SAMANYOLUHABER.COM MOSKOVA

Gazeteye göre her ne kadar, Türkiye’de enflasyon Ağustos ayında yavaşlamaya devam etmiş olsa da ve TÜİK verilerine göre, yıllık enflasyon %51,97’ye gerileyerek 2024 yılının en düşük seviyesine ulaştı gözükse de gerçekte ekonomi verileri yeni krizlerin habercisi.

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyonla mücadelede başarılı gibi bir izlenim var. Ancak, bu başarıların bedeli, ülkenin ekonomik büyüme hızında gözle görülür bir yavaşlama olarak kendini gösteriyor.
2024’ün ikinci çeyreğinde Türkiye’nin GSYİH’si %2,5 oranında arttı; bu oran, Ocak-Mart dönemindeki %5,3’lük büyümenin oldukça altında.

Ekonomik Büyüme ve Para Politikası Arasındaki Kırılgan Denge

Haberde, Türkiye’de enflasyonun yavaşlamasıyla birlikte, TCMB’nin sıkı para politikasının ekonomik büyümeyi sınırladığına dikkat çekiliyor.
Özellikle tüketici ve kamu harcamalarındaki ciddi yavaşlama, ekonomideki daralmanın önemli göstergeleri arasında yer alıyor. Bu durum, TCMB’nin gelecekteki para politikası kararlarını karmaşıklaştırıyor. Ekonomik büyümedeki bu yavaşlama, para politikasının gevşetilmesi yönünde talepleri artırabilir, ancak enflasyonla mücadele de aynı derecede kritik bir öncelik olmaya devam ediyor.

Döviz Kuru ve Gelecekteki Beklentiler

Türkiye’nin ulusal para birimi lira, dolar karşısında zayıflamaya devam ederken, Goldman Sachs gibi yatırım bankaları, liranın önümüzdeki aylarda daha da değer kaybedebileceğini öngörüyor. Bu durum, TCMB’nin faiz oranlarını mevcut seviyede tutma ihtiyacını artırırken, ekonomik büyümedeki yavaşlama faiz indirimleri için baskı yaratıyor.
Şimdiye kadar, TCMB’nin faiz oranlarını en az Kasım ayına kadar koruyacağı düşünülüyordu, ancak mevcut dinamikler bu beklentileri gözden geçirme gerekliliğini doğurabilir.

BRICS Katılımı ve Gelecek Beklentileri

Habere göre Türkiye’nin BRICS’e katılımı, ekonomik ve stratejik işbirlikleri açısından yeni fırsatlar sunabilir. Ancak, ülkenin ekonomik dengelerini koruma çabaları, bu tür uluslararası hamlelerin etkisini belirleyecek.
Türkiye, küresel ekonomik dinamiklerde daha fazla söz sahibi olmayı hedeflerken, iç ekonomik zorluklarla da başa çıkmak zorunda kalacak.
Bu da TCMB’nin önündeki en büyük zorluklardan biri olarak duruyor: enflasyonla mücadele ederken ekonomik büyümeyi sürdürülebilir kılmak.