın sebeplerini ortaya koyması açısından çok önemli olabileceğini düşünerek Mesa'dan hidrolik aksamı incelemek için istedi.
Ancak parçanın şirket yetkilileri tarafından temizlendiği görüldü. Bu da '
delil karartma' suçlamasını beraberinde getirdi. Bu veriler ışığında 18 Temmuz tarihinde
firma aleyhinde hatalı mal satmak, ölüme sebebiyet vermek ve delil karartmak suçlarından Maricopa County Yüksek Mahkemesi'nde tazminat davası açıldı.
Mahkeme, savunmasını göndermesi için şirkete süre tanıdı. Mesa'nın suçlu bulunması durumunda milyonlarca dolar tazminat ödenebileceği belirtiliyor.
Çağın Polisi Dergisi'ndeki yazıda şu ifadeler kullanıldı: "Şimdi soruyorum, bu helikoptere milyonlarca dolar vererek alan yetkililerin vicdanları hiç sızlamıyor mu? Hiç sanmıyorum. Bundan bulundukları makamı kaybetmemek için koltuklarına sıkı sıkıya sarılarak, yeni bir
ihale veya alım olsa da beleş bir ABD seyahati daha yapsak diye avuç ovuşturuyorlardır.
Kaza raporu sonuçlarını inandırıcı bulmayan ve hukuki yolu kendileri aramak durumunda kalan şehit ailelerini
tebrik ediyorum.
Gönül isterdi ki bu girişimi Türk Hükümeti yapsın ama ne gezer. Onlar ilgili şirketin soruşturmasını yeterli görmüşler. Antalya'da düşen helikopter ilk değil. Hatırladığım kadarıyla daha önceki yıllarda İstanbul'da ve diğer illerde düşen helikopterlerimiz oldu. Hiç değilse bundan sonra böyle acılar yaşanmaması için her türlü alımdan önce uzman elemanları bulunan danışmanlık şirketlerinden yararlanmalıdır diye düşünüyorum."
(CİHAN)