RTÜK Üyesi Esat Çıplak A Haber adlı televizyonda Meral Akşener hakkındaki kaset iddialarının dile getirildiği Gece Ajansı adlı programın 10 Mayıs'taki yayınının incelenerek gereğinin yapılması için girişimde bulunulmasını istedi. Çıplak olay karşısında "erklerin düştüğü sessizliğin, insanlığın düştüğü çukur" olduğunu belirtti.
ERKLERİN SESSİZLİĞİ, İNSANLIK ÇUKURU...
RTÜK Üyesi Çıplak RTÜK Başkanlığı'na verdiği dilekçede, "Programda Cemil Barlas ve Latif Erdoğan isimli şahısların TBMM Başkan Vekili ve MHP Milletvekili Sayın Meral Akşener hakkında yapmış oldukları açıklama utanç ve ibretlik vesikasıdır. Şeref, namus, haysiyet, etik, ahlak, hak, hukuk, insanlık, annelik, kadınlık, din, iman ve İslam anlayışından soyutlanmış şahısların yayın etik ilkelerini hiç kabul ederek Sayın Akşener'e yapılan ithamlar karşısında erklerin sessizliği/suskunluğu insanlığın düşürüldüğü çukur olarak görülecektir. İktidar olmak ve yönetme dürtüsünün sınır tanımaz pespayeliğini en açık şekilde bu seçimler ortaya koymaktadır. Çürütülmüş değerler, içi boşaltılmış kavramlar, şekle ve dile pelesenk olmuş sözler Türk İslam coğrafyasının hazin tablosu karşısında hayrete düşecek insan arar duruma geldiğimizi görmemiz lazım" dedi.
Meral Akşener'e yapılan iftira ve sarf edilen sözlerin, insanlık ve İslam değerlerinin dışında da hukuk ve kanunlar çerçevesinde de kamuoyunun değerlendirilmesi gerektiği; seçime ve kazanmaya, galip gelmeye, ötekini yenmeye, kendisinden başkasını ezmeye yönelik anlayışın devleti ve kurumları çalışamaz duruma getirildiği de açıkça millet tarafından görülmesinin zorunlu olduğunu kaydeden Çıplak, radyo ve televizyonların kuruluş ve yayın hizmetleri hakkındaki kanunun 8'inci maddesinin "ç) İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez" hükmünün alenen çiğnendiğini ve bir şahsiyetin onuru ve özel hayatı ile açıkça oynandığını belirtti.
Aynı maddenin "e) Irk, renk, dil, din, tabiiyet, cinsiyet, engellilik, siyasî ve felsefî düşünce, mezhep ve benzeri nedenlerle ayrımcılık yapan ve bireyleri aşağılayan yayınları içeremez ve teşvik edemez" hükmü kapsamında söz konusu yayında "bireyleri aşağılayan yayınları içeremez" ilkesinin açıkça ihlal edildiğini belirten Çıplak kanunun "f) Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz" hükmü olduğunu da hatırlattı.
ANNE KAVRAMI HİÇE SAYILDI
Yayınlanan programın kanun hükümlerinde de belirtildiği üzere, toplumun temel direği aile ve anne kavramı da hiç sayılarak toplumsal çürümüşlüğün en iyi temsil edildiği program olarak tarihe geçeceğini öne süren Esat Çıplak, "Toplumsal değerlerin oluşumunda, sosyal barışın sağlanmasında temel alınan milli ve manevi değerler ile genel ahlak ve ailenin korunması gibi değerler yaşasın ve bu ülkede geçerli kılınsın diyen birileri var ise söz konusu program tam da bunları ihlal etmiştir. Bir kadına bir anneye hiçbir şekil ve şartta hakaret edilemeyeceğinin temel şart almadığımız sürece nerede ne şekilde seçim kazandığınız ya da iktidar olduğunuzun anlamı insani ve İslami anlamda asla geçerliliğinin bulunmadığının bilinmesini isterim" dedi.
RTÜK Üyesi Esat Çıplak söz konusu yayıncının programı acilen incelenerek Üst Kurul gündemine alınmasını talep etti.