Mültecilik için başvuru 12 binlere çıktı

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) verileri, Türkiye'ye sığınmak isteyenlerin sayısı, geçen yıllara oranla 3 kat artarak 12 bin 500 civarına yükseldiğini ortaya koydu.


Bunda, özellikle Irak krizinin etkili olduğu belirtiliyor. Türkiye'ye özellikle Irak, İran ve Afrikalılar sığınmak istiyor. BMMYK Dış İlişkiler Sorumlusu Metin Çorabatır, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, geçiş ülkesi olduğu için Türkiye'ye farklı yerlerden insanların giriş yapıp sığınma talebinde bulunduğunu söyledi. Türkiye'ye bu yıl sığınma başvurusunda bulunan ve işlemleri devam eden, BMMYK'da kayıtlı kişi sayısının 12 bin 500 olduğunu belirten Çorabatır, 4 bin kişiyle en fazla Iraklıların mültecilik talebinde bulunduğunu bildirdi. Çorabatır, Iraklıları, 3 bin civarında İranlı ile buna yakın sayıda Afrikalıların takip ettiğini, dördüncü sırada ise Afganların yer aldığını aktardı. Mültecilik için geçen yıllarda Türkiye'ye başvuranların sayısının 4 ile 5 bin arasında olduğunu belirten Çorabatır, bu artışta, özellikle Irak savaşının etkili olduğunu bildirdi. -"YASA DIŞI GEÇİŞ 100 BİNİN ÜZERİNDE"- Türkiye'ye giriş yapıp sığınma başvurusunda bulunmadığı için yasa dışı durumuna düşen kişi sayısının da çeşitli kaynaklara göre değişkenlik gösterdiğini ifade eden Çorabatır, bu rakamın kimi kaynaklarca 300-400 bin, kimilerince 1 milyondan fazla olarak gösterildiğini söyledi. Çorabatır, yasa dışı geçiş yaparken yakalanan kişi sayı sayısının ise Genelkurmay Başkanlığının verilerinde 100 binin üzerinde, AB'nin son İlerleme Raporunun 24. maddesinde 50 bin civarında gösterildiğini anlattı. -"AĞIR BEKLEME KOŞULLARINA DAYANAMAYIP KAÇIYORLAR"- Çorabatır, sığınma talebinde bulunanların statüsünü BMMYK'nin belirlediğini, kurum olarak başvuruları değerlendirdiklerini ve olumlu bulunanların "mülteci" statüsünü aldığını bildirdi. Ancak bu sürecin uzun sürebildiğini ifade eden Çorabatır, Türkiye'nin, bu süre içinde kişileri Ankara, İstanbul ya da çoğunluğu Orta Anadolu'daki 20 küsur ilde mecburi ikamete tabi tuttuğunu belirtti. Çorabatır, işlemler süresince, statüleri olmadığı için bu kişilerin sosyal hizmetlerden faydalanamadığını, çalışma hakları olmadığını belirterek, "Bu nedenle, bazıları ağır bekleme koşullarına dayanamayıp kaçakçılar kanalıyla daha iyi imkanlara sahip başka ülkelere gitmeye çalışıyor" dedi. Bu kişilerin şu anda sokakta bile yaşadığına değinen Çorabatır, "Bu insanların Türkiye'ye entegre olmaları gerekiyor. Türkiye coğrafi çekincesini kaldırmalı" dedi. Çorabatır, ekonomik sebeplerle Türkiye'ye gelenlerin de Türkiye'de kaldıkları sürece iyi koşullarda tutulması gerektiğini ifade etti. Bu kişilerin büyük kalabalıklar halinde kaldığını ve gözaltı sürelerinin dünya standartlarına göre çok uzun olduğunu belirten Çorabatır, bu kişilerin koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini söyledi. Çorabatır, göçü durdurmanın imkansız olduğuna, ekonomik koşulların insanları bu yola zorladığına dikkat çekerek, "Pat diye olacak bir şey değil. Bu insanların kaçakçıların eline düşmemesi için koşulları iyileştirilmeli. İnsan kaçakçılığını engelleyecek önlemler alınmalı" diye konuştu. -"KOMŞULARLA ORTAK PROJELER ÜRETİLEBİLİR"- Çorabatır, ülkelerin bu konuda kalıcı çözüm bulması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin, bu insanların geldikleri ülkelerle konuyu müzakere edebileceğini, mülteci olmayıp ekonomik sebeplerle gelenlere yönelik ortak projeler üretilebileceğini kaydeden Çorabatır, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakareci Ali Babacan'ın son Atina ziyaretinde Yunan muadili Dora Bakoyanni ile imzaladığı güven artırıcı önlemler paketinin bu konuyu da kapsadığını hatırlattı. Çorabatır, bunun çok olumlu bir gelişme olduğunu ifade etti. -"TÜRKİYE'NİN SIĞINMA YASASI YOK"- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AB süreci çerçevesinde 2005 yılında mülteci sorunuyla ilgili Ulusal Eylem Planı açıkladığını hatırlatan Çorabatır, ancak bu konuda henüz eylem görmediklerini söyledi. Çorabatır, Türkiye'nin sığınma yasası bulunmadığını, bu konuyla Emniyet Genel Müdürlüğü Yabancılar Dairesi, Göç ve İltica Şubesinin ilgilendiğini, ancak daha ihtisas sahibi bir kurumun olması gerektiğini bildirdi. BMMYK olarak Türkiye'de bu konuda anayasal reformlar yapılmasını, sığınma hakkının anayasal olmasını istediklerini vurgulayan Çorabatır, bu yapılırsa sığınmacıların koşullarını iyileştirecek adımların da hızla atılabileceğini belirtti. Çorabatır, bu konuda sadece devletin değil, toplumun da sorumluluğu olduğunu ifade ederek, toplumun da bu konuda büyük ihmali bulunduğunu söyledi. Ege'de son dönemdeki kaçak vakalarını hatırlatan Çorabatır, bu olayların ardından medyanın konuya ilgisinin yoğunlaştığını, ancak bu ilginin sürekli olmasını beklediklerini ifade etti. -6 İLDE KABUL MERKEZLERİ- Çorabatır, AB standartlarına uygun kabul merkezleri oluşturulması gerektiğini, bu konuda Türkiye'nin AB'ye 100 milyon avroluk proje sunduğunu, 6 ilde mülteci kabul merkezleri kurulmasının planlandığını söyledi. Çorabatır, merkezlerin kurulması halinde, mültecilerin, mecburi ikamete tabi tutulup, "Git Eskişehir'de yaşa" benzeri muamelelerden kurtulacağını savundu. AA
<< Önceki Haber Mültecilik için başvuru 12 binlere çıktı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER