Kırgızistan Din-İlim-
Sağlık Merkezi ile Kırgızistan Müftülüğü'nün ortaklaşa hazırladığı proje geçtiğimiz günlerde başladı.
Projeyle
ülkedeki
gıda ürünü satan market, kamok, kasap gibi işyerlerinin
kayıt altına alınarak 'Helal' standardına getirilmesi hedefleniyor.
Proje kapsamında 3 Eylül'de başlatılan 'Gıda Ürünlerini Helalleştirme' adlı
sertifika kursu 8 Eylül'de sona erdi.
Kurs bitiminde toplam 120 kişiye sertifika verildi. Müftülük sertifika alan bu 120 kişinin gıda ürünleri satan işyerlerinin denetimlerinde etkin rol oynayacaklarını bildirdi.
Din-İlim-Sağlık Merkezi'nin müdürü Kamçıbek Ömürzakov düzenlediği basın toplantısında, bugüne kadar birçok market ve kasabın kurumlarından 'Helal' sertifikası aldığını ancak bunların takip ve denetimini yapacak hiçbir kurum ya da kuruluşun bulunmadığını söyledi. Kırgız yetkili bu yeni
uygulama ile bundan sonra Kırgızistan halkının
helal ürün yiyebilmesi için kurum olarak çalışmalara başlanacağını bildirdi. Kırgızistan halkının yüzde 85'inin
Müslüman olduğu belirten Ömürzakov konuşmasına şöyle devam etti: "Günümüzde pazarlarda ve marketlerde 'Helal gıda' adı altında
yerli ve
yabancı birçok ürün satılıyor. Fakat biz bunların gerçekten de
İslam dininin helal standartlarına uyup uymadığını bilmiyoruz. Bundan dolayı Kırgızistan Müftülüğü ve kurumumuz olarak ülkedeki gıda ürünlerini İslam dininin şartlarına uygun olarak 'Helal' standardına getirme çalışmasını başlattık."
DÜNYA 'HELAL GIDA' SERTİFİKASI VERİYOR
Günümüzde dünyanın birçok ülkesinde gıda ürünlerinde 'Helal' standardına geçiliyor. Helal standardına geçen ülkeler arasında Müslüman nüfusun az olduğu
Brezilya ve
Arjantin gibi ülkeler de yer alıyor. Diğer yandan resmi kayıtlara göre 2 milyon Müslüman'ın yaşadığı İngiltere'de 'Helal' ürün satışının çok düşük seviyede olduğu biliniyor.
İsrail'in 'koşer' adıyla uyguladığı sertifikayla İslam dünyası 2004 yılında tanıştı. İlk kez standartları
Malezya belirledi, bunu Müslüman nüfusa sahip
Avrupa ülkeleri izledi.
Almanya,
Fransa,
Belçika hatta
Vietnam bile 'helal' sertifikası veriyor. Yabancı gıda şirketleri 3 yıl önce pazardaki yerlerini alırken, yerli
firmalar sertifika için Avrupa'da kapı kapı dolaşıyor.
Helal sertifikası, sadece gıda ürünlerini kapsamıyor. Aynı zamanda gıdaların servisinin yapıldığı yerlerin dinen sahip olması gereken özellikleri ve paketleme,
taşıma, markalama, etiketleme,
lojistik,
seyahat, otelcilik gibi hizmetler ile eczacılık,
kozmetik, tıbbî cihazlar ve diğer sağlık ürünlerine ilişkin özellikleri de içine alıyor.
Dünyada 'Helal gıda'
belgesini
müftülükler ve özel kuruluşlar veriyor. Aralarında
helal sertifikasının zorunlu olduğu Suudi Arabistan'ın da yer aldığı birçok ülke ihracat için belge ihtiyacını müftülüklerden karşılıyor. Başta Batı Avrupa olmak üzere Müslüman nüfusun yaşadığı Avrupa ülkeleri 'helal' belgesini Almanya'nın yetkili ve tek uzman kuruluşu olan Halal Control EK'dan temin ediyor.
Avustralya'da ise helal sertifikası verme yetkisi Halal Certification Authority International kuruluşuna ait.
Kuruluş, firmalara helal sertifikası vermek için önkoşul olarak firma yetkililerinin beş
vakit namaz kılıp kılmadıklarını soruyor. Yetkiyi verecekleri şirketin ve çalışanlarının beş vakit namaz kılmalarını şart koşuyor. İslam'ın şartlarını yerine getirmeyenlere bu yetkiyi vermiyor. Helal sertifikasyonu denetimi için İslam'ın şartlarını yerine getirmek, onlar için vazgeçilmez bir unsur.
Helal ürün sadece dinî hassasiyeti olan insanları değil, yeni pazarlara açılmak isteyen işadamlarını da yakından ilgilendiriyor. Helal ürün pazarının tüm dünyada 150 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor. 25 milyon Müslüman'ın yaşadığı Avrupa ülkeleri ile
Hindistan, ABD ve Çin önemli pazarlar olarak gösteriliyor. 20 civarında ülke helal sertifikası düzenlerken, Dünya Helal Konseyi'ne üye olan kuruluş sayısı 60'a yaklaştı.
(CİHAN)