Atilla’nın avukatları mahkemeye sundukları dilekçede, Türkiye’nin New York’taki Başkonsolosluğuna başvurarak, bir kamu bankası olan Halkbank’ta görevli olan Atilla’nın, Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet memuru olarak ABD’de yargı dokunulmazlığından yararlanması için ABD Dışişleri Bakanlığı’na bir yazı gönderilmesini istediler.
Ancak Atilla’nın avukatlarının 28 Eylül 2017’de yaptığı bu talebe karşılık, AKP hükümeti Atilla’ya dokunulmazlık sağlanmasını talep etmedi.
Avukatların mahkemeye sundukları son dilekçede bu durum şöyle anlatıldı:
“28 Eylül 2017’de Atilla’nın avukatları New York’taki Türkiye Başkonsolosluğuna, Türkiye Cumhuriyeti’nin ABD Dışişleri Bakanlığı’na Hakan Atilla’nın yabancı bir devlet görevlisi olması ve bir kamu bankasında görev yapması dolayısıyla, yargı dokunulmazlığından yararlanması için bir başvuru yapıp yapmayacaklarını sordu. Bu yazı üzerine Türkiye Cumhuriyeti’nin Washington’daki Büyükelçiliğei ABD Dışişleri Bakanlığı’na Atilla hakkında bir nota verdi. Ancak nota Atilla hakkında olmakla birlikte, Atilla’ya Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kamu görevlisi olması nedeniyle dokunulmazlık sağlanması isteği bu notada yer almadı.”
ZARRAB İÇİN İKİ KEZ NOTA VERİLMİŞTİ
ABD’de Reza Zarrab davası olarak başlayıp, Zarrab’ın itirafçı olmasıyla Mehmet Hakan Atilla’nın yargılanmasına dönüşen davada jüri, Atilla’yı İran’a yönelik yaptırımların Halkbank üzerinden delinmesiyle ilgili 6 suçlamanın beşinden suçlu bulmuştu. Atilla’nın ne kadar ceza alacağını davaya bakan Hakim Richard Berman, 11 Nisan’da gerçekleşecek oturumda açıklayacak.
Zarrab’ın itirafçı olduğu dönemde hapishanesi değiştirilmiş, ancak nerede olduğu gizli tutulmuştu. Dava duruşmalarının başlamasından hemen önce ortaya çıkan bu durum nedeniyle, Zarrab’ın nerede olduğunun belirlenmesi için AKP hükümeti, “vatandaşımızın selametinden endişe ediyoruz” diyerek bir hafta içinde iki kez ABD’ye nota vermişti.