Sayılarının resmi verilere göre 50-70 bine ulaştığı tahmin edilen dazlaklar sadece 2008 yılında 37 kişiyi Slav olmadıkları için öldürdü ve 100'den fazla kişiyi de yaraladı. Dazlaklar Rusların haklarını korumak için yabancıların sokaklarda kanlarının dökülmesini normal karşılıyor. Artan şiddet eylemleri nedeni ile yabancı öğrenciler tek başlarına sokaklarda yürümekten ve geç saatlerde metroya binmekten endişe ediyor. Özellikle Kafkas kökenli ve Orta Asya'lı göçmen işçiler iş sonrası evlerine dönerken grup halinde sokakta bulunmaya çalışıyor. Zira 'Rusya Ruslarındır' düşüncesi ile hareket eden yabancı düşmanları sadece 2007 yılında 72 kişiyi öldürdü. Önceki gün akşam saatlerinde sokakta yürüyen Tacik bir kadına saldıran on kişilik bir grup bıçak darbeleri ile öldürdükleri kurbanın boğazını keserek olay yerinden kaçtı. Zanlıların yakalanması neredeyse imkânsız. İddialara göre, bir kısım yetkililer olaylara göz yumuyor, ya da yaşları zaten 18'den küçük olan çocuklar çıkarıldıkları mahkemece salıveriliyor. Interfax haber ajansına açıklamada bulunan insan hakları örgütü temsilcisi Galina Kozhevnikov'a göre yabancı düşmanlığı Rus toplumunun bir kesiminde etkisi olan bir çeşit psikolojik rahatsızlık. Kozhevnikov, "Rus halkının büyük çoğunluğu 'Rusya Ruslarındır' düşüncesini paylaşıyor. Bu 'korkunç' bir tehdit. Rusya'da bu tehlikenin siyasi hayatı da etkilemeye başlamasından endişe ediyorum." uyarısında bulundu. Moskova Helsinki Grup direktörü Ludmila Alekseyev de yaptığı değerlendirmede, " 'Rusya Ruslarındır.' sloganı asla kabul edilemez. Rusya gibi çok milletli toplumlarda bu tür yaklaşımlar büyük tehlike oluşturur. Toplum yapısını bozacak, devletin birliğini tehlikeye sokacak bir gidişat." dedi. Kozhevnikov kısa sürede yabancı düşmanlığının önünün alınamayacağını, bunun için uzun bir çalışma yapılması gerektiğini belirterek, "Ancak şiddetin önüne polisiye tedbirlerle geçilebilir. Başta yasama organı ve mahkemeler bu konuda caydırıcı tedbirler alması gerekir." önerisinde bulundu. Rus uzman başlangıçta ailesini terk eden ve hayattan memnun olmayan gençlerle başlayan dazlak grupların artık milliyetçi bir politikanın tabanını oluşturmaya başladığını savundu. "RUSLARIN HAKLARINI KORUYORUZ." Kaçak göçmenlerle mücadele grubu başkanı Aleksandr Belov'a göre gençlerin radikalleşmesinde önemli nedenler var. Interfax'a açıklamada bulunan Belov'a göre, "Öncelikle milliyetçi yaklaşım siyasi alanda kendine temsil alanı bulamıyor. İkinci olarak gençleri meşgul edecek yeterli organizasyonlar yok. Spor kulüpleri ve diğer faaliyetler her geçen gün azalıyor. 'Birleşik Rusya' ve 'Naşi' hareketi gibi gruplar da bunu karşılamaktan çok uzak. Sovyet döneminde yapılan mahalle kavgalarının yerini şimdi teknolojik iletişim araçları da kullanılarak daha büyük organizasyonlar aldı." dedi. Şiddet kullanmayan ancak yabancılara karşı olan mücadele grubuna göre 'Rusya Ruslarındır' sloganında tehlikeli olan bir durum yok. CİHAN