Eski
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın deneme seferlerine 2010 yılında başlanacağını kaydettiği projede, şimdiye kadar
tünel açma çalışmaları devam ederken, aynı zamanda
deniz dibine batırılacak 11 tüp tünelden 2'sinin batırılma işlemi gerçekleştirildi. 135 metre uzunluğunda ve 15 bin ton ağırlığındaki bu tüpler, birbirine 30 santimetre kalınlığında bir çeşit conta ile vakumla birbirine bağlandı ve izolasyonu sağlandı. Bundan sonra ise her 2 ayda bir yeni bir tüpün denize batırılması öngörülüyor.
Projenin en önemli ayaklarından olan bu iş tamamlandığında,
boğaz geçişi boyunca 1387 metre uzunluğunda tüp-tünel batırılmış olacak.
Projenin en önemli avantajı ise,
Gebze'den
Halkalı'ya kadar
İstanbul'un 2 uç noktasını birleştirecek 77 kilometre uzunluğunda bir raylı
sistem ortaya çıkarak bu mesafeyi 1,5 saate düşürmesi olacak. Proje gerçekleştiğinde ayrıca,
akşam ve sabah olmak üzere trafiğin yoğun saatlerinde 2 dakikada bir sefer düzenlenerek,
trafik yoğunluğuna ve 2 yaka arasında
ulaşım problemine ciddi bir rahatlama getirilecek.
İSTANBUL'UN TARİHİ GECİKMEYE NEDEN OLDU
Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı (DLH) Genel Müdürlüğü,
Japon yüklenici
firma Taisei Corporation, Gama-Nurol şirketi ve
Avrasya Müşavirlik firması tarafından yürütülen projenin sözleşmesini 2004 yılı
Mayıs ayında imzaladı. Başlangıçta 2009 yılında bitirilmesi öngörülen projede yaşanan gecikmenin nedeni ise kara ve denizdeki kazılarda sık sık tarihi eserlerin ortaya çıkması oldu. Bu nedenle son tarih 3 yıl daha uzadı ve 2011 yılı olarak belirlendi.
DLH Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre proje, ''kentlilere çağdaş bir ulaşım imkanı sunulması, elektrik enerjisi kullanılarak çevreyi kirletmeyen, hava ve
gürültü kirliliğini azaltan, bireysel ulaşıma ve karayoluna bağımlılığı azaltan, yolları
otopark alanına dönüşmekten kurtaran'' bir sistem olacak.
HAVAALANLARI DA ENTEGRE EDİLECEK
Projeyle, tarihi yarımadada
araç trafiğinin etkileri azaltılacak, ulaşım sorununa uzun süreli çözümler getirilecek.
Tarihi ve kültürel çevrenin korunmasına katkı sağlanırken, boğazın hiçbir kesitinde değişikliğe yol açmayacak proje,
Yenikapı'da İstanbul metrosu,
Aksaray-Havaalanı hafif raylı sistemi ve
Esenler-
Bağcılar hafif raylı sistemine,
Sirkeci'deki Eminönü-
Zeytinburnu tramvayına,
Bakırköy'de Bakırköy-
Avcılar-
Beylikdüzü raylı sistemine,
Kadıköy'de Kadıköy-
Kartal metrosuna ve
Üsküdar'da Üsküdar-
Ümraniye tramvayına entegre edilecek. Bu sistemle,
Sabiha Gökçen ve
Atatürk havalimanlarına da hızlı, konforlu ve güvenilir bir toplu
taşıma sistemi sağlanmış olacak.
Proje kapsamında İstanbul'daki
banliyö hatları da yüzeysel metroya dönüştürülecek. Gebze-
Haydarpaşa ve Sirkeci-Halkalı banliyö hatlarının 36 istasyonu yenilenirken, ayrıca
demiryolu hat sayısı da 3'e çıkarılacak.
DÜNYANIN EN DERİN BATIRMA TÜNELİ
Finansmanı
Japonya Uluslararası İşbirliği Bankası JBIC ile yapılan
kredi anlaşmasıyla sağlanan projede Yenikapı, Sirkeci ve Üsküdar istasyonları yer altında, Kazlıçeşme istasyonu ise yüzeyde bulunacak. Sistemin toplam uzunluğu 13 bin 558 metre, su yüzeyinden derinliği ise 60 metre olacak.
Marmaray, bu derinlikle ''dünyanın en derin batırma tüneli'' unvanını da alacak.
Batırma tünelin yüksekliği 8,6 metre, genişliği ise 15,3 metre olurken, tünelde gidiş ve geliş olmak üzere 2 hat bulunacak.
Öte yandan, tüp tünelin bir özelliği de elemanlarının Türkiye'de imal edilmesi. Tuzla'da imal edilen tüp tünel elemanları, batırma ve montaj işlerinin yapılacağı Üsküdar-Sarayburnu arasındaki noktalara kadar yaklaşık 40 kilometre çekiliyor.
AA