Yaklaşık 3,5 aydır denizde kürek çeken ve merkezi Londra'da bulunan ''Royal Geographical Society (Kraliyet Coğrafya Derneği)'' üyelerinden Jason Hayward-Jones ile Su Altı Araştırmaları Derneği (SAD) üyeleri Altay Özcan ve Burçin Devrim Akın ile bu süre zarfında karada araba kullanan dernek sözcüsü Canip Baran, tarihi Samatya surlarının koruma mendireği içinde yolcuklarını tamamladı. Seferin bitişini şampanya patlatarak kutlayan ekipten Canip Baran, projenin fikir babasının 3 yıldır Türkiye'de yaşayan Jones olduğunu ve dernek olarak ona destek verdiklerini söyledi. Arkadaşlarının Antakya-İstanbul arasında saptanmış 3 bin 500 kilometrelik rota boyunca kürek çektiğini, kendisinin de karada cip kullandığını anlatan Baran, ''Amacımız deniz ve kıyıları tehdit eden çevre sorunlarına dikkat çekmek, Türkiye'nin nadide kıyılarını fotoğraflayarak, kirlilik ve betonlaşmayı tespit edebilmekti'' dedi. Baran, sefer boyunca elde ettikleri bilgileri kitap haline getireceklerini ifade ederek, gözlemlerini şöyle aktardı: ''Çokt bakir olduğu kadar, çok yoğun kirlenme olan bölgeler var. Deniz daha temiz, kıyılar daha kirli. Bu nedenle Türkiye'ye kıyı master planı gerekiyor. Özellikle kıyılardaki şehirler kirlenmeden nasibini almış. Ormanların içine dahi varan kirlilik söz konusu. Özellikle Gökova'da tehlike çanları çalıyor, burası yok olmak üzere. Çünkü termik santralin suları olduğu gibi Gökova'ya boşaltılıyor.'' Jason Hayward-Jones de yolculuk boyunca 1 milyon adetin üzerinde kürek çektiğini ve bu nedenle çok yorgun olduğunu söyledi. 3,5 ay içinde çok şey yaşayıp öğrendiğini dile getiren Jones, ''Bazı kıyılar hiç bozulmamış. Ancak bazı bölgelerde yoğun turizm nedeniyle aşırı derecede kirlenme belirtileri var'' diye konuştu. Jones, konukseverliğin ne olduğunu bu proje sayesinde Türkiye'de bizzat yaşayarak öğrendiğini, yolculukları boyunca insanların kendilerine yatacak yer ve yemek verdiğini sözlerine ekledi. AA