Sıvı
şeker ve NŞB
satışlarını ölçmek için satış tanklarına
sayaç takılması için
ihaleye çıkılırken, ayrıca bandrol sistemine geçilmesi için
hazırlık yapılıyor.
Alınan bilgiye göre,
pancar şekerinde
kayıt dışı satışları önleyerek satışların 200 bin tona yakın artmasını sağlayan Şeker Kurumu, sıvı şeker ve NŞB'de de
kayıt dışı satışları önlemek için çalışmalarını tamamladı. Öncelikle, sıvı olarak satılan pancar şekeri ve NŞB'de fiili
stok ile kayıtlı stoklardaki farkı önlemek için 2 adet seyyar stok
ölçüm sayacı alındı. Kurum denetim elemanları, denetimleri sırasında, önceden göz ile yapılan ölçümleri artık sayaç ile yaparak, fiili stok ile defterlerdeki stokların aynı olup olmadığını
kontrol edebilecek. Uygulamaya, 15 gün içinde başlanacak.
İkinci aşamada, NŞB ve sıvı şeker satışlarında kayıt dışını önlemek için, satış tanklarına sayaç takılacak. Bu amaçla, 13 adet adet kütlesel debimetre (sayaç) alımı için ihale yapıldı. İhaleye 3
firma teklif verirken, debimetreler, sıvı şeker-NŞB üreten şirketlerin ve/veya fabrikaların tesislerine montajı yapılmış çalışır vaziyette teslim alınacak. İlk aşamada 13 tesise sayaç takılacak, daha sonra bu sayı 40'a çıkacak. Debimetrelerin kalibrasyonu ve kontrolü Şeker Kurumu tarafından yapılacak. Böylece, tanktan çıkan sıvı şeker ve NŞB miktarı da kontrol altına alınmış olacak. İhaledeki değerlendirmenin sonuçlanması ile uygulamaya 2 ay içinde başlanması öngörülüyor.
Kurum ayrıca, ilk aşamada sıvı şeker ve NŞB'den başlamak üzere bandrol uygulamasına geçmeyi planlıyor. Buna göre, piyasaya sürülecek her teneke sıvı şeker ve NŞB için Şeker Kurumu'ndan, sigarada olduğu gibi bandrol alınacak. Bandrol olmadan yapılan satışlar kaçak sayılacak.
Türkiye'de halen Cargill
Tarım ve Gıda
Sanayi Ticaret A.Ş, Amylum Nişasta Sanayi ve Ticaret A.Ş, PNS
Pendik Nişasta Sanayi A.Ş, Tat Nişasta Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Sunar
Mısır Entegre Tesisleri Sanayi ve Ticaret A.Ş olmak üzere 5 şirkete ait 6 fabrikada NŞB üretiliyor.
Konya Şeker de pancar şekerinden sıvı şeker üretiyor. NŞB fabrikalarının toplam
üretim kapasitesi 990 bin ton düzeyinde. Şeker Kurumu, yurtiçi talebi de dikkate alarak, Türkiye'de, şeker pazarlama kotasını pazarlama yılı için 2 milyon 341 bin ton olarak belirliyor. Bunun 2 milyon 106,9 bin tonu pancar şekerine, yüzde 10'u 234,1 bin tonu NŞB'ye tahsis ediliyor. Ancak sanayinin talebi nedeniyle, her yıl NŞB kotası yüzde 50 artırılıyor ve 351 bin 150 ton olarak uygulanıyor. Yani firmalar, bir pazarlama yılında, yurtiçine bundan daha fazla şeker satamıyor.
Ancak, NŞB'de, Şeker Kanunu yürürlüğe girmeden önce 450 bin ton civarında satış yapılırken, kanunun uygulanması ile birlikte, toplam satış kotası 341,1 bin tona çekilmiş oldu. Bu ürüne, özellikle meşrubatçılar ve
gıdacılardan büyük talep olduğu, kotaya rağmen talebin bir şekilde karşılandığı düşünülüyor. Satış tanklarına sayaç takılması, stok ölçüm cihazı alınması ve bandrol uygulaması ile sektörde 100 bin ton civarında olduğu tahmin edilen kayıt dışı satışın önlenmesi hedefleniyor.
Kurum, daha önce, yurtiçi kotasının üzerinde iç piyasaya satış yapan bir NŞB şirketine 1,4 milyon YTL idari
para cezası vermişti.
Diğer taraftan, yüksek yoğunluklu tatlandırıcı satışlarının, hem pancar şekeri hem de sıvı şeker ve NŞB aleyhine arttığına dikkat çekiliyor.
-TÜRKŞEKER, ŞEKERDE BARKOD UYGULAMASI BAŞLATIYOR-
Bu arada, yurtiçi şeker piyasası satışlarında gecen pazarlama yılında yüzde 62,2 pay alan Türkiye Şeker Fabrikaları (TÜRKŞEKER), gıda mevzuatına uygun olarak, şeker satışlarında barkod uygulamasına geçiyor.
Edinilen bilgiye göre, TÜRKŞEKER,
Ankara, Turhal, Burdur,
Elbistan,
Malatya,
Eskişehir ve
Erzurum fabrikalarında, gıda güvenliği açısından büyük önem taşıyan, üretimden dağıtıma kadar gıdada kalite sistemi güvenliğinin artırılmasını öngören HACCP ve ISO 22000
belgelerini almayı başardı. Bu belgelerin şartlarına uygun olarak, ürünün piyasada izlenebilirliğini sağlamak üzere, bandrol sistemine geçiliyor. Buna göre, fabrikada çıkan her bir çuvalın üzerinde, ürünün üretim tarihi, yeri, parti ve
seri numarasını gösteren barkod numarası bulunacak.
Yetkililer, HACCP ve ISO 22000 belgesi almak için çok ağır şartlar arandığını, öncelikle tesisin üzerine kurulduğu arsanın tapusuna bile bakıldığını belirtirken, ''Belge alabilmek için tesisin arsasının tek tapusu olmasına bile bakılıyor. Yani parçalı tapu kabul edilmiyor. Bazı fabrikalarımızda toplama tapu olduğu için belge alınamıyor. Bu sorunları aşıp, 1 yıl içinde bütün fabrikalarda HACCP ve ISO 22000 belgesi alınmasını ve barkod sistemine geçilmesini hedefliyoruz'' bilgisini verdi.
AA