ARİF ASALIOĞLU
Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'ın yeniden seçilmesi, Rusya’da genel olarak istikrar ve ilişkilerin daha iyiye gideceği yönünde olumlu karşılandı. Başta Devlet Başkanı Vladimir Putin olmak üzere çok sayıda önde gelenler seçimin sonucunu Rusya’nın faydasına yorumladılar. Rus basını da aynı tonda, önemli ve memnuniyet verici bir gelişme diye manşetten verdi.
Sandıklar açıldıktan daha bir kaç saat sonra Putin'in Erdoğan’a gönderdiği “Rusya-Türkiye dostane ilişkilerinin güçlendirilmesine ve çeşitli alanlarda karşılıklı yarar sağlayan işbirliğine kişisel katkılarınızı çok takdir ediyoruz” mesajını öne çıkaran Rus basını, Erdoğan’ın seçilmesini iki liderin yakın ilişkisinin devamı adına önemli olduğu vurgusuna dikkat çekti.
Çok sayıda uzman bu seçim sonucunda özetle, Türkiye'de milliyetçi ve radikal eğilimlerin güçlendiğine tanık olunduğu, büyük bir şansı tepen muhalefetin yeniden şekilleneceği, Kılıçdaroğlu'nun ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı olarak koltuğunu koruyamayacağı, ekonomik sıkıntıların, enflasyon ve pahalılığın ülkenin halen temel problemleri olduğu konularına vurgu yaptılar.
Erdoğan pozisyonunu güçlendirirken Rusya’yı da yine zorlayacak
Aynı zamanda Erdoğan’ın iki koltukta oturma isteği eğilimi; hem Batı, hem de Rusya ile çıkar dengesinde devam edeceği; Nükleer Santral, Gaz Merkezi ve başka projelerde Rusya ile hareket ederken beraberinde Suriye, Kafkaslar ve Ukrayna gibi konularda Moskova’yı zorlayacağı da dile getirilen hususlar arasında. “Bir beş yıl daha iktidar garantisi alan ve Türkiye Yüzyılı’nı ilan eden Erdoğan’ın pozisyonunu güçlendirdiği” ve “daha bağımsız hareket edebileceği” değerlendirmeler arasında.
Siyaset bilimci Gevorg Mirzayan Türkiye seçimlerini yorumlarken, “Erdoğan bizim müttefikimiz değil, ama en azından bizim için bilinen bir yol arkadaşı, çıkarları kısmen bizimkilere benzeyen bir kişi ve bu nedenle, Türkiye'den yeterli bir konum ve belli seviye tarafsızlık bekleyebiliriz. Kılıçdaroğlu ile karşılaştırıldığında, Erdoğan bizim için daha az şerli olandır” ifadelerini kullanıyor.
Ön plana çıkan başka bir husus ise Kılıçdaroğlu’nun seçim öncesi Rusya hakkında sarfettiği ifadelerinin eleştiri konusu olmaya devam etmesi: “Rusya'nın seçimlere müdahalesine ilişkin açıklamasının oy sonuçlarına önemli bir katkısı bulunmadı” denilen yorumlarda “iddiaların gerçeğe ne kadar uyduğu hala kanıtlanmadı. “Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun Batı yanlısı açıklamaları da gözüken o ki faydalı olmadı. Seçimde istenen getirileri sağlamadı. Türk seçmeni açıkça daha yavan meselelerden endişe duyuyor. Örneğin, çocuklarını nasıl besleyeceği konusunda endişeler giderilmedi. Bu nedenle Rusya'nın oraya varsayımsal müdahalesine gerçekten kimse inanmadı” ifadeleri kullanıyor.
Ne olursa olsun Türk Lirası çökecek
İş dünyası hakkında yayın yapan RBK gazetesi, “seçim sonucu ne olursa olsun Türk Lirası çökecek’ ifadelerine yer vererek "Erdoğan seçim sonucunu demokrasinin zaferi olarak nitelendirdi ve destekçileri ile birlikte şarkı söyledi” dedi. Ayrıca Ankara’nın Rusya dahil dış politikasının değişmeyeceği vurgusu yapıldı. Ekonomideki zorluklar karşısında Erdoğan’ın yorulacağı anlatıldı.
Kommersant gazetesi muhalefetin tarihi şansı kaçırdığına vurgu yaptığı “Türkiye cumhurbaşkanına karar verdi” başlıklı haberinde, “Türkiye'nin mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ikinci tur seçimlerde muhalefet adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu % 4'lük bir farkla mağlup etti” dedi. Yazının devamında “20 yıldır iktidarda olan ülke lideri, muhaliflerin tarihi şansına rağmen, çetin bir mücadele ile zaferi kapmayı başardığı” belirtiliyor. Ayrıca Kommersant, Erdoğan’ın büyük bir ekip çalışması, karizması ve güçlü medya kaynağı ile galip geldiğini, seçim sonuçlarının, ‘Ankara'nın dış politikasının Rusya'nın yönü de dahil olmak üzere büyük değişikliklere uğramayacağını’ ifade ediyor.
Vzgliyad gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim zaferini “Erdoğan Türkiye Yüzyılı’nı ilan etti” başlığı ile duyurdu. Erdoğan’ın bu seçimi “büyük zafer” olarak nitelendirdiğine dikkat çeken yazıda, “Erdoğan, seçim kampanyası sırasında Türkiye Yüzyılı sloganı altında, Cumhuriyet’in 100. yılında, liderliğindeki ülkenin başarılarından bahsetti” deniliyor.
“Avrasya Analitik Kulübü" başkanı Nikita Mendkovich'e göre: “Erdoğan'ın zaferi, her şeyden önce, ülkelerimiz arasındaki mevcut ilişkilerin sürekliliğini koruyacak. Farklı işbirliği alanlarında olumlu bağları devam ettirmek Rusya için faydalıdır. Seçim döneminde Batı'nın kendisine karşı apaçık düşmanca tavrı göz önüne alındığında, Erdoğan Batı'ya karşı biraz daha sert bir söylem sergileyebilir. Ancak politikası çok değişmeyecek, iki koltuğa oturmaya devam edecek”
Rusya parlamentosu yayın organı Rossiyskaya Gazeta, Erdoğan’ın seçimden zaferle çıktığını vurguladı ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Erdoğan’ı ilk tebrik edenlerden olmasına dikkat çekti.
Vedomosti gazetesi, “Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçiminde zaferini açıkladı” başlığı ile verdiği haberinde, Erdoğan’ın gelecek beş yıl boyunca halkın ülkeyi yönetme sorumluluğunu kendisine ve yönetimine devrettiğini yazdı. Rus Komsomolskaya Pravda gazetesi, “5 yıl daha Türkiye’yi Erdoğan yönetecek. Seçimler sessiz ve sakin geçti. Katılım yüksekti.” İfadelerine yer vererek, istikrara vurgu yaptı.
Putin’den nokta atış: Gaz merkezi vurgusu
Vladimir Putin, seçim akşamı Erdoğan'a tebrik mesajı gönderdi ve mesajında, bir nokta atış yaparak, “İkili, bölgesel ve uluslararası gündemdeki konularda yapıcı diyaloğumuzu sürdürmeye hazır olduğumuzu teyit etmek isterim. Akkuyu nükleer santralinin inşası başta olmak üzere planlanan ortak projelerin tutarlı bir şekilde uygulanmasına büyük önem veriyoruz. Türkiye'de bir gaz merkezinin oluşturulması isteğini yineliyoruz” ifadelerini kullandı.
Erdoğan ise balkon konuşması sırasında bu talebe cevap vererek, “Kalkınmanın temel altyapısı olan ulaştırma ve enerjide yatırımları küresel düzeye taşıyarak Türkiye'nin konumunu daha da güçlendireceğiz. Sayın Putin'in Türkiye'nin yani Trakya'nın gaz merkezi olması konusunu tebrik mesajında tekrar etti. Onlarla bu adımı atacağız. Trakya bir merkez olacak" şeklinde konuştu
Haliyle Türkiye coğrafi konumu itibarıyla, enerji hatlarında bulunması, Karadeniz'de tahıl taşıyan gemilerin geçişi ve Türk Akımı boru hattı gibi çok konuda Rusya için önemli pozisyonda. Ayrıca Ukrayna savaşı sonrasında Batı tarafından izole edilen Kremlin yönetimi Erdoğan’ın elini güçlendirerek, kendi lehine partnerlik yönünü destekliyor. Bu çaba Rusya'ya büyük kazançlar sağlıyor ve rahatlatıyor. Moskova, AKP’nin Batı ile iyi bir ilişkiye sahip olamayacağını ve Rusya ve Çin ile derin bir ortaklık kurma ihtiyacını görüyor. Ayrıca Erdoğan’ın mülteci kartını kullanarak taleplerini Avrupa Birliği'ne empoze etmeye çalıştığı da biliniyor. Şimdi ise mülteci tehdidinin ardından enerjiyi de bir kart olarak kullanma fırsatı veriliyor.