KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca, ABD'nin
Finlandiya önerilerine paralel önerilerde bulunduğu yönünde
Kıbrıs Rum basınında çıkan iddiaları, diplomatik kaynaklara doğrulatamadıklarını belirterek, bu haberlerin spekülasyon olduğunu düşündüklerini söyledi.
Erçakıca, haftalık basın brifinginde, bir soru üzerine, ABD'nin
Türkiye'nin
AB üyeliği ve Kıbrıs konusunda hazırladığı öne sürülen önerilerle ilgili olarak kendilerine bir şey gelmediğini kaydetti.
Rum basınında yer alan haberleri diplomatik kaynaklara doğrulatamadıklarına işaret eden Erçakıca, “Tam tersine bunun bir spekülasyon olduğunu düşünüyoruz. Diplomatik kaynaklardan elde ettiğimiz bilgiler bu doğrultuda” dedi.
FİNLANDİYA ÖNERİLERİ
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın
Brüksel temaslarını da değerlendiren Erçakıca, Cumhurbaşkanı Talat'ın yüksek düzeyde ilgi gördüğü ziyaretinde yoğun temaslar yaptığını kaydetti. Erçakıca, “Ortaya çıkan sonuç, Kıbrıs Rum tarafının haksız bir şekilde elde ettiği AB üyeliğini Kıbrıslı Türkler ve Türkiye aleyhine kullanmakta olduğudur” dedi.
Hasan Erçakıca, “Yine pek çok temasta, Kıbrıslı Türkler ile
Avrupa Birliği arasındaki ilişkileri geliştirmedeki engelin Kıbrıs Rum tarafının AB organlarını, Kıbrıslı Türkler aleyhine kullanma gayretleri olduğu saptanmıştır” diye konuştu.
Ziyarette, Kıbrıs Rum tarafının AB üyeliğini Türkiye'ye karşı kullanma çabalarını engellemek amacıyla gündeme getirilen ve “Finlandiya önerileri” olarak adlandırılan düşüncelerin de ele alındığını kaydeden Erçakıca, “Henüz yazılı öneri halini almamış bu düşüncelerin, Kıbrıs sorununun çözümü ve Kıbrıs Türkleri ile AB ilişkilerini olumlu yönde etkilemesi için ne gibi özellikler taşıması gerektiği anlatıldı” dedi.
Erçakıca, Brüksel'deki temaslarda, AB Dönem Başkanı Finlandiya tarafından dile getirilen bu görüşlerin AB yetkilileri tarafından tam anlamıyla bilinmediğinin ve masaya kesin olarak konulmadığının saptandığını söyledi.
Hasan Erçakıca, Finlandiya'nın düşüncelerinin ortaya çıkmasını izleyen günlerde Kıbrıs Türk tarafının muhatap alınmaması şeklindeki yanlışın, son zamanlardaki çalışmalarla düzeltilmek yoluna gidildiğini belirtti.
AB'nin, Kıbrıs sorununun çözümünde olumlu rol oynayabilmesinin, Kıbrıslı Türkler ile ilişkilerini geliştirmesine bağlı olduğunu ifade eden Erçakıca, bunun ise Kıbrıs Rum tarafının yarattığı engelleri aşmanın yolunun bulunmasına bağlı olacağını kaydetti.
NİKİFOROS TATBİKATI
KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca,
Güney Kıbrıs'ta Rum Milli Muhafız Ordusunun (RMMO), “kaybedilen toprakların geri alınması için
büyük taarruz” adı altında yaptığı Nikiforos-2006 askeri
Tatbikatının, adadaki
Türk askeri varlığının zayıflaması veya Kıbrıs Rum tarafının kendini güçlü hissetmesi durumunda, adanın yeni bir felaketle karşı karşıya kalabileceğinin bir göstergesi olduğunu söyledi.
Güney Kıbrıs'ta 10-14 ekim arasında icra edilen Nikiforos tatbikatıyla ilgili olarak Erçakıca, “
Kuzey Kıbrıs'ı işgal provası olan bu tatbikatın, Rum tarafının Kıbrıs sorununa görüşmeler yoluyla çözüm bulunması yaklaşımından uzaklaşmakta olduğunun yeni bir kanıtı olduğunu” kaydetti.
Erçakıca, Rumların, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir çözüm bulunmadan Adadan çekilmesi taleplerinin ardında yatan gerçek istemin, Kıbrıs sorununa
silah zoruyla da olsa kendi istedikleri türden bir çözümü dayatma çabası olduğu gerçeğinin bu tatbikatla ortaya çıktığını vurguladı.
“RMMO'nun bir müzakere kozu” olduğunun, tatbikatı izleyen Rum
Meclis Başkanı ve AKEL Genel Sekreteri Dimitris
Hristofyas tarafından da dile getirildiğine işaret eden Erçakıca, “Bu ifşaat, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Adada bulunmasının yeni bir savaşı önlemekte olduğunu açıkça kanıtlamaktadır” dedi. Hasan Erçakıca, şöyle devam etti:
“Kıbrıs Türk tarafı olarak, Kıbrıs sorununa görüşmeler yoluyla barışçı bir çözüm bulunması çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Aslında Kıbrıs Rum tarafının bu tutumu, barışçı çözüm gayretlerimizi geriletmek yerine güçlendirmemiz gerektiğini kanıtlıyor.”
Erçakıca, gelecek günlerde Toros Tatbikatının yapılacağının hatırlatılması üzerine, “Bizim, tatbikatlarla amacımız, caydırıcı olmaktır. Caydırıcılığın gereği de açıktır. Toros Tatbikatının maksadı caydırıcı olmaktır ve
savunma amaçlıdır” diye konuştu.