Kazı Başkanı Arkeolog
Ömer Çelik, yaptığı açıklamada, geçen yıl
buğday tarlasını süren bir köylünün lahit bulması üzerine, bu yıl da aynı mekanda yaptıkları kazı çalışmasında MS. 300-600 yılları aralığında inşa edildiği belirlenen hamam kompleksi ve etütlük 5 sikke bulduklarını söyledi.
Bedii Çankaya'ya ait olan tarlanın yakın zamanda kamulaştırılacağını ifade eden Çelik, birbirlerine çok yakın olan Küçük
Dalyan, Güzelburç ve
Narlıca beldelerinde bu gibi antik yerleşim alanlarının bulunduğunun saptandığını kaydetti.
Kasım ayında başlayan bu yılki kazı çalışmalarının tamamlandığını, kazı alanını korumaya alacaklarını ifade eden Çelik, şöyle devam etti:
''Geçen yıl bulduğumuz lahitten yola çıkarak, 100-150 metre güneyde bu yıl da aynı mekanda 14 işçiyle kazılar gerçekleştirdik. Kazılar sırasında en çok ilgimizi çeken hamam kompleksi oldu. Burada suyun ısıtıldığı odalar,
banyo yapılan yerler, dinlenme odaları ve su kanallarına rastladık. Ayrıca, 5 etütlük sikke ile mozaikli yollar ve seramik de bulduk. Sikkelerden yola çıkarak, hamam ve diğer buluntuların hangi döneme ait olduğunu belirleyeceğiz. Şu anda yüzey çalışmaları şeklinde yürüttüğümüz kazıları, önümüzdeki yıllarda daha geniş alana yayacağız. Kazı genişledikçe daha ilginç ve farklı buluntularla karşılaşıyoruz.''
Harbiye beldesinde gerçekleştirdikleri kazılarda daha değerli tarihi eserlerin çıktığına dikkat çeken Çelik, ''Harbiye beldesinde asırlar önce soylular yaşadığı için, çıkan tarihi eserler de çok değerli ve kullanılan malzemeler kaliteli. Güzelburç beldesinde ise buluntulardan da anlaşıldığı gibi, dar gelirli ailelerin ve tarımla uğraşan vatandaşların yaşadığını saptamak mümkün'' diye konuştu.
KAZI ALANLARINI KORUMAK
Çelik, kazıların yapıldığı alanların korunması gerektiğini, Güzelburç'taki kazı alanının etrafının çevrilmesi ve üzerinin kapatılması için gerekli çalışmayı yapacaklarını belirtti.
Geçen yıl aynı alanda buldukları lahitin geçmiş yıllarda içininin boşaltıldığına dikkat çeken Çelik, ''Büyük uğraş vererek gün ışığına çıkardığımız tarihli eserlerin talan edilmesini önlemek ve yağmur,
rüzgar, güneş gibi
doğal etkenlerden korunması için mutlaka üzerlerinin kapanması gerekiyor. Bazı kazılar yıllarca sürüyor. Bu önlemleri almazsak, seneye kazı alanlarını bıraktığımız gibi bulamayız'' diye konuştu.