Ege Üniversitesinden (EÜ) yapılan açıklamada,
Ziraat Fakültesi Peyzaj
Mimarlığı
öğretim üyelerinden EÜ
Çevre Sorunları Uygulama ve
Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ümit
Erdem'in küresel
ısınma ve sonuçları konusundaki görüşlerine ve bu konudaki çalışmalarına yer verildi.
Küresel ısınma sonucunda
Kuzey Kutbu ve Kuzey Buz Denizi'nde görülen
erimelerin korkunç boyutta olduğunu bildiren Prof. Dr. Erdem, Şili'den kopan bir buzul dağının, Peru taraflarında seyrettiğini, halen bunun nereye gideceğinin belli olmadığını bildirdi.
Küresel ısınma konusunda genel bir bilgi eksikliğinin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Erdem, şunları kaydetti:
'Küresel ısınma sadece buzulların erimesine sebep olmaz. Aynı zamanda kuraklığa, step alanlarının artmasına,
deniz canlıların denizdeki ısı seviyesinin artması sonucu yeterli beslenememeleri dolayısıyla topluca ölümlerine sebep olur. Küresel ısınmanın dolaylı etkileriyle canlı türleri de giderek yok olur.''
KARBONDİOKSİDİ EN FAZLA ÜRETEN ÜLKELER
Buzulların erimesinin, denizlerden çok karalarda oluşmasının, daha büyük bir sorun teşkil ettiğini de belirten Prof. Dr. Ümit Erdem, EÜ araştırma görevlisi Nurdan Erdoğan ile birlikte yaptığı ''
Küresel Isınma ve
İklim Değişimi'' çalışmasında, küresel ısınmayı tetikleyen gaz olan karbondioksidi, en fazla ABD, Çin,
Rusya, Japonya'nın ürettiğinin belirlendiğini vurguladı.
Prof. Dr. Erdem,
Beyşehir, Tuz, Meke ve Van göllerinde saptanan kurumaların, nehirlerdeki azalmanın, küresel ısınmanın Türkiye'deki belirtileri olduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Erdem, yakın zamanda
İskenderun ve Batman'da görülen sel
felaketlerinin de bu yönde dikkate alınmasını gerektiğine dikkati çekti.
Çevreciliğin, gelecek nesiller için yaşamak olduğunu ifade eden Prof. Dr. Erdem, Almanya'da kurulan ''Bana ne Çevreden'' adlı bir grubun kamuoyundan büyük ilgi görmesinin, çok şaşırtıcı olduğunu belirtti.
KLİMA GEREKSİZ KULLANILMAMALI
Prof. Dr. Ümit Erdem, dünyanın dengesini bozan küresel ısınmayı yavaşlatmak için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
''
Kömür, petrol,
doğal gaz gibi
fosil yakıtlar yerine su,
jeotermal ve
güneş enerjisi tercih edilmelidir. Otomobillerimizde kullandığımız filtrelerin temizliğine dikkat edilmeli ve yakıt tüketimini artırdığı için klima gereksiz yere kullanılmamalıdır. Dünyayı UV ışınlardan koruyan ozon tabakasını incelten
sprey ve deodorantlardan uzak durulmalı.
Yeşil alanlar çoğaltılmalı, geri dönüşümü olan atıkların tekrar kazanılmasına önem verilmeli.''