Yapı Kredi Portföy ve Pioneer Investments tarafından düzenlenen ''Global
Ekonomideki Gelişmeler, Politika ile Etkileşim ve Entegrasyon Sürecinde
Türkiye'' başlıklı panelde konuşan Wescott, şu anda dünya ekonomisinin en başarılı günlerini yaşadığını söyledi.
Wescott, son 30 yıla bakıldığında yüzde 3,5 olan ortalama
büyümenin son 3 yılda yüzde 5'e çıktığını ifade ederek, mali piyasaların çok başarılı olduğunu, borsalarda yüzde 30'a varan artışlar yaşandığını ve
fiyat getiri oranlarının iyileştiğini kaydetti.
Dünya ekonomisinin
kilit faktörlerini; sıkı para
politikası izlenmesi ve bunun biraz kısıtlayıcı bir faktör olması, enerji fiyatlarının çok yüksek olması, global üretimdeki artış şeklinde sıralayan Wescott, endişelenmediği şeyin ise global enflasyon olduğunu söyledi.
Wescott,
ekonomik açıdan asıl sorunlu 4 konuyu ise enerji fiyatları, ABD'de konut sektörünün gerilemesi, global likidite büyümesinin yavaşlaması ve global dengesizlikler olarak sıraladı.
Gelecek dönemde yeni ticaret ilişkilerinin oluşmasını beklediğini dile getiren Wescott, gelişen piyasalarda insanların harcama gücünün artacağını,
doğal kaynaklara olan talebin yükseleceğini belirtti.
Wescott, eğitimli iş gücü talep hızının artacağını vurgulayarak, ''Ülkelerin eğitime önem vermesi büyük önem taşıyacak'' dedi.
Robert F. Wescott, yükselmekte olan piyasanın bulunduğu
ülkeleri değerlendirirken 5-6 göstergeye baktıklarını ifade ederek, ülkenin güçlü bir ekonomik ivmesi olması, işsizlik sorunu olmaması ya da işsizlik oranının düşüş aşamasına geçmiş olması gerektiğini kaydetti.
Bunların yanı sıra, ekonomik politikaların siyasi
iktidar değişse bile uygulanması ve belirlenen ekonomik ilkelerin korunması gerektiğini vurgulayan Wescott, ekonominin doğrultusuna bakıldığında da dışa doğru bir yönelim olması, cari
hesap dengesinin sıfır olmasa bile sürdürülebilir bir durumda ve
finansal istikrarın olması, dış yatırımın bölgeye akması gerektiğini söyledi.
Wescott, bu göstergelere ek olarak da bilim, teknoloji ve eğitimin kilit yapı taşları olduğunu kaydetti.
-''TÜRKİYE'NİN BARDAĞI YARI YARIYA DOLU''-
Bu ölçütler açısından Türkiye'ye baktığında ''Türkiye'nin bardağının yarı yarıya dolu olduğunu'' ifade eden Wescott, Türkiye'de ekonomik açıdan büyüme olduğunu ve enflasyon oranında tam olarak istenen noktada olmasa bile bir iyileşme yaşandığını kaydetti. Wescott, işsizlik oranın daha düşük olabileceğini ve büyük bir cari açık bulunduğunu belirtti.
AB'nin bir oyuncusu olmasının Türkiye'nin çok büyük bir avantajı olduğunu dile getiren Wescott, ''Türkiye, AB'nin bir oyuncusu ve bu gerçekten Türkiye'yi cazip kılıyor. Türkiye, AB ile öne çıkıyor. Bence Türkiye ekonomisinin kilit yapı taşı bu'' diye konuştu.
-PIERGAETANO IACARRIONO-
Pioneer Investments Global
Hisse Senedi Fonu Portföy Yöneticisi Piergaetano Iacarriono da Türkiye'nin büyüme hızına dikkati çekerek, Türkiye'de kentleşmenin söz konusu olduğunu ve bunun
yabancı yatırımcılar tarafından olumlu bulunduğunu söyledi.
Iacarriono, küresel likiditenin Türk ekonomisi açısından itici güç sağladığını ifade ederek, Türkiye'nin
faiz oranlarının batıya yaklaşarak uyumlu hale gelmesinin de yabancı yatırımcıları harekete geçirici bir unsur olduğunu kaydetti.
Yabancı yatırımcıların Türkiye'deki potansiyeli gördüklerini belirten Iacarriono, ''Dışarıdan bakacak olursak Türkiye iyi bir potansiyeli temsil ediyor'' dedi.
Eski
Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Fatih Özatay da Türkiye ekonomisindeki temel sorunlardan birinin, işsizlik oranının yüksekliği olduğunu belirterek, Türkiye'nin, yüksek hızla büyüme oranlarına sahip bir ülke olmasına rağmen milli gelirin eskiden beri AB üyesi olan ülkeler ile karşılaştırıldığında yerinde saydığını söyledi.
Özatay, büyüme hızının ve kişi başına düşen gelir düzeyinin yükseltilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin 5 yıl öncesiyle karşılaştırılamayacak kadar iyi bir durumda olduğunu belirten Özatay, Türkiye nüfusunun çok
genç olduğunu ve büyüme matematiği açısından bakıldığında bunun büyük bir avantaj sağladığını kaydetti.
aa