Rize'de dün gözaltına alınan aralarında iş adamı, muhasebeci, öğretmen ve bankacılarında bulunduğu kişilerden 3'ü serbest bırakıldı.

Rize'nin en başarılı okullarını bünyesinde bulunduran Şahika Eğitim Kurumları'na yönelik yürütülen soruşturma kapsamında aralarında ilin saygın iş adamları, şirketin yönetim kurulu üyeleri, muhasebe çalışanları, öğretmen ve bankacılarının bulunduğu 12 kişi dün gözaltına alınmıştı.

Haklarında yakalama kararı çıkartılan bazı kişilerin de gözaltına alınmasıyla gözaltındaki şüpheli sayısının 15'e çıktığı öğrenildi. İl Emniyet Müdürlüğü'nde ifadeleri tamamlanan 5 kişi bu sabahki sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. Cumhuriyet savcısına ifade veren 3'ü işadamı, 1'i muhasebeci, 1'i de öğretmen olan şahıslardan 3'ü, yurt dışı yasağı şartı ile serbest bırakılmaları için mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi mahkeme, H.K., G.U. ve M.G.'yi yurt dışı çıkış yasağı şartı ile serbest bıraktı. Savcı, ifade işlemleri tamamlanan diğer 2 kişinin gözaltı süresini ise cuma gününe kadar uzattı. Soruşturma kapsamında gözaltında bulunan diğer şahısların İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade alma işlemleri devam ediyor.

'SOMUT HİÇBİR DELİL YOK'

Avukat Hüseyin Yılmaz, ne emniyet ne de savcılık ifadelerinde müvekkillerine atfedilen somut hiçbir delilin olmadığını söyledi. Yılmaz, şunları kaydetti: "Müvekkile bir evrak gösterilip veya somut olarak 'şu yapıldı, bu yapıldı' diye bir delil gösterip suçlama yok. Sadece 'Şuraya yardım yaptın mı, toplantılarına gittin mi? gibi hayali soruluyor. Birebir bizatihi 'şunu yapmışsın, bunu yapmışsın, şu olmuş, bu olmuş' şeklinde somut hiç bir delil yok. Zaten öyle bir soruşturmada savcının birilerini serbest bırakması için elinde iyi bir güç olması lazım. Sonuçta yukarıdan gelen bir baskı var. Bu baskıya rağmen savcı 3 kişiyi bırakıyorsa, demek ki bu kişiler hakkında dosyada zerre delil yok. Delil olabilecek emare dahi yok. Böyle bir şey olsa savcı belli talimatlarla yaptığı bu dosyada gözaltı sürecini bu 3 kişi için de uzatırdı."

'TEK DELİL TEMİZLİK İŞÇİLERİNİN İDDİALARINDAN İBARET'

Yılmaz, gözaltı süresi uzatılan kişilerle ilgili dosyadaki tek delilin de Şahika Eğitim Kurumları'nın temizlik işlerini yürüten taşeron firmada çalışan 3-4 işçinin iddialarından ibaret olduğuna dikkat çekti. Yılmaz, "Taşeron firma tarafından işten atıldığı için Şahika Eğitim Kurumları'ndan şikayetçi olmuş. 'Atıldık, aile ve çocuk yardımı paralarımızı geri istediler' diye. Paraları geri ödememelerine rağmen tek iddiaları 'bize böyle psikolojik baskı yapıldı'. Tek suçlama bu." dedi.

'TAŞERON TEMİZLİK ŞİRKETİ İDDİA EDİLEN PARALARI ÖDEMELİ'

İddia edilen paraları ödemesi gereken şirketin de temizlik firması olduğunun altını çizen Avukat Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: "Bu paraları ödemesi gereken temizlik şirketi. Çıkan işçilerin yasal alacakları kurum tarafından banka aracılığı ile bizzat ödenmiş. Şikâyetçi kişilerden yazılı ibraname alınmış, 'hiçbir hak ve alacağım kalmamıştır' diye. Kaldı ki, bu kişilerin söz konusu paraları ödenmemiş olsa bile bu Ceza Kanunu kapsamında bir suç değil. Bu, İş Mahkemesi'nde alacak davasına konu edilecek bir mesele. Ancak savcı birşeyler üretmek zorundaydı. Gözaltı süresinde adı geçenlerin ortak özelliği işçilerin beyanlarında adı geçen kişiler olmaları. Serbest bırakılanlar hakkında hiçbir delil yok. Gözaltı süresi uzatılanlarla ilgili de o işten çıkan kişilerin bu iddiaları." CİHAN