Haberrus.com'da yer alan habere göre Ruble, Pazartesi günü 2016’nın rekorunu kırarak Avro karşısında son dört yılın en düşük seviyesini gördü.
Son işlem gününde Avro yaklaşık yüzde 1,2 yükselerek, 92 rubleyi aştı.
Dolar kuru da Nisan ayında yaşanan rakamlara ulaştı ve bir dolar 79 rubleye ulaştı.
Rublenin dalgalanması Kremlin’in de dikkatini çekti ve Kremlin’den döviz kuru açıklaması geldi.
Rublenin gücünü kaybettiği bir dönemin ardından, bu gücünü yeniden kazanacağı yeni bir dönemin başlayacağı vurgusu yapılarak, "piyasadaki dalgalanma dolayısıyla rublenin değer kaybının sona ererek toparlanacağından hiç şüphe yok" açıklaması yapıldı.
Merkez bankası ise iyimser açılamalardan kaçınarak, Eylül ayında enflasyon beklentilerinin arttığını söyledi.
Ermenistan-Azerbaycan arasında yeniden başlayan çatışmalar Rubleyi olumsuz etkiledi
RBK’nın Ekonomi uzmanlarına göre Rublenin değer kaybının arkasında, uzun süredir artan siyasi riskler ve son dönemde koronavirüs vakalarındaki artışla değer kaybetmeye başlayan rubleye yeni haftada değer kaybını hızlandıran son faktörün Azerbaycan ile Ermenistan arasında başlayan çatışmalar olduğu belirtiliyor.
Gelişmekte olan piyasalarda değer kaybeden para birimleri arasında ruble de zayıflıyor. Yatırımcılar, yeni bir koronavirüs dalgasından korktukları için riskli varlıkları satıyorlar.
RBK’nin uzman yorumlarına göre, rublede Koronavirüste ikinci dalga endişesi, pek çok ülkede, enfekte olan kişilerin sayısı yeniden artmaya başlamasıyla, küresel ekonomiyi vuracak yeni karantina önlemlerinin getirilmesi veya olası yeni kısıtlamalara bağlı olarak dünya ekonomilerinde talebin düşmesi endişesiyle ham petrol fiyatının 40 doların altına inmesi, en önemli faktör olarak gösteriliyor.
Bir diğer olumsuz faktör ise Rus muhalif Aleksey Navalnıy’ın zehirlendiği suçlamaları ile Rusya’ya yeni yaptırımların gündemde olması.
Ayrıca dünyada jeopolitik gerilimlerin büyümesi, Belarus ve Dağlık Karabağ'daki olaylardan kaynaklı yükselen gerilimler, altın veya ABD Hazine bonoları gibi daha güvenli varlıklara giren yatırımcı duyarlılığını da etkiliyor.
Hatta uzmanlara göre Kasım ayında Amerika Birleşik Devletleri'nde başkanlık seçimleri yapılacak olması ve Joe Biden kazanırsa, birçok analist ve uzman ABD'nin Rusya'ya yönelik politikasının sıkılaşmasından korkuyor.
BBC Rusça’ya açıklamalarda bulunan ekonomist Skolkovo-NES Finansal Teknolojiler ve Dijital Ekonomi Çalışma Merkezi Direktörü Oleg Shibanov, bu dalgalanmaların makul sınırlar içinde olduğunu düşündüğünü, yani Rublenin, her zaman dolar başına 65-85 ruble aralıklarında seyrettiğini, şimdiye kadar, bu konuda korkunç bir senaryonun gerçekleşmediğini bu seferde aynı şekilde olacağı öngörüsünde bulunuyor.
Ruble diğerlerinden daha fazla zayıflamış gibi görünse de, birçok para biriminin bu yıl şiddetli dalgalandığını söyleyen ekonomi uzmanı, panik olduğunda Mart ayında çöküşü gördüklerini ve ilerleyen aylarda Rublenin yeniden güçlenmeyi başardığını vurgulayarak bu bağlamda, 2014'ten beri rublede böyle dalgalı seyirin devem ettiğini belirtiyor.
Birdenbire ruble üç basamaklı sayılara çıkmazsa endişe edecek bir durumun olmadığını düşündüğünü söyleyen uzman, döviz piyasasına ilişkin tüm sorunların Merkez Bankası'nın doğrudan dövize müdahale yoluyla değil, diğer araçlarla çözüleceğini düşündüğünü ifade ediyor.
Ruble ile mevcut durumun ne kadar süreceği, Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı'nın bu duruma nasıl tepki vereceğine bağlı oluğunu vurgulayan uzman, her iki kurumun da döviz piyasası üzerindeki baskıyı azaltmak için oldukça etkili araçları olduğunu, Maliye Bakanlığı’nın, muhtemelen bütçe kuralı çerçevesinde, Ekim ayından itibaren ek satışlara çıkacağını tahmin ettiğini söylüyor.
Türk lirası, Güney Afrika randı gibi aşırı değer kaybeden para birimleri Rubleyi etkiliyor
"Uzman RA” nın baş ekonomisti Anton Tabah, Rublenin değer kaybetmesinde bir çok farklı faktörün birleştiğini belirtiyor.
Türk lirası, Güney Afrika randı gibi diğer para birimlerinde yaşanan aşırı değer kaybının en önemli faktör olduğunun altını çiziyor.
İkinci olumsuz faktör olarak, koronavirüsün güçlenmesi ve buna bağlı olarak ekonomik faaliyetin azalması ile ilgili korkular, üçüncü olumsuz faktör olarak da Rusya’ya karşı olası Navalniy yaptırımlarını sıralıyor.
Son olarak da Kafkasya ve Belarus’taki olumsuz durumun Ruble üzerinde olumsuz etkisinin görüldüğü yorumunda bulunuyor.
Rubledeki dalgalanmanın yıl sonuna kadar bu şekilde devam edebileceği uyarısında bulunan uzmanlar, uluslararası durum sakinleşirse ve yaptırım riskleri yönetilebilirse, Rublede aşırı değer kaybının yaşandığı bu yılın Mart ayında başlayan ve ardından Haziran’a kadar devem eden toparlanmaya benzer Rublede yukarıya doğru bir iyileşmenin görüleceği tahmininde bulunuyor.