fuarlarda
tanıtım standı açmaya devam ettiğini savunurken, bu konudaki yaptırımların yetersizliğinden yakındı.
Çelik, 1996 yılından bu yana yürürlükte bulunan Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun, bu
kanuna dayanarak çıkarılan, bu mamullerin
satışına ilişkin yönetmeliklerle sigara şirketlerinin reklam ve tanıtım yapmasının önüne geçildiğini, özellikle fuar,
festival,
şenlik, konser ve sergi gibi etkinliklerde geçici satış belgesi verilmemesi için
Bakanlar Kurulu kararı alındığına dikkati çekti.
Bu konuda
Ulusal Tütün Kontrol Programı kapsamında da
düzenleme ve
hedeflemeler yapıldığını kaydeden Çelik, tüm bunlara rağmen özellikle iki sigara şirketinin reklam ve satış standı açmaya devam ettiğini belirtti.
Uludağ Üniversitesinin bahar şenliklerinde, Manisa'nın
Akhisar ilçesinde düzenlenen Çağlak Festivali'nde stant açan sigara şirketleri hakkında, ilgili makamlara şikayette bulunduklarını ve standların kapatıldığını hatırlatan Çelik, şöyle konuştu:
''Açıkça suç olduğu halde bazı sigara şirketleri, şenlikler,
spor etkinlikleri ve fuarlarda stant açmaya ve satış yapmaya devam ediyor. Son bir kaç ayda düzenlenen
Edirne Kırkpınar Şenlikleri,
Formula 1
İstanbul yarışlarında da stant açan sigara şirketleri, geçen hafta sona eren 76.
İzmir Enternasyonal Fuarında da stant açtı. Açılan stantlarda sigara reklam ve satışı yapılması, birden fazla kanunun hiçe saymak demektir. Bünyelerinde yüzlerce
hukukçu çalıştıran bu şirketlerin, mevzuatı bilmemelerine imkan yok. Dernek olarak uluşabildiğimiz ölçüde tüm etkinlikleri izlemeye çalışıyoruz. Usulsüzlüklerle ilgili
TAPDK yetkililerini harekete geçirmeye çalışıyoruz.
Son olarak 76. İEF'de açılan standı, yaptığımız şikayetle kapattırdık. Ancak yaptırımların yetersiz olması ve
denetleme görevi olan kurumların ilgisizliği nedeniyle stant açılmasının önüne geçilemiyor.''
Tüketim bakımından yıllık 110 milyar adetle dünyanın 7. büyük
pazarı haline gelen Türkiye'nin çok uluslu şirketlerin en önemli hedef pazarı haline geldiği aktaran Çelik, Türkiye'ye yatırım yapan şirketlerin net satışlarının 1 yıllık tutarıyla toplam yatırım masraflarını karşılayabildiklerini savundu.
Nüfusunun yarıdan fazlası 18 yaşından
küçük olan Türkiye'de, sigaraya başlama yaşının 9-10'a kadar düştüğünü öne süren Çelik, şöyle devam etti:
''Çok uluslu sigara şirketlerinin Türkiye'yi
tercih etmelerin ilk nedeni budur. Diğer neden ise fütursuz davranışlarından da anlaşılacağı üzere, kanunları ve kurallar rahatlıkla çiğneyebilme özgürlüğüne sahip olmaları ve karşılığında ciddi zararlar görmemesidir. Bu konuda Tekel'in yıllardır pazar kaybetme pahasına gösterdiği dürüst üretici ve satıcı titizliğini, diğer şirketlerin göstermediğini gözlemliyoruz.''
Satışları
Avrupa ve ABD'de düşüşe geçen sigara şirketlerinin kendi ülkelerinde kaybettiği pazar yapılarını Türkiye'den çıkarmaya çalıştığını iddia eden Çelik, ''Gelişmiş ülkelerde ilgili kanunlara harfiyen riayet eden şirketleri, Türkiye'deki kanunlara uymaya ve Türk insanına saygılı olmaya davet ediyoruz'' diye konuştu
AA