'Bu Galatasaray ABD'de tez konusu olmalı'

Galatasaray yeni sezona bambaşka bir kadroyla girdi. Vazgeçilmez denilen oyuncular gönderildi, yıldız yabancıların yanı sıra çok genç oyuncular da kadroya dâhil edildi.


Sarı - kırmızılı takım ilk 11'nde 7-8 yeni oyuncuyla ligin en iyi futbol oynayan takımlarından biri haline geldi. Üstelik bu değişimin toplam maliyeti gidenler ve gelenler hesabıyla sadece 1.6 milyon euro. Futbolun patronu Adnan Sezgin, beş yıllık bir planla yeni bir takım meydana getirdiklerini söyleyerek " Bu Amerika'da tez konusu olur. Aslında futbol üzerine eğitim yapanların gelip Galatasaray'ın bu tablosunu incelemesi lazım" dedi. Aylık Futbol Extra dergisine konuşan Galatasaray Futbol A.Ş Genel Müdürü Adnan Sezgin, Galatasaray futbolun bütün bilinen doğrularının aksine hem inanılmaz bir kadro değişimini yaşadığını hem de oynadığı futbolla taraflı tarafsız tüm futbolseverleri hayretler içinde bıraktığını söyledi. Takımdan gönderilemez denilen birçok yıldız oyuncunun da ayrılmasına rağmen Galatasaray'ın dimdik ayakta durduğunu belirten Sezgin, üstelik yapılan bu büyük operasyonun sonucunda kulübün kasasından çıkan toplam para miktarının sadece 1.6 milyon euro olduğunu belirtti. Adnan Sezgin, yaptıkları operasyonun ABD'de bile tez konusu olarak araştırılması gerektiğini söylerken, revizyonun öyküsünü tüm detaylarını da şöyle anlattı. Geldiğinizden beri adınız sürekli transfer haberleriyle gündeme geldi. Neler oldu transferde? Geldiğimdeki ilk transfer döneminde çok ilginç futbolculara gittik. İlk gittiğim futbolcu Boca Juniors'un genç yıldızı Fernando Gago'ydu. Kulübünün ikinci başkanıyla toplantı yaptık. Kendisine "Kaça verirsiniz?" dediğimde, bana kaldığım oteli gösterip "Bu oteli ver, ben de sana Gago'yu vereyim" dedi. 15 milyon eurodan başladı ve en son pazarlıklarla "10 milyon euroya olur" dedi. Ancak bu rakam bize ağır geldi. 3 ay sonra Gago Real Madrid'e 20.5 milyon euroya gitti. Biraz daha paramız olsaydı bugün Gago Real Madrid'de değil Galatasaray'da olacaktı. Peki, Gago ismi nerden çıktı? Ben senelerdir futbolun içindeyim ve boş durmuyorum. Gago'yu Gerets'le de paylaşmıştım, o da olur deyince gittim. Gago'yu almaya gittiğimde, iddia ediyorum Türkiye'de onu bilen 5 kişi yoktur. Bunun gibi Portekizli Maniche olayı var. Ben Maniche'yle işi bitirmek üzereydim. Dinomo Moskova'da oynuyordu o zaman. Adamın milli takıma çağrılması bir çuval inciri berbat etti. Kulübünde oynamadığı bir dönemde milli takıma alındı ve oynadıkça alma şansımız tükendi. JUNİNHO'YU MEDYAYA YANSIYINCA KAÇIRDIK Peki, ismin medyaya yansımasından dolayı transfer edemediğiniz veya bunun zararını gördüğünüz bir olay oldu mu? Bu konuda ne kadar hassas davransam da oldu. Ama diğer kulüplerde veya bizim geçmişte yaşadıklarımız kadar olmadı. Bakın ben 40 yıldır futbolun içindeyim. Transfer döneminde karda yürürüm ama iz bırakmam. Eşim bile nereye gittiğimi veya nereden geldiğimi bilmez transfer döneminde. Ailemden bile gizlerim bunu. Daha ötesi, Ben Juninho için çok kere Lyon'a gittim ama hiç birinde direkt olarak İstanbul'dan Lyon'a uçmadım, Cenevre'ye gidiyordum, oradan araba kiralayıp Lyon'a gidiyordum. İstanbul'dan Lyon'a dahi uçmam bazı şeyleri ortaya çıkarırdı. Juninho'yu iki ay herkesten sakladım. Yönetimden bile. Sonra başkan, Haldun Bey ve Adnan Bey'le paylaştım. Fakat basına yansıdı. Ne yazık ki bu transferin gerçekleşmemesindeki en önemli etken de olayın basına yansıması oldu. Bu kadar hassas davrandınız ama yine de basına yansıdı. Çok öfkelendiniz mi? Biz bu sene 37 futbolculuk bir operasyon yaptık. 26 futbolcu gitti, 11 futbolcu aramıza katıldı. Bunların sadece lisans işlemleriyle uğraşmanın kaç gün tutacağını futbolun içindeki herkes bilir. Biz bunu 1.5-2 ayda yapıp tamamladık. Kulübüyle görüşme, futbolcuyla, menajeriyle görüşme, seyahatler, işlemler filan... Şöyle tarif edeyim; bu transfer döneminde 8 günde 47 saat havada kaldım. Yani 8 günümün 6 günü yeryüzünde, 2 günü gökyüzünde geçmiş. Kaldı ki ben uçaktan korkan bir insanım. Burada başkan, Adnan Bey, Haldun Bey ve diğer yönetici arkadaşlarımız bir ekip çalışmasıyla bu işi başardık. Hiçbir transfer döneminde olmadığı kadar bu sezon ekip çalışması oldu. Bugün sahaya çıkan onbirin 7-8 tanesi yeni futbolculardan kuruluysa ve yeni aldığımız oyuncuların hemen hemen hepsi 11'de oynayabiliyor veya bazıları sonradan oyuna girebiliyorsa, o zaman transferde büyük bir başarı sağlanmıştır. Bu dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Transfere start verirken hedefiniz neydi? Bu transfer çalışmasının planını geçen sezonun devre arasında yapmıştık. Yapılan toplantılar sonrası yeniden yapılanma kararına vardık ve devre arasında aldığımız bu karar için bu transfer döneminde düğmeye bastık. Bu yapılan sadece bir transfer çalışması değil, operasyonun bir parçasıydı. Çünkü bu beş senelik bir plan. Biz transferde planımızı bir bu sene için bir de gelecek üç beş sene için yaptık. Böyle bir kadro planı yaptık. Neredeyse sıfırdan takım yaptık. Bu kolay değil. Bu operasyonun kararı tam olarak ne zaman verildi? Geçen sene devre arasında... Fikir nasıl doğdu? Önce oturduk ve takımın maliyetini çıkardık. Futbolcuların yüksek ücretler aldığını gördük. "Bu futbolcu hakikaten o kadar para eder mi?" diye kendi kendimize sorduk. Ve bu paraların yüksek olduğunu düşündük. O zaman yapılacak iş yenileştirmeye gidip yüksek maliyetlerden kurtulmaktı ve biz de bunu yaptık. Bugün Song'un dışında defansın tamamı yeni. Buna kimse cesaret edemez. Geçen seneki kadroya bak; Mondragon,Tomas, Cihan, Orhan hepsi yüksek maliyet. Bir örnek vereyim; geçen sene sadece kalecilerin kulüpten alması gereken garanti paraların toplamı 2 milyon 155 bin dolardı. Bu sezon bu maliyeti 750 bin dolara düşürdük. Yine stoperler Tomas, Song, Emre ve Tolga'nın yıllık maliyeti 5 milyon 370 bin dolardı. Bu sezon stoperlerin maliyeti 2 milyon 920 bin dolara düştü. Yine geçen sezon forvet hattımızın maliyeti 4 milyon 485 bin dolarken bu sezon bu rakam 3 milyon 320 bin dolar düştü. Bir tek orta sahamızda ufak bir artış oldu. Biz hem ekonomik açıdan rantabl iş yapacağız hem de sportif başarıya imza atacağız. Dünyanın en zor işi. Ama bunu yaparsak gerçek başarı olacak. Geçen seneki kadronun bonservisler haricinde kulübe maliyeti 17.4 milyon euroydu. Bu sene 19 milyon euro. 11 futbolcu alıyorsun ve 1.6 milyon euroyla bu kadroyu kuruyorsun. Bu Amerika'da tez konusu olur. Aslında futbol üzerine eğitim yapanların gelip Galatasaray'ın bu tablosunu incelemesi lazım. Bunu yeterince anlatamadık. O da bizim suçumuz. Kendini övmek olur diye buna yeltenmedik belki de ama ortada bir gerçek var ve gerçek bu. Çok iddialı söylüyorum, eğer biz bu yolda başarılı olursak ki olacağız, gelecek sene fazla değil, iki-üç hamleyle Galatasaray'ın 5 senesini garanti altına almış olacağız. Bu operasyonu yapmayıp aynı kadro ve takviyelerle devam etseydiniz ne olurdu? Devam etmiş olsaydık taahhütleri yerine getiremez hale gelir ve tıkanırdık. Tenkit edenler çok oldu. Hatta kendi camiamızdan bile eleştiriler geldi. İşte "O futbolcu bırakılır mıydı? Diğeri gönderilir miydi?" diye. Bu bizim ekip halinde verdiğimiz bir karardı. Herkesin bir yoğurt yiyişi var, biz yoğurdu böyle yemeyi uygun gördük. Doğru yaptığımıza inanıyoruz. BEŞ OYUNCUYU KALLİ GÖNDERDİ Gönderdiğiniz 5 futbolcuyla ilgili kararı geçen sene operasyon kararı aldığınız devre arasında mı verdiniz? Hayır. Bu tercihi Feldkamp yaptı. Hocamız ilk olarak bunu Ahmet Akcan'ın da bulunduğu toplantıda bana söyledi. Kalli bana bu oyuncuları sportif açıdan kadroda değerlendiremeyeceğini bildirdi. Bazıları radyolara çıkıp, gazetelere yazıp bilmeden yorum yapıyor. Bunu defalarca anlattım ama hâlâ anlamıyorlar. Bunda sonra Çince anlatacağım. Zira Türkçe anlatıyoruz, anlamıyorlar. Bir antrenör bir futbolcuyu kullanamam diyorsa, ben bir yönetici olarak kulübün çıkarlarını düşünmek zorundayım. Biz de bunu yaptık. Peki, Felkamp'ın "Kulübün çıkarlarını düşündük ve Necati iyi para eder diye satışına karar verdik" demesini nasıl karşılıyorsunuz? Bakın bir karar verirken bir asli bir de tali unsurlar vardır. Burada Necati konusunda asli unsur olan hocanın bu futbolcudan takımda yararlanmayı düşünmemesidir. Yüksek maliyeti de tali unsur olarak bunu desteklemiştir. Elinizden çıkarttığınız futbolculardan istediğiniz hedefe varabildiniz mi? Çok somut. Tomas 2 senede 2 milyon 800 bin euro alacaktı. O taahhütten kurtulmamız kulübün geliri oldu. Hasan Kabze'yle oturup konuştuk, 700 bin euro bonservis parası aldık. Gelir açısından Necati'den beklediğinizi alamadınız galiba. Necati'ye hiç talep olmadı ne yapayım. Açıkçası ben daha çok talep gelmesini bekliyordum. Şaşırdım. Necati için bize sadece en son gün Trabzonspor teklif yaptı o kadar. Ben de bunun üzerine Necati'yi çağırdım. "Trabzonspor seni istiyor" dedim. "Hayır ağabey ben Ankaraspor'a gitmek istiyorum" dedi ve gitti. Takımda revizyona gitmeniz maddi imkânsızlıklardan mı kaynaklandı? Hayır. Bu revizyonu yapmamızın nedeni,, kadronun maliyetinin yüksek oluşuydu. Bu yüzden değişim şarttı. Bizim düşüncemiz buydu. Ha, iyi paramız olsa, iyi imkânlarımız olsaydı da yine gönderdiğimiz bazı oyuncuları gözden çıkarmıştık. Bazılarının aramızdan ayrılması maliyetle ilgili değildi, evet. Bu operasyona, yani 5 yıllık plana yönetim kurulu olarak mı karar verdiniz, yoksa o günkü hocanız Gerets'in önünüze koyduğu bir raporla mı? Bu yönetim kurulunun operasyonuydu. Evet mantık olarak da buna devre arasında başlandı. İlginç bir şey, yönetim olarak böyle bir karar aldıktan sonra bunu Gerets'le paylaştım. O da uzun dönemde yeni yapılanma süreci konusunda bize hak verdi. Bu yeniden yapılanmanın ilk senesi. Bakın, kulüp bundan önce 1992-93 sezonunda bir yapılanmaya girdi. Hakanların, Ergünlerin geldiği sene. Dikkat edin UEFA Kupası'nı, Süper Kupa'yı alan Galatasaray takımında o zamanlardan 7-8 futbolcu en az 7 yıl beraber oynamıştı. Bunun tohumları 1992-93 sezonunda atılmıştı. Bu yılın da o dönemden hiç farkı yok. Şu andaki yapılanmamız nokta atışı derler ya, işte o şekilde. Her sene 2-3 adamı takıma katıp önümüzdeki 5 sene için oturmuş bir kadro oluşturmak. FENERBAHÇE'YLE YARIŞIR VE ŞAMPİYON OLURUZ Bu sezonki şampiyonluk şansınız nedir? Eğer bu takımın 11 adamından 7-8'i yeniyse ve ligde bu konumdaysa, UEFA Kupası'nda da gruplara kalmışsa, bu ciddi bir başarıdır. Kimse böyle bir tablo beklemiyordu. Ancak bu tablo benim için sürpriz olmadı. Biz iyi bir sinerji oluşturduk. Bakın bir Hakan-Lincoln olayı yaşadık, olay iki günde kapandı. Ben iddialı konuşmayı sevmem. Sonuçta futbol insan unsuruna dayanan bir oyun. Ama iyi bir takımımız var ve daha da önemlisi çok çok iyi olmaya aday bir takıma sahibiz. Şampiyonluğun tek favorisi olduğumuza inanıyorum. Beşiktaş'ın da iyi kadrosu var ama bu yarış yine son senelerde olduğu gibi Fenerbahçe ile Galatasaray arasında geçer. Sonuçta biz şampiyon oluruz. Önceki sezonun şampiyonu Galatasaray'ın geçen sezon yarışı kaybetmesinin sebebi neydi? Geçen sene bu uyumumuz yoktu ve gerekli hamleleri yapamadık. O hamleleri yapabilseydik zamanında biz geçen sene de rahat şampiyon olurduk. Mesela bu sponsorlardan gelen kaynaklar maalesef transferin sonlarına doğru ortaya çıkmaya başlamış, iş işten geçmişti. Önceki sezon elde ettiğiniz şampiyonluk sürpriz olmuştu. Ne kadar hak etmiştiniz o şampiyonluğu? İki sezon önce şampiyon olmamız bizim bazı hataları görmememize neden oldu. Bazı hamleleri bu yüzden yapamadık. O olay da bize 6 ay kaybettirdi. Tabii o hamleleri o zaman yapmayı düşündük ama bu sefer de "Şampiyon takım bozulur mu?" gibi bir düşünce ile karşılaşırdık. Şampiyon olmamıza rağmen o hamleleri yapabilseydik, ben onun altına da imza atardım. Bu yıl transfer bütçesini nasıl kapattınız? Bu transfer döneminde yaptığımız kontratların toplam bedeli 19 milyon euro oldu. Geçen sezon ise 17.4 milyon euroydu. CİHAN
<< Önceki Haber 'Bu Galatasaray ABD'de tez konusu olmalı' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER