Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Hilmi Güler,
Türkiye'deki ırmakların değerlendirilmesiyle bin 600 proje oluşturulduğunu belirterek, ''Bunların 980 tanesi şu anda sahibini buldu. Bunlardan üreteceğimiz elektrik yaklaşık 15-16 bin megavat yapacak'' dedi.
Türkiye İş Adamları ve
Sanayiciler Konfederasyonu'nca (
TUSKON) İstanbul'da düzenlenen ''Türkiye-
Avrasya Dış
Ticaret Köprüsü'' toplantısının Büyükşehir Belediyesi
Florya Tesisleri'ndeki
akşam yemeğine katılan Güler, yaptığı konuşmada, toplantının, değişik
ülkelerden iş adamlarını,
bakanları bir araya getirmesi bakımından yatırımlar için iyi bir ortam oluşturduğunu söyledi.
Güler, enerji ve tabii kaynaklar konusunda Türkiye'de yapılanlara değinerek, karşılıklı
işbirliği için en uygun çalışmaların her ülkenin envanterinin çıkarılması olduğunu, Türkiye'de bunun gerçekleştirildiğini dile getirdi.
Türkiye'de bazı projeler başlatıldığını, özellikle elektrik üretme konusunda, ırmakların enerji üretme noktasındaki potansiyellerinin tespit edildiğini belirten Güler, şöyle konuştu:
''Bizler bu şekilde bütün ırmaklarımızı değerlendirerek, bin 600 proje oluşturduk. Bu bin 600 projeyi, şimdi
nehir tipi küçük türbinlerle elektrik üretmek üzere projelendirdik. Bunların 980 tanesi şu anda sahibini buldu. Bunlardan üreteceğimiz elektrik, yaklaşık 15-16 bin megavat yapacak. Bu, son derece önemli bir miktar. Bunların türbinlerini üretmek istiyoruz. Türbinleri ürettiğimiz zaman yaklaşık 20 milyar dolarlık bir piyasa meydana gelecek.''
Güler, Türkiye'nin
rüzgar haritasının çıkarıldığını, rüzgardan hem elektrik, hem de bunların türbinini üretmenin mümkün olduğunu belirterek, burada da 10-12 milyar dolarlık bir piyasa olduğunu söyledi.
Türkiye'nin
jeotermal enerji bakımından zengin olduğunu, bu imkanın yeterince kullanılmadığını, artık bunun kullanılmak istendiğini kaydeden Güler, eğer jeotermalde sıcaklık 100 derecenin üzerindeyse elektrik üretmenin mümkün olduğunu, 100 derecenin altında ise bina ısıtması, seracılık ve termal turizmin canlandırılmasında kullanılabileceğini anlattı.
Güler, jeotermal enerji konusunda da
sondaj makinelerinin imal edilip, bunların daha derinlere inmesinin sağlanabileceğini bildirdi.
Su sıcaklığının düştüğü durumda tekrar yer altına basılarak, yeniden kullanmanın mümkün olduğunu dile getiren Güler, bu imkanlar değerlendirildiği takdirde, enerjide dışa bağımlılığın azalacağını, karbondioksit nedeniyle meydana gelen hava kirliliğinin de önleneceğini söyledi.
-''İSTİKBAL DERİNLERDEDİR''-
Hilmi Güler, ''Büyük
Önder Atatürk, 'İstikbal göklerdedir' demişti. Ben de hükümetimizin bir bakanı olarak, 'İstikbal derinlerdedir' diyorum. Daha fazla derine inelim. Daha fazla derinlerde yeni madenler, yeni endüstriyel mineraller bulalım, petrol,
doğal gaz, jeotermal kaynaklar bulalım ve zenginliklerimize zenginlikler katalım'' diye konuştu.
Suyun enerji üretiminde kullanılabileceğini, rüzgarın ve güneşin değerlendirilebileceğini ifade eden Güler, bu tip çalışmalara şimdi başlandığı takdirde 4-5 sene sonra maliyetlerin düşürülüp, güneşin sadece ısınmada değil, aynı zamanda sıcak ortamda soğutmada ve elektrik üretiminde de kullanılabileceğini kaydetti.
Enerji tarımı konusuna da değinen Güler, bazı bitkilerden biodizel ve bioetanol üretilebileceğini, biodizelin mazot, bioetanolün de benzin yerine kullanılabileceğini anlatarak, ''Bunu yaptıktan sonra, petrolün varilinin 100 dolara çıkması bizi çok fazla etkilemez. Bütçelerimizin cari açık tehlikesi daha da düşer'' dedi.
Güler, Viyana'da katıldığı toplantıda
hidrojen enerjisi konusunu görüştüklerini belirterek, İstanbul'da kurulan BM Uluslararası Hidrojen Enerjisi Teknolojileri Merkezi'nde tüm bilim adamlarını ortak proje yapmaya davet ettiğini kaydetti.
Konuşmasında, toplantıda bulunan ülkeler ile ortak çalışmalar yapılabileceğini, projeler geliştirilebileceğini de vurgulayan Güler, ''
Projeler konusunda kapımız size her zaman açık'' dedi.
Güler, gazetecilerin soruları üzerine de rüzgarda ve su kaynaklarında olduğu gibi jeotermal konusunda da çalışma yapıldığını ve Türkiye'nin envanterinin, haritasının çıkarıldığını belirterek, bu haritaya göre sondajlar yaparak, başta Ege Bölgesi olmak üzere Türkiye'nin zenginliklerine zenginlik katılacağını söyledi.
Jeotermal kaynakların daha çok fay hatlarında toplandığını dile getiren Güler, buralarda aynı zamanda bir dezavantajın avantaja çevrileceğini kaydetti.
Konuşmasının ardından Bakan Güler'e, TUSKON Yönetim Kurulu Başkanı
Rızanur Meral tarafından plaket sunuldu.
Daha sonra ülke temsilcileriyle fotoğraf çektiren Güler'e, ayrıca
Kazakistan heyeti tarafından geleneksel
kıyafet giydirildi.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, akşam yemeğinin bitiminde katıldığı toplantıda kısa bir süre kaldıktan sonra ayrıldı.