Bu şekilde hem Arapların kökenleri ve hem de bazı hastalıkların tedavisinde kalıtımsal özelliklerin oynadığı rol araştırılmış olacak.
Arab News gazetesinin haberine göre, Suudi bir firmayla Danimarkalı ve Çinli iki uzman şirketin ortak çalışmasının 2010 yılında bitirilmesi planlanıyor. Arap İnsan Genom
Projesi Kordinatörü Said el Türki, projeyle insanlar arasındaki farklılıklarla
şeker ve
kalp rahatsızlıkları gibi belirgin bazı hastalıkların yayılması ortaya konacak.
Suudi
Arabistan'da nüfusun yaklaşık yüzde 25'i şeker hastası ya da buna meyilli. Bu da Suudi sağlık sistemi üzerinde büyük bir yük meydana getiriyor.
Araştırma ile bu tür rahatsızlıkların kentsel yerleşim birimlerinde daha yaygın, kırsal bölgelerde ve Bedeviler arasında ise daha az olduğu iddialarına da açıklık getirecek.
Prens Ahmet bin Sultan tarafından desteklenen proje ile
Afrika'dan Arap Yarımadası'na göç ettiği öne sürülen Semitik halklar olan Arap,
Yahudi ve diğer milletlerin tarihi yolculukları da netleştirilmiş olacak.
133 milyon dolarlık proje aynı zamanda dünya çapında sürdürülen '1000 Genom Projesi'nin de bir parçası. Kendisini Arap olarak tanımlayan ancak aslında Arap olmayan bazı milletlerin göstereceği hassasiyetlerin de projenin hassas bir ölçüde sürdürülmesi gerektiği şeklinde yorumlanıyor.
Yaklaşık 320 milyonluk nüfusu bulunan Arap dünyasının yarısından çoğunun aslen Arap olmadığı tahmin ediliyor. Arap unsurlarının çekirdeğini Arap Yarımadası oluştururken, başta
Mısır olmak üzere
Cezayir, Fas ve
Tunus gibi
Kuzey Afrika ülkeleriyle
Irak ve Suriye'deki unsurların büyük bir çoğunluğunun aslen Arap olmadığı belirtiliyor.
22
Arap Birliği üyesi ülkeden
Somali,
Cibuti ve
Komor Adaları resmi dil olarak kendi yerel dillerini kullanırken, bu ülkelerde
Arapça hemen hiç kullanılmıyor.
Kuzey Afrika ülkeleri Fas, Tunus, Cezayir ve Moritanya'da ise Arapça'dan çok Fransızca konuşuluyor.
CİHAN