Bakan Tüzmen, İzmir'in Çeşme İlçesi Gerence Körfezi Karareis Mevkiinde bulunan Akua-Dem şirketine ait orkinos çiftliğinde incelemelerde bulundu, orkinos kafesine dalış yaptı. Dalışın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Tüzmen, ''suyun üstünün, suyun altından çok daha tehlikeli olduğunu, suyun altında adaletin olduğunu'' söyledi. ''Suyun altında her şeyin kendi dengesi içerisinde kurallar çerçevesinde belirlendiğini, su kültüründen gelen insanlardan zarar gelmeyeceğini'' söyleyen Bakan Tüzmen, dalış sırasında ihracat ürünleri arasında önemli bir yeri olan orkinosları da yerinde görme imkanı bulduğunu belirtti. Balık ihracatının 100 milyon doları yakalayacağını, şu ana kadar 70 milyon dolarlık ihracat olduğunu belirten Bakan Tüzmen, ''Şuna inanıyorum, bizler böyle çevre kirliliği yaratmadan ihracata katkısı olan sektörü ayakta tutup diğer ülkelerle rekabete hazırlayabilirsek, çok başarılı olabiliriz'' diye konuştu. Suyun insana kültür ve adalet duygusu verdiğini belirten Bakan Tüzmen, şunları kaydetti: ''Biz suyun altında soğuk kanlı olmayı öğreniriz. Panik olmazsınız, su altında aldığınız eğitim diğer alanlarda da çok faydalı olur. Siyasette de işinize yarar. Siyasette karşılaştığınız olaylar karşısında soğukkanlı olursunuz, panik olmadan karar verirsiniz, sonra da o kararı uygularsınız. Bu herkese faydalı bir eğitimdir.'' Orkinos çiftliğine ilk kez dalış yaptığını, kendisi için çok güzel bir tecrübe olduğunu belirten Bakan Tüzmen, Rodos'a gideceği için su altında fazla zaman geçiremediğini, en kısa sürede tekrar dalış yapmak istediğini ifade etti. Balık çiftlikleri ile ilgili bazı sıkıntıların gündeme geldiğini belirten Bakan Tüzmen, şunları söyledi: ''Bir taraftan çevreye önem vermemiz lazım, çevre kirliliğine dikkat etmek lazım. Usulüne uygun yapıldığı sürece çevreye zarar vermek şöyle dursun faydası bile olur. Bu çiftlikler mantıklı, doğru bir şekilde iyi çalışanlara teslim edildiği sürece zarar vermez. Su ürünleri ihracatı Türkiye için çok önemli bir kalem. Toplam 600-700 milyon dolarlık ihracat rakamını zorluyor. Tabii ki balık çiftliklerinin komşu ve çevre ülkelere ihracatta çok önemli sektör olduğunu düşünmek lazım. Öte yandan önemli bir gelir kaynağımız da turizm. Burada turizme de zarar vermeyecek şekilde, buradan elde ettiğimiz geliri azaltmayacak şekilde çevreye hassas çiftliklerin yararı olur.'' Bakan Tüzmen, turizmcilerin ve balık çiftliği sahiplerinin bir araya getirilerek ortak arayış geliştirilebileceğini, çözüm bulunabileceğini söyledi. Çözümün Ankara'da masa başında olmayacağın belirten Bakan Tüzmen, ''Turizmden de kazanacağız, ihracattan da kazanacağız. Gelişmekte olan ülke olduğumuz için bu tür tartışma var. Eğer gelişmiş olsaydık bu ortadan kalkacaktı. Bunun için hem ihracatı arttırmak lazım hem de kıyıda turizmi arttırmak lazım. Bu, hassas bir dengedir'' dedi.