Doç. Dr. Elmacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anne sütüyle beslenen bebeklerde obezitenin nadir görüldüğünü söyledi.
Mamayla (formüla) beslenen bebeklerin şişman olma olasılığının çok daha yüksek olduğunu belirten Doç. Dr. Elmacıoğlu, ''Bunun nedeni bebeğe gerektiğinden fazla
mama verilmesi, mamanın verilen miktardan daha fazla yoğunlukta hazırlanması, mamaya bebe bisküvisi, ekmek içi, mısır gevreği gibi gıdaların konulmasıdır'' dedi.
Bebeğin her ağlamasının, acıktığını göstermediğini vurgulayan Doç. Dr. Elmacıoğlu, şöyle devam etti:
''Bu nedenle bebek her ağladığında beslenmemelidir. Eğer bebek mamayla besleniyorsa buna başka bir şey ilave edilmemeli ve mama suyla hazırlanmalıdır. Mama hazırlanırken bebeğin ayına uygun ölçüde toz konmalıdır. Ek gıdalara
erken başlanmamalı, bu konuda mutlaka bir beslenme uzmanına danışılmalıdır. Ek gıdalara başlandıktan sonra ise mama azaltılmalıdır. Biberonla beslenen bebeklerin bir yaşından sonra biberonu bırakmasını sağlamak gerekir. Hazırlanan taze
meyve suları, su ve yoğurta asla
şeker ilave edilmemelidir.''
Doç. Dr. Elmacıoğlu, 5 yaşın altındaki çocuklara kalori hesabıyla diyetin asla önerilmediğini bu dönemde ailelerin yüksek kalorili gıdalardan kaçınması gerektiğini bildirerek, şöyle konuştu:
''Bu yaş çocuklarına kızarmış patates,
cips,
köfte,
börek gibi gıdalar verilmemeli.
Çocuklara mümkün olduğunca yağsız kırmızı etle yemekler hazırlanmalı. Ödül amacıyla çikolata, pasta ve kekler verilmemeli. Bu yoğun şeker ve yağ karışımları yerine çocuk, kitap,
boya, çocuk tiyatrosu, aktiviteyi artıracak oyuncakla
ödüllendirilmeli. Çocuğa ana öğünler öğretilmeli ve bu öğünlerde taze
salata, yoğurt ve
sebze yemeklerinin olması sağlanmalıdır.''
Şişmanlığa eğilimli ve sütü seven çocuklar için yarım yağlı süt alınması ve bu tüketimin günde 2 su bardağını geçmemesi gerektiğine dikkati çeken Doç. Dr. Elmacıoğlu, ''Tam yağlı
peynir çeşitleri yerine de az yağlı veya yağsız peynirler
tercih edilmeli. Piyasada çocuklar için mevcut olan
büyüme süt veya büyüme peynirlerinin, gereksiz kalori kaynağı olduğu, çocuğu obeziteye götürebileceği unutulmamalıdır'' dedi.
Fast food restoranlarının da çocuklar için uygun yerler olmadığını vurgulayan Doç. Dr. Elmacıoğlu, çocuğu ödüllendirmek adına bu tür menülerin ara sıra (ayda bir) tüketilebileceğini ifade etti.
İleriki yaşlarda fazla kilolardan kurtulmak için yapılan tıbbi mücadelenin genellikle sonuçsuz kaldığını, bu nedenle çocuklarda obezitenin ortaya çıkmasından önce veya başlangıç döneminde önlenmesinin önemli olduğunu bildiren Doç. Dr. Elmacıoğlu, verdiği bilgiler doğrultusunda ailelerden yemek yeme, yemek pişirme alışkanlıklarını yeniden gözden geçirmelerini önerdi.
Doç. Dr. Elmacıoğlu, ayrıca 3-4 yaşındaki çocuğu, çocuk arabasına bindirmenin uygun olmadığını, çocuğa düzenli fizik aktivite alışkanlığı kazandırılması gerektiğini söyledi.