İzmir Dr.
Suat Seren Göğüs
Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ali Kadri Çırak, Dünya Astım Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada,
astımın korkulacak bir hastalık olmadığını, ilaçlarının hiçbir yan etkisi bulunmadığını söyledi.
Türkiye’de 4 milyon kişinin astım hastası olduğunu, astımın görülme sıklığının
yaşam ve çevre şartlarının değişmesine bağlı olarak dünyada giderek arttığını ifade eden Başhekim Çırak, “Son derece başarılı ve kolay bir
tedavisin olması sebebiyle astımdan korkmamalı ve solunum yoluyla ilaç kullanmaktan utanmamalıyız.” dedi.
Astımın tedaviyle ya da kendiliğinden düzelen
nefes darlığı, hışırtılı solunum ve öksürük nöbetleriyle seyreden bir hastalık olduğuna dikkat çeken Çırak, genetik faktörler, hormonel faktörler ve diğer etkenlerin tetiklediğini belirtti. Özellikle
gebelik sırasında sigara içen annelerin çocuklarında astım riskinin yüksek olduğunu anlatan Dr. Ali Çırak, “Bunun dışında havayı kirleten endüstriyel maddeler ve gazlar, evde kullanılan sobalardan kaynaklanan dumanların yanısıra
parfüm gibi
kozmetik ürünler de astım gelişiminde risk faktörleridir. Astım vakalarının yaklaşık üçte birinde sıkıntı, stres, korku, heyecan gibi
psikolojik faktörler rol oynar.” şeklinde konuştu.
Astımlı çocukların yüzde 30 ile 80’inin iyi bir tedaviyle ergenlikte tamamen düzelebildiğini belirten Dr. Çırak, “Astım tedavisinde solunum yoluyla verilen ilaçlar öncelikle
tercih edilmelidir. Bu ilaçların hemen hemen hiçbir yan etkisinin olmadığı, alışkanlık yapmadığı bilinmelidir.” dedi.
Bütün bunlara rağmen Türkiye'deki astım hastalarının yüzde 1.25’inin, dünyada ise yüzde 5.3’ünün tam olarak
kontrol altında olduğunu ifade eden Çırak, “Astımın tam kontrolu gündüz astım yakınması olmaması, gece astım sebebiyle uyuyamama, hastalığı tedavi eden ve kontrol altında tutan ilaçları kullanırken ayrıca kısa etkili nefes açıcı ilaçlara ihtiyaç olmaması, nefes ölçümlerinin normale gelmiş olması ve günlük işlerin engellenmeden yapılabilmesi anlamına geliyor.” diye konuştu.